13.Bölüm "Kaza"

111 21 4
                                    

Bölüm Şarkısı: Bolbbalgan4- FİGHT ME

Ayaklarımın bağıda çözülmüştü tabi kulaklarımın uğuldamasının yanı sıra telefon kapanmış kolum sol yanıma düşmüştü.

"Hortlak görmüş gibisin Ri Ta. Ne bu halin ?"

Hye Jin cevap alamadıkça durduğu yerde sinirden köpürürken yere düşen bakışlarımı bana merakla bakan ikiliye çevirip mantığımı kenara ittiren kalbimi kürsüye davet ettim.

"Ben gelemem. Yapamam. Özür dilerim"

Cevap vermelerine bana engel olmalarına fırsat vermeden koşarak ve önüme çıkan insanlara çarpmamı önemsemeden çıkışa ulaştım.

Daesung'un yanına gitmeyi seçerken sadece hastalandığım gece ne zaman gözümü açsam onu yanı başımda benim için beklerken ki halini anımsamam yeterliydi. Belki bana ihtiyacı yoktu şuan için, yinede varlığımı yanında hissetse yeterdi.

Şansıma boş bulduğum taksiye atlayıp kadının dediği adresi taksiciye verdikten sonra saniyelerin birbinin ardından boşluğa düşmesi ile içimi kemiren korku daha fazla etkisini gösteriyordu.

"Biraz daha hızlanabilir misiniz?" Diye sorduğumda zaten yeteri kadar hızlı gittiğimizin farkındaydım.

"Daha fazlası başımı belaya sokar hanımefendi" dedikten sonra kendi dediğini okumaya devam etti.

Stresten kemirdiğim tırnaklarım iğrenç bir hâl alırken bitmek bilmeyen yol sinirlerimin gerilmesine neden oluyordu. En sonunda saniyeleri saymayı bırakıp arkama yaslandım ve gözlerimi kapattım. Daesung ile beraber geçirdiğimiz anlar film şeridi gibi zihnimde can bulurken burukça gülümsediğimi hissettim. Bir kaç hafta öncesine kadar dış görünüşü için yargıladığım o adamın hayatı için ölesiye korkuyordum. Ne ironi ama.

Sonunda sakız gibi uzayan o yol bittiğinde cüzdanımın yarısını boşaltıp taksiden indim ve koşarak hastaneye girdim. Danışmaya ilerleyip hızlı hızlı solunurken kesik çıkan sesim ile "Kang Daesung nerede, odasının yeri kaçıncı katta ?" Diye sordum.

Kadın telaşla bana bakarken önünde ki bilgisayardan bakıp "4.kat 286 numaralı acil bakım ünitesinde" dedi. Asansörü bekleme gereği duymadan hissetmediğim bacaklarımı harekete geçirip merdivenleri tırmanmaya başladım. Kalbim ağzımdan çıkacak gibi atarken gözleriminde önü kararmaya başlamıştı. 4. Kata geldiğimde yavaşlayarak önünden geçtiğim odaların numaralarını kontrol ediyordum. Sonunda bulabildiğim odaya hızla dalıp bana merakla bakan hemşire ve doktorları önemsemeyerek yatakta bilinci kapalı yatan Daesung'un yanına ilerledim.

"Hanımefendi içeri böyle giremez.."

"Girdim bile hanımefendi, bana durumundan bahsedin " dediğimde yatakta yatan Daesung'un yüzünde gördüğüm bir kaç sıyrıklara yoğunlaşmıştım.

"Önemli bir durumu yok. Kırıkları da yok sadece fazla incinmiş bir kaç uvzu. Bir süre sonra kendisi uyanır. Bu sürede sizi dışarı alalım lütfen "

Doktora kısa bir bakış atıp göz devirdikten sonra "Ben hiç bir yere gitmiyorum. Ama işiniz bittiyse siz kalabalık etmeyin isterseniz" dedim ve duvarın dibinde duran sandalyeyi alıp yatağın yanına taşıdım ve rahat bir tavırla oturup onları görmezden geldim.

"Bakın hanımefendi, hasta yalnız kalıp..."

"Bulaşıcı bir hastalık yok ortada ve ben şuan buraya gelebilmek için neleri ardımda bıraktım haberiniz var mı, ve kesinlikle kapının ardında durabilmek için değildi bu mücadelem." Dedim ve konuşmaya kesin bir noktayı koyup görüş alanıma sadece Daesung'u aldım.

Alone || DaesungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin