Tanışma

45 2 4
                                    

Zerda hastanın sağlık durumunu kontrol etmek için hastanın odasına gitti. Gittiğinde hasta yatağında yoktu, hastayı yatağında göremeyince telaşa kapıldı. Hemen koşarak danışmana ;

" 408 nolu hasta nerede odasında değil . Ben Size dikkat edin demedim mi? "

" Zerda Hanım ama odasında odasındaydı " Dedi kekeleyerek

" Of yaa neden bakmazsınız ki "
Dedi ve hızlıca aramaya başladı. Her yeri arası ve sonra olarak aklına kantin geldi ve koşarak kantine indi. Etrafına bakıca karşısında hastayı gördü. Koşarak hastanın yanına gitti.

" Siz burda ne yapıyorsunuz beyefendi farkında mısınız siz hastasınız odanızdan çıkmanızın yasak olduğunu biliyor muydunuz? "

" Neden bu kadar telaşlandınız ben sadece bir çay içmek için kantine indim hepsi bu "

" Farkında mısınız siz hastasınız odanızdan çıkmanızın yasak olduğunu bilmiyor muydunuz? Lütfen şimdi kalkın ve odanıza çıkın ben size çay getiricem.
Zerda hastanın çıktığını görünce hemen iki çay alıp onun yanına gitti. Kapıyı çalıp içeri girmek için izin aldı.

" Gelebilir miyim ? "

" Tabiki buyrun "

" Size çay getirdim "

" Sağolun "

" Pardon ama izniniz olursa birsey sormak istiyorum "

" Tabi buyrun "

" O gün sizi kim vurdu "
Adam biraz hüzünlü,  biraz şaşkın ve birazda kızgın bir şekilde

" Kardesim !! "
Zerda adeta  donmuştu , duyduklarına anlam veremiyordu. Kekeleyerek;

" Ka ka kardeşin mi ?"

" Evet "

" Peki ama neden ? "

" Yanlış bir anlaşılma oldu "
Zerda biraz duraksadıktan sonra devam etti.

" Bu nasıl bir yanlış anlaşılma olabilir ki ? Yani seni  vurabilecek kadar ne yapmış olabilirsin ki "

" Neyse yaa ! Çay için sağol uyumak istiyorum izninizle "

" Peki nasıl isterseniz. Birşey olursa bana seslenirsiniz "

" Tamam teşekkür ederim "
Zerda biraz sonra kendi kendine konuşmaya başladı.
Çok tuhaf yani kardeşin abisini vurması , renkten akıl almaz birşey,ama iyi birine benziyor. Kafasındaki sorular aslında onu pek ilgilendirmiyordu bu yüzden pek takılmadı. Dışarı çıktı güneş acayip kızıyordu hemen içeri girdi o arada telefonu çaldı arayan annesiydi.

" Kızım sabah erkenden eve gelmişsin "

" Evet  anne geldim ama erken çıktım işlerim biraz yoğundu sizinde göremedim kusura bakmayın. "

" Yok anneciğim sen işine bak kendine dikkat et bize yeter "

" Tamam anneciğim görüşürüz "
Telefon kapatıp hastanede gezmeye karar verdi. Biraz yorgundu gezerken birden başı dönmeye başladı. Aslında bunun nedeni belliydi, sabah birşey yememişti. Kantine indi ve biraz alıştırdıktan sonra yorgunluğu biraz olsun geçmişti. Tam yukarı çıkarken bağırma sesleri geliyordu. Zerda hemen gidip baktı,  bir kadın resmen ortalığı yıkacak gibiydi koşup yanına sakinleştirmeye çalıştı.
Kadın ;

" Kızım oğlumun odasını göstermiyorlar bana sen baksan "

" Oğlun kim senin teyzem ?  "

" Oğlum Miran Yağız "

" Gel teyzem seni götüreyim. "
Kadını oğlunun yanına götürüp müsade isteyip odadan çıktı. Saat baya ilerlemişti.  Gidip biraz dinlendi. O esnada uyuya kalmış dünün yorgunluğu ile arkadaşı Asya'nın sesiyle gözlerini açtı. Bugün ve gidecekti kalkıp hazırlandı ve arabasıyla eve gitti.

ÇİKOLATA KALPLİ HÜZÜNLER Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin