Tek Başına

Berbat Bir Gün

Yeni Bölümü yazıyorum

Servisten iner inmez okulun bahçesine girdim. Önümde kocaman SARMAŞIKLAR ANADOLU LİSESİ yazıyordu merdivenlerden hızla çıktım. Tam kapıdan girecekken arkamdan seslenen birini duydum

"Heey yeni hoşgeldin bakalım sen nasılmışsın senide tadıcaz." dönüp baktığım kumral saçları dağınık gözleri ela bir çocuk gördüm vücudunu incelediğimde gömleğinden kasları belli oluyordu gerçektende bu çocuk bir harikaydı.Ukala ukala gülerek"Ne oldu beni çok mu beğendi merdiven altında bekle beni" dedi. Içimden galiba kafayı yemiş diye geçirdim arkamı dönüp söylene söylene müdürün odasını aramaya başladım yanıma bir kız gelip"Okulumuza hoşgeldin ben Öykü" dedi. Gülümseyerek"Hoşbulduk bende Yosun" dedim. Bir yandan da müdürün odasını arıyordum."Daha demin ki çocuk sana bulaşan adı Aras dert etme bütün yeni gelenlere böyle yapar" dedi.Yüzüne gülerek"Dert ettiğimi nerden çıkardın,sadece benimle uğraşmasın yeter" dedim sert bir ses tonuyla.Öykü bana ağlamaklı baktı "Arasın iyi biri olduğu söylenemez ama umut vermesi çok kötü ve acı çektirmekten zevk alıyor" dedi.Öykünün o çocuğu sevdiği her halinden belli oluyordu.Gözlerinin içine bakıp "Arasın nasıl biri olduğunu bilmiyorum ama sen çok iyi bir insansın ve onun için kendini üzme" dedi. Öykü tam bir şey söylecekken zil çaldı." Kusura bakma müdürün yanına gitmem lazım  nerede olduğunu söyler misin ? " dedim."Peki, düz git hemen solda" dedi. Teşekkür edip yanından ayrıldım hızlı adımlarla müdürün odasına ilerliyordum. Koridorun sonuna gelmiştim sola döndüm bi kaç adım daha yürüdükten sonra karşımda MÜDÜR:ERKAN ER yazısını gördüm kapıyı 3 kere tıklattım gel sesini duyunca kapıyı yavaşça açıp içeri girdim.Masada oturan göbekli kel 50 yaşlarında bir adam gördüm ona doğru yöneldim."Ah sen Yosun olmalısın hoşgeldin gel otur" dedi ve önündeki koltuğu işaret etti hemen oturdum."Yosuncum ben okul müdürü Erkan Er okulumuza hoşgeldin annen eski bir arkadaşım okul zamanı seni bana emanet etti" dedi. İçimden "Insanların içinde beni önesiyormuş gibi davranmasanda bana karşı öyle olsan " diye geçirdim. Müdür bey hala bir şeyler anlatıyordu ama benim aklım Arastaydı hemen kafamdaki düşünceyi sildim ne saçmalıyordum o da kimde hemen kafamda yer ediyor diye düşündüm."Kızım sınıfın 10 F gel seni sınıfına götüreyim" dedi ve ayağa kalktı o kalkınca bende kalktım. Üst katta çıktık sola döndük önümüze çıkan ilk kapıyı tıklattı müdür. Eliyle kapıyı ittirdi ilk kendi girdi daha sonrada ben girdim sınıfa girmemle geçirdiğim şok bir olmuştu. Amaa bu Aras diye baktım bana ukala ukala gülüyordu hemen arka sırasında tek başına oturan Arasa hayran hayran bakan Öyküyü gördüm diğer kızlarında Öyküden aşagı kalır yanları yoktu. Bütün kızlar Arasa kitlenmişti."Evet arkadaşlar yeni bir arkadaşınız geldi  sınıfa adı Yosun bundan sonra sizinle birlikte olacak" dedi müdür bey. Arkadan Arasın sesini duydum"Hepimizle mi ?" diye yüksek sesle söyledi. Herkes sınıfta kahkalarla gülüyordu resmen yerin dibine sokmuştu beni lanet çocuk. Müdür duymamazlıktan gelerek sınıftan çıktı. Öğretmen yanıma gelip istediğin yere oturabilirsin Yosun" dedi. Kızardığımı hissetim hemen Öykünün yanına geçtim ağlayacak gibi oldum ama ağlamayacaktım. Zil çalmıştı Aras tam kapıdan çıkacaktı ki kolundan sıkıca tutum."Ne yapmaya çalışıyorsun sen uğraşma benimle" diye suratına bağırdım ukala ukala gülerek kulağıma eğildi nefesini kulağımda hissetim o kadar güzel kokuyordu ki kokusunu içime çekmeden duramıyordum."Bana bak yeni sana benim kim olduğumu söylemediler herhalde bidaha asla bana dokunma ve bağırma eğer devam edersen sana yazık olur"dedi kolumu sıkıyordu ve canım yanıyordu yüzümü eşkittim. Yavaşça elini çekti ve benden uzaklaştı. O halimi gören Öykü yanıma gelip"Yosun ondan uzak dur çok tehlikeli biri o" dedi. Öyküye bakarak "Kolumu sıkmak ne demek göstericem o benim kim olduğumu bilmiyor" daha dedim. Aslında kafamın içi bomboştu ne yapabilirdim ki ama kolumun acısı beni daha da sinirlendiriyordu. 2 ders zor dayandım Aras her ders benimle ilgili bir şeyler söylüyor beni gerçekten sinirlendiriyordu. Bu gün benim için ölümdü. Sonunda okul bitmişti kolumun acısı hala geçmedi ister istemez arada inliyordum.Tam servise binecekken biri beni belimden kavradı ve kenara çekti arkamı dönüp baktığımda aras olduğunu fark ettim."Ne yapıyorsun sen ne zannediyosun kendini" dedim sert bir ses tonuyla. Bana yaklaştı "Seni bir daha uyarmayacağım yeni bu son bidaha bana sesini yükseltme" dedi ve sıktığı kolumu tekrar sıkmaya başladı inlemeye başladım gözümden yaşlar süzülüyordu noluyordu bana ben böyle biri değildim."Bırak beni canımı yakıyorsun" dedim."O kadar kolay değil" dedi kolumu bırakıp belimi sıkıca kavradı ne yapıyordu bu çocuk böyle saçmalıyordu."Bırak beni" diye zorla itmeye başladım. Yavaşça elini belimden çekti ve gülmeye başladı koşarak servise bindim yol boyu ağlamıştım ve herkesin gözü bendeydi. Eve gelip anahtarla kapıyı açtım ve şok olmuştum başımdan kaynar sular dökülmeye başladı annem ve bir adam evin ortasında öpüşüyordu. Kapının açıldığını görünce toparlandılar annem yüzüme bakamıyordu kekeleyerek konuşuyordum

"An-anne! Sen ne yaptığını farkındamısın" diye bağırdım.Annemin yanındaki adam konuşmaya başladı adam annemden fazlasıyla gençti."Bak Yosuncum ben Anneni..."."Sus ve defol git burdan diye bağırdım" annem bana sinirle bakıyordu. Adam annemin suratına baktı"Sana git dedim duymadınmı lan!" dedim. Adam çantasını alıp hızla gitti."Anne kendine gel artık sen nasıl annesin!" bağırmamla suratıma inilen tokat bir oldu. Annem bana bakıp " Eve kimi alıp almayacağımı sana soracak değilim!" diye bağırdı. Yüzümde müthiş bir acı vardı gözlerim dolmuştu koşarak merdivenlerden odama çıktım ne berbat bir gündü her şey bu kadar kötüye gitmek zorundamı diye kendi kendime konuştum.Kendimi yatağa attım ağlaya ağlaya uyumaya çalıştım.