Mafya

9.

Eve girer girmez derin bir nefes alıp duşa girdim.
Ilık suyla beraber mayışırken rahatlamıştım.
"Kızım öldün mü içerde?" dedi Erim içeriden. "Erim şimdi girdim daha!" dedim göz devirerek. Saçlarımı yıkarken Arda'nın saçlarımı öpüşü geldi aklıma. Gülümsedim. Alnımı da öpmüştü. Zaten o hep alnımı öperdi. Acaba bizden sevgili olacak mıydı? Olur muyduk yani? Becerebilir miydik?
Yapardık biz...yapardık! Bizden her şey olurdu. Dudaklarım benden izinsiz kıvrılırken gülümsememi engellemeye çalıştım. Sırtımı yanlışlıkla soğuk fayansa çarpınca inlemiştim. "Ah!" deyiverdim birden. "Melis? İyisin değil mi? Geleyim mi?" dedi Arda. "İyiyim. Arda. Git Fenerbahçe- Galatasaray maçını aç. İzleyeceğim. Yirmi dakika sonra başlayacak. " dedim. Hızlıca çıktım banyodan. Arda'nın bana ayırdığı odada üzerimi değiştirip saçımı topladım. Gözlerime bir eyeliner çekip indim aşağı. Maç başlamıştı. "Fenerbahçe alır." dedim. "Her türlü." dedi Barlas. "Hı hı ondan. Galatasaray alacak maçı!" dedi Erim. "Katılıyorum." dedi Arda.
Sow'dan gelen golle beraber Barlas'la birbirimize sarılıp zıplamaya başladık. "Oooooo! 1- 2- 3! Fenerbahçe oley! Fenerbahçe oley! En büyük Fenerbahçe başka büyük yok!" diye bağırdık salonun ortasında.
Hakan Balta'nın attığı pasla beraber Sneijder topu kaptı. Ama sonuç Volkan Demirel kaleye atılan topu tuttu. Ve top Selçuk İnan'da. Evet. Selçuk koşuyor. Koşuyor. Koşuyor. Koşuyor. Kaleye vurdu. Ve gol. Allah kahretmesin! Volkan ya! Nasıl kaçırdın abi sen o topu! Ve top Hakan'da. Ve Hakan Ateşler topu pas atıyor. Evet. Ve top Nani'nin ayağına geçti. Nani. Evet Nani koşuyor. Nani. Nani. Hadi be. Atarsın sen. Veeee Nani topu kaleyle buluşturdu. Top ağlarda. Evet. Top ağlarda. Nani! Muslera o topu zaten tutamazdı ki. Topu göremedik. Adam öyle bir vurdu ki.
Sonuç ise maç iki sıfır bitmişti.
Çok güzel bir maçtı bence.
Üstümdeki Fenerbahçe formasının üstündeki Fenerbahçe logosunu öptüm.

"Ooooooo Fenerbahçe! Ooooooo Fenerbahçe! Şereftir seni sevmek! Sana kanaryam demek! Fenerbahçe aşkı sürecek sonsuza dek!" diye bağırdık. Erim ayağa kalktı. "Susun! Yoksa dayarım elektriği!" dedi. Korkuyla yerimize sindik. Yapar mıydı?  Yapardı.