1004.7

374 71 26
                                    

Bugün Yoongi'nin planı Hoseok'u dışarıya çıkartıp etrafı gezdirmekti. Böylelikle kendi başına dışarı çıktığında kaybolmaz, hemen eve dönerdi.

Kısa bir sürede hazırlandıktan sonra ilk önce yemek yemek olmuştu işleri. Sonra ise bir kaç yer gezmeye başlamıştı. Etraf kalabalık olduğu için Yoongi onu yanından ayırmıyor, ayırsa bile Hoseok korkudan onu bırakmıyordu.

Hoseok o kadar güzeldi ki bütün kızlar ona bakarak aralarında fısıldıyor, erkekler ise hayran gibi bakıyorlardı. Yoongi'de hani kıskanmıştı. Normalde herkesin gözü onda olurdu.

"Sakın kimseyle iletişim kurma."

"Neden?"

"İnsanlara güven olmaz felan."

Bak işte biliyordu Hoseok insanlardan korkması gerektiğini. Herkesden bu kadar korkarken Yoongi'den neden korkmuyordu? Asıl korkması gereken o değil miydi zaten? Siyah göz halkaları ve siyah giysileri onu rahatsız ediyordu.

"Ama hepsinden değil." diye devam etti Yoongi.

"Neden siyahı bu kadar çok seviyorsun?"

"Çünkü," dedi Yoongi ve hızla devam etti konuşmasına. "kalbimi temsil ediyor."

Bunu demesi üzerine Hoseok onun şeytan için çalıştığını sanıp korkmuş ve ondan biraz uzaklaşmıştı. Ama aklı almıyordu o bir melekten bile beyazdı.

"Sadece şaka yapıyorum, siyah renk her renge gider." Yoongi tekrar onu yanına çekti.

Şimdi fark etmişti de şeytan ve melek kelimeleri Hoseok'u değiştiriyordu. Çok mu korkuyordu şeytandan ve melekler çok mu seviyordu? Belki de tam tersiydi.

"Bak burası Han Nehri."

Hoseok suya yaklaşıp kendi görüntüsüne baktı. Kanatsız çok garip gözüküyordu. Acaba kanatlarının izleri var mıydı hala sırtında? Bunu öğrenmenin tabi ki de tek bir yolu vardı.

Tam tişörtünü çıkaracağı anda Yoongi onu tutmuş ve burda yapmaması gerektiğini söylemişti.

"Burda yüzemezsin."

"Yüzmeyecektim kanatlarıma bakıcaktım."

"Ne?"

"Yani ayaklarımı batıracaktım."

"Bunun için tişörtünü mü çıkarmam gerekiyor?"

Hoseok tam cevap verecekken Taehyung bağırdı uzaktan. Tanrı'ya teşekkür etti Taehyung'u gönderip onu kurtardığı için.

"Ne yapıyorsunuz lan burda?"

"Hoseok'u gezidirmeye çıktım, sen hayırdır?"

"Bizimkilere pizza almaya çıktım."

"Yine mi arabada yattınız?"

"Wowowowow yakaladın bizi." dedi ellerini havaya kaldırarak. "Sarhoştuk."

"Ayık olduğunuz gün yok ki amk."

Taehyung kaçamak bir bakış atarken Hoseok çoktan tişörtünü çıkartıp yansımasına bakıyordu. Kanatlarına dair bir kalıntıyı bırak, bir çizik bile yoktu.

Yoongi hızla onun tişörtünü giydirmiş ve insanlara bakılacak bir şey olmadığını söylemişti. Ama kimse dinlemiyor, fotoğraf ve videolar çekiyorlardı. Hatta iki kız gelip kağıtla Hoseok'a numaralarını bile vermişlerdi.

"Tamam bence bu kadar gezme yeter Hoseok eve gidelim."

"Bakın kim kıskanırmış Hoseok'u haha." dedi Taehyung kahkaa atarak.

"Sen git de ilk önce diğerlerini ayıt."

Taehyung arkalarından bakarken Yoongi çoktan Hoseok'un kavrayıp ordan götürmüştü. Sanki başka bir ülkeden değilde uzaydan gelmiş gibi davranıyordu. Ne yapmalıydı onunla?

1004 × YoonSeokHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin