Bu kitap büyük bir okuyucu kitlesine sahip olmaz belki...
Bunu bilerek yazıyorum bu kitabı.
Ama bu kitle büyürse bu benim kitabım değil sizin kitabınız !!
Bu kitabı var eden sizsiniz çünkü ve bundan gurur duyun ;D
Çok ciddi oldu da başlangıç asdgs
Neyse iyi okumalar ponçiklerim , umarım beğenirsinizz !!!
Ve deee multi de Başak var ! Umarım kişileri beğenirsiniz !
********
Kör düğüm olmuş bir kalbin düğümlerini çözen bir aşkın hikayesiydi bizimkisi.
Sanıldığı kadar mutlu değildi kalbim. Yüzümden her daim eksilmeyen bir gülüş vardı , içimdeki fırtınalara rağmen.
Ben Başak. Fırtınalar içerisinde kaybolup gitsem bile şu an burada olacaklardan habersiz oturuyordum.
Yatakta gerinip iyice sindim yorganın altına. Bir kış soğuğu kaplıyordu etrafı. Kar tanelerinin süzülerek cama yapışıp yavaşça eriyerek akmasını izledim bir müddet. Ağırlaşan göz kapaklarım beni uykuya iteklerken sert bir şekilde çarpılan kapı sesi ile yerimde hızlıca doğruldum.
Yorganı üstümden sıyırdığımda bedenimi saran soğukluğa aldırış etmeden odamdan çıktım. Babam sinirle eve gelmiş bir sağa bir sola hızlıca yürüyordu.
" Ne oldu baba ? Neden bu kadar sinirlisin ? "
Bana kısa bir bakış atıp sert gözlerini tekrar duvara sabitledi. Bu halinden ürksemde sessizce koltuğa oturdum.
" Cevap vermeyecek misin ? "
Sesim ürktüğümü belli edercesine titrek çıkmıştı. Sıkıntılı bir şekilde ofladı. Sakin olmaya çalışarak sert gözlerini gözlerime sabitledi.
" İşten kovuldum. Ve uzun süredir kirayı ödeyemiyoruz. Ev sahibi bugün yanıma geldi ve bu hafta içerisinde para ödenmezse eve haciz geleceğini belirtti. Anlıyor musun beni ? Bu ev bile olmayacak. "
Gözlerim benden habersiz buğulanırken yaşadığım şoku atlatmaya çalışıyordum. Haciz mi gelecekti ?
" Haciz mi gelecek ? "
Sıkıntılı bir şekilde kafasını salladı. Oturduğum koltuğa oradan kaybolmak istercesine sindim. Neydi bu başımıza gelenler ? Biz normal kendi halinde yaşardık. Parada pulda gözümüz yoktu bizim. Gecekonduyu andıran minik bir evimiz vardı sadece. Babam sinirle masanın üzerinde duran vazoyu alıp yere fırlattı. Bu hareketi daha da çok ürkmeme sebep oldu. Ağzımdan kaçan hıçkırığa engel olamazken sindiğim koltuktan kalkıp güçlükle odama yöneldim.
Odam küçüktü. Krem rengi duvarların üzerinde bulunan birkaç fotoğraf dışında pek birşey yoktu. Kenarda her an kırılacak gibi duran bir masa bulunuyordu. Son olarak iki kapılı içi oldukça küçük olan bir dolap vardı. Tabi ki yatağımda vardı. Küçük ve eskimiş bir yataktı ama beni her şeyden korur gibi hissetmeme sebep olur çoğu zaman.
Kar taneleri bütün beyazlığı , saflığıyla tüm şehri ele geçirmek istiyorcasına yağıyordu. Akşam olmanın getirdigi soğukluk içimi titretiyordu. Sahi annem bu haciz meselesini duyunca ne hallere girecekti ? Karnındaki bebekle nasıl direnecekti bu sorunlara ?
Annemin evde olmadığı gerçeğiyle uzaklara daldım bir müddet. Benimde mutlu bir hayatım olacak mıydı ? Bir gün mevsimlerden yaz olacak mıydı kalbimde ? Sevecek miydi beni birisi ? Yazı getirecek miydi soğuk kış günlerime ?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MELODİ
Teen FictionYaşamı , içinde siyah barındıran bir gökkuşağı gibiydi. Rengini bir söğüt ağacından , minik bir sevgiden alan , soğukluğuyla her geçen zaman kararmaya başlayan bir gökkuşağı... Başak... Karanlık ve soğuk bir odaya benziyordu hayatı. Ne çok aydınlık...