Içeri girdim. Gri tonların hakim olduğu girişi vardı. Girer girmez salonda olduğumu anladım oldukça küçüktü. Gri renkte koltuk ve masadan oluşan tek kişilik bir salondu.. Salonun içinde mutfak bulunuyordu. Mutfak salondan bir masa yardımıyla ayrılmıştı. Mutfağa yönelip mini buzdolabını açtım. Içi doluydu belli ki ben gelmeden hazırlanmıştı ev çünkü oldukça temiz ve bakımlıydı.
Dolabı kapatıp ocağa su koydum tezgahın üstünde gördüğüm kahveyi yapmaya karar vermiştim. Kafein sinirlerime iyi gelebilirdi. Kahveyi yapıp salona geçtim. Ayaklarımı uzatarak koltuğa yayıldım. Salondaki camlar sokağa bakıyordu ve sokak bombostu. Muhtemelen akşam olması sokakta kimsenin olmaması anlamına geliyordu burda..kahvenin son yudumunu içip bardağı mutfağa bıraktım.
Yorgunluktan ölüyordum. Valizimi girişten aldım. Evde tek bir o da vardı o da yatak odasıydı. Valizimle odaya geçtim çarşaflar siyahtı ve temiz olup olmadıklarını kontrol amacıyla koklamadım. Güzel koyuyorlardı belli ki hersey yeniydi evde. Odanın içinde birde lavabo vardı oldukça küçüktü bir okadar da sevimli..hemen bir kaç eşyamı çıkarıp duş almaya karar verdim. Yarın beni neyin beklediğini bilmiyordum ve temizlenmek iyi gelebilirdi.banyoda şampuan ve ihtiyacım olacak hersey vardı ufak bi gülümseme oluşmuştu yüzümde.. şu yaşıma kadar kendime ait evim olmamıştı sonuçta...
Duştan çıkıp kendimi yatağa attım. Tek kişilik bu evde tek büyük olan yataktı herhalde uykunun kollarına kendimi bıraktım.
Kapının çalması uyanmama neden olmuştu. Gözlerimi açtığımda ne kadar uyuduğumu bilmiyordum çünkü burda güneş felan yoktu sabah olmuyordu hep karanlık ve sadece aydınlatıcılarla etrafı isiklandiriliyordu. Yataktan kalktım kapıya yöneldim. Tek gözüm kapalıydı resmen spontan hareket ediyordum. Kapıyı açtım karşımda kim olduğunu pek secemedim ama içeriye itilmemle şoka uğramam ve uykumun pat diye açılması bir olmuştu.
Gözlerimi karşımdakine dikince siyahlı olduğunu anladım ve napıyorsun der gibi bir bakış attım:
--ne bu halin?, tek kaşını kaldırmış baştan aşağı beni süzüyordu işte o an dank etmişti Duştan sonra sadece üzerime iç çamaşırlarımı ve bir tişört geçirmiştim.
-ne varmış burası artık evim değil mi nasıl giyinmem gerektiğini sana mi sorcam, dedim
--elbetteki bana sormıcaksın kapıyı bu halde açma bir daha ,dedi gözlerimi devirmek le yetindim belli ki baya uyumustum. Siyahlı salona geçti bense odaya geçip eşofman giydim. Içeri geçtiğimde mutfakta bişeyler hazırladığını gördüm
-kendi evinmiş gibi lütfen hiç rahatsız olma ,dedim bilerek o ise sadece gülümsemekle yetindi.
Masayı hazırlamaya koyuldum karşılıklı oturduk yemeğe koyulduk siyahlı söze girdi
--bu gün yeni çaylaklar gruplara ayrılcak her grubun başında biri var ve ben siyahların başındayım olurda seçilirsen seni ben eğitecegim
-beni buraya bıraktıktan sonra gidersin sanmıştım sonuçta bir görevin vardı fanusta
--fanustaki görevim bitti artık üsdeyim yani görev bitince evime geri döndüm diyelim.
-peki bu seçilme olayında başka ne gruplar var ve ne farkları var
--hepsi bir rengi temsil ediyor biz siyahız ve karanlık işler bizdedir dengeyi biz sağlarız ölüm vardır hayatlarımızda... beyaz ,yeşil , kırmızı gruplar var. İşin içine girince öğreneceksin hepsini ,dedi ve yemeğe devam etti.
-hani seni bir daha göremiyecektim
--ilk gününde seni yalnız bırakmak istemedim. Başka bir gruba seçilirsen beni göremiyeceksin ve bu evden de gideceksin, dedi bu evi sevmiştim gitmek istemiyordum.-peki nasıl siyahta kalırım bu evi sevdim
--güçlü olmalısın ve de zeki karmaşık şeyler sorucaklardır akıllıca cevap vermeli ve yapmalısın
-peki neden bana yardım ediyorsun efdal
--çünkü seninle isim bitmedi ufaklık ,diyip göz kırptı masadan kalkıp gitti. Benim de onunla isim bitmemişti sonuçta o benim burdan çıkmam için gerekliydi. Gidip rahat bişeyler giydim ayakkabılarımı ayağıma geçirdim. Rahat hareket etmeliyim sonuçta. Pencereden dışarı baktım meydanda insanlar toplanmaya başlamıştı.
Evi içinde "Çaylak Sidelya 714 meydanda toplanma yerine yerinizi alınız" anonsu geçti irkilmemi engelleyememistim.
Dışarı da gördüğüm topluluk çaylaklardan oluşuyordu belli ki hemen dışarı çıktım. Herkesin önünde numaralar vardı. Kendi numaramı aramaya koyuldum bulduğumda saçları omuzlarında bir kızın yanıydı. Kız kendinden emindi bense ne olduğunu bir türlü anlamıyorumdum.
-pardon ne için burdayız bir bilginiz var mı acaba ,diye sordum
--gruplara ayırcaklar bizleri o yüzden toplandık adım Esim bu arada 713-bende sidelya galiba 714 ,diyip gülümsedim
--evlerimiz yanyana demek oluyor bu ,dedi ve gülümsedi galiba arkadaş edinmistim bu yeni hayatta..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİMSİYAH
FantasyAsel ,şehrinden uzaklaşmak isteyen kendi dünyasının başrolü...kim derdiki tekdüze bi hayat isterken tepetaklak olmuş bi yaşama sürükleneceğini... Düştüğü bu ortamın verdiği maceralara korktuğu bu siyaha aşık olacağını...maviliğin içinde karanlığın e...