5. bölüm (happy times)

125 9 0
                                    

Merhabaaaaaa! 5. bölümde birlikteyiz.Öbür bölüme sınır koyacağımı biliyorsunuz duyurmuştum.Neyse sizi tutmiyim.Siz güzel güzel okuyun hadi bakalım :DD

Zayn in arkasında 4 kişi vardı.Kim olduklarını bilmiyordum ama podyumdan fırlamış gibi duruyorlardı.Zayn in bana garip bakışından düşüncelerimi okuyabildiğini hatırladım.Kendimden utanarak kafamı omzuna koydum.O da kıkırdayarak beni kucağına alıp ayağa kalktı.Kafam omuzundan aşağı sallanıyordu.Bacaklarımda gövdesinden aşağı.Biraz daha ilerlediğimizde Zayn in bir elini üstümden çektiğini hissettim.Kafamı dönüp baktığımda onlarla şu garip ''merhaba kanka'' şeysini yaptıklarını gördüm.Boğuk sesli biri konuştu.

''Bu kim?'' beni kastettiğini anlamıştım.Zayn beni sırtından yere indirdi.

''Bu Brenda.Brenda bunlar Harry,Liam,Louis ve Niall.Onlarda benim gibi mutantlar.Çocuklar Brenda bir melez ve uzun bir süre bizde kalacak.''

''Uzun derken ne kadar 'uzun süreden' kastediyorsun?Kızının başımıza dert açmasını istemem''

''Emin ol dert felan açmayacak.Dert açıcak biri varsa o da senin lanet olası ölü sevgilin''

Zayn ve sarışın olan birbirlerine ölümcül bakışlar fırlatıyorlardı.Sonra elimi tutup beni çekiştirmeye başladı.

Konuştuklarından anladığım kadarıyla daha öğrenmem gereken şeyler vardı.Öncelikle Zayn in hayatını çok merak ediyorum.Nasıl yaşıyordu?Nerede yaşıyordu?Kaç yaşındaydı?Annesi babası neredeydi?Tek kardeşmiydi?İlk öpücü-.

Düşüncelerim Zayn in kıkırdayışıyla yarıda kesildi.Bu ses hayatımda duyduğum en güzel seslerden biriydi.

''Hayatım bok gibiydi yani senden önce.Seni yaklaşık bir haftadan beri tanıyorum ama seni ilk gördüğüm andan itibaren güneş benim için yeniden doğmuş gibi hissediyorum.''

Kafam öne eğikti.İstemeden de olsa duyduklarımdan sonra sırıtmaya başlamıştım.

''Ölü sevgili derken neyi kastetmiştin?'' bu sorumdan sonra çenesi gerilmişti.

''Zamanı gelince konuşuruz.''

''Peki...Merak ediyorumda bana biraz kendini anlatırmısın?''

O yamuk gülüşlerinden yapmıştı.TANRIM!!!

''Neyimi merak ediyorsun mesela?''

''Bana anlatabilecek nelerin varsa.Anla işte seni tanımaya çalışıyorum.''

Eli bileğimden omzuma doğru kaymıştı.Koluyla omzumu sarıp beni iyice kendisine çekmişti.

''Hımmm bir düşünelim bu prensese anlatabilenecek nelerim varmış?''

Elini çenesine koyup ovuşturdu.Sanırım sonunda aklına bir şeyler geldiğinde parmağını şıklattı.

''1925 yılında doğdum.Annemin adı Trisha'yadı.Çok nazik bir kadındı.Bir annede isteyebileceğin tüm özelliklere sahipti.''

Zayn'in yüzünde bir üzüntü duygusunun gelip geçtiğini duydum.Daha fazla devam etmemesini isteyerek ona sıkıca sarıldım.

''Tamam devam etmene gerek yok anlıyorum seni.'' Onun hakkında bu kısa zamanda öğrendiğim şeylerden biri de duygusal olarak çok çabuk değiştiğiydi.

''Eeee ne diyebilirim ki.93 yaşındayım.Hayat beni olgunlaştırdı.Zamanla en küçük şeylerin bile çok önemli olduğunu anlayabiliyorsun.Bu bok gibi olan hayat sana acı çektire çektire bazı şeyleri öğretiyor.Kimseye güvenmemek gibi...''

Zayn'in düşüncelerimi okuyabildiğini unutmuştim.Ama ne diyebilirdim ki.Sonuna kadar haklıydı.

***

Zayn'in evine geldiğimizde kısa sürelik bir şok yaşamıştım.

Ev yerine malikane kelimesi daha uygun düşerdi.Çok güzel döşenmişti.Daha çok siyah-kırmızı ve tonları hakimdi.

Zayn'in odası en üst kattaydı.(Burası zaten 3 katlıydı).Odası büyüktü.Odanın yarısınıda yatak kaplıyordu.Yatağın neden bu kadar büyük olduğunu sorduğumda ise aldığım tek cevap küçük şirin bir gülümseme olmuştu.

Şimdi ise Zayn ile televizyonun karşısına oturmuş bir yandan korku filmi izliyorduk bir yandan da patlamış mısır yiyorduk.Aslında çoğunlukla o yiyordu.Ben filme odaklanmıştım ve mısır yemeği unutuyordum.Biliyorum normal değilim.

Zayn ile yakınlaşmıştık.Onu artık daha iyi tanıyordum ve bu beni mutlu ediyordu.Sonunda kendi duvarlarımı yıkıyordum.

Mutluydum.Nedenini bilmediğim bir şekilde mutluydum.Sonra aklıma Zayn'in anlattığı beni isteyen mutantlar aklıma geliyordu ve hemen somurtuyordum.

Hissettiğim bu garip duygunun --mutluluk mu yoksa Zayn'in yanında olduğumdan dolayı hissettiğim bir duygu muydu orasını tam çözememiştim-- kısa sürmesini istemiyordum ama içimdeki ses 'bu yeni yaşam tarzıma ayak uydurmam' gerektiğini söylüyordu...

MR. PERFECTHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin