Life of Marvel-The Hunger Games-

7.Bölüm: Sürpriz Müttefik

Cornucopia'ya yöneldim. İyi malzemeler kapışılmadan oraya ulaşmalıydım. Clove da beni gördü, bana selam verdi. Birlikte Cornucopia'ya ilerledik.Ama oraya ulaştığımızda bir sürprizle  karşılaştık.

Glimmer ile Cato malzeme paylaşımı yapıyorlardı.Glimmer okları almıştı, Cato ise kılıcı...

Biz onların yanına ilerlerken ağaçların arasından biri çıktı. 12.mıntıkanın erkek haracı. Peeta Mellark. Namı değer Aşk Çocuğu.

Onu farkeder farketmez, Clove da ben de silahlarımızı hazırlayarak onun üzerine yürüdük. Cato ise;

"Vay, Aşk Çocuğu ölmeye ayağımıza mı geldin?"

Peeta ciddi bir hâlde:

"Müttefik olmaya geldim.Katniss'i bulursak bizden güçlüsü olmaz."

Ben:

"Haklı." dedim ve Cato;

"Tamam, Aşk Çocuğu. Müttefikiz. Cornucopia'dan bir şeyler alabildin mi?"

Peeta, hayır anlamında başını iki yana salladı. Cato:

"Tamam o zaman.Şöyle yapıyoruz Katniss'i bulduğumuzda eşyalarını aramızda bölüşürüz.Ödeşmiş oluruz." dedi.

Sonra hepimiz kendimize silah seçtik.Clove,birkaç bıçak aldı, ben ise mızrak aldım. Peeta'ya da bıçak düştü.

Sonra ormanın derinliklerine kurban aramaya gittik. Yolda Cato, Peeta'ya birkaç soru daha sordu sonra ise bir karara vardı.Peeta ile sadece müttefikti,arkadaş değildi.

Bir süre sonra gökyüzünü duman kapladı. Birinin ateş yaktığını anladık ve onu haklamaya gittik.

O ateş yakan ne kadar aptal biriydi.Birisi ona ateş yakarsa farkedilebileceğini söylememiş miydi?

Clove:

"Kim acaba?"

Ben:

"Katniss olmasın?O elbisenin içinde dönerken aptal olduğunu anlamıştım zaten."

Clove:

"Zaten akıl hocaları da alkolikti.Kesin ne yapmaları gerektiğini anlatamadan etrafa kusmuştur.Peeta'nın bizimle müttefik olacak kadar çaresiz olması bundan bence."

diyerek güldü, ben de ona katıldım ve ateş yakan kızın yanına gittik.

Kız uyuyup kalmıştı.Bizi görünce yalvarmaya ve çığlık atmaya başlamıştı.Ama Cato kızın işini bitirdi.Ve bize dönüp;

"On ikisi tamam.Geriye on bir kaldı."

Biz de onu takdir etmek için alkışladık ve öldürdüğümüz kızın eşyalarını gözden geçirdik. Kız ölmüştü ama top sesi yoktu.

Cato;

"Buradan hemen uzaklaşsak iyi olur.Böylece kokuşmadan cesedi bulabilirler." dedi ve hepimiz kızı öylece bırakıp ormanda ilerlemeye başladık.

Top sesi hâla gelmemişti.Ben:

"Şimdiye kadar bir top sesi duymuş olmamız gerekmez miydi?"

Glimmer:

"Bence,evet.Hemen gelmelerini engelleyecek bir şey yok ki."

"Tabi eğer kız ölmediyse..."

Cato:

"Öldü.Ellerimle vurdum." dedi.

"Birimiz geri dönüp,işin tamam olduğundan emin olmalıyız."

"Evet.Yeniden iz sürmek zorunda kalmayalım."

Cato:

"Öldü diyorum ya!" dedi bağırarak.

Peeta araya girerek "Boşa zaman kaybediyoruz! Ben gidip işini bitireceğim. Sonra da yolumuza devam ederiz! " dedi.

Acaba yapar mıydı? Ona hiç mi hiç güvenmiyordum.

"Git bak,o zaman, Aşk Çocuğu," dedi Cato. "Kendi gözlerinle gör."

Peeta kıza bakmak için geri döndü. Cato ile Glimmer ise Peeta hakkında konuşuyorlardı.

Glimmer:

"Onu neden şimdi öldürmüyoruz? "

Cato:

"Bizi kıza ulaştıracak o." dedi.

Bir süre sonra Peeta geri döndü.

Cato:

"Ölmüş mü?"

"Hayır,ama şimdi öldü," dedi Peeta. Ve aynı anda top atışı duyuldu. "Devam etmeye hazır mısınız?"

Şafak sökerken, oradan koşarak uzaklaştık.

Alaylı ifadelerle bir sonraki adımımızın ne olacağını konuşuyorduk. Su içecektik. Susamıştık ve gölün yerini çözmüştük. Oraya doğru hızlı adımlarla ilerledik.

Göle ulaştığımızda hoş bir sürpriz ile karşılaştık. Öldürmek istediğimiz kız karşımızda savunmasız halde duruyordu. Bizi farkedince koşmaya başladı. Ama hızlı ilerleyemiyordu çünkü topallıyordu. Onu bir ağaca tırmanıncaya kadar takip ettik.

Cato da kızın peşinden tırmanmaya başladı. Glimmer,ona gümüş yay ve ok kılıfını uzattı. Ne kadar da cömertti.

Cato ise onları istemedi kılıcın yeterli olacağını söyledi.

Kız yukarı çıktıkça, Cato da onu takip ediyordu. Bu sırada Peeta ise sadece tişörtünün ucuyla bıçağını parlatıyordu. Anlaşılan bu ona ağır gelmişti.

Ben olsaydım aşkım için her şeyi yapardım.Ama bu çocuk aşık olduğu kişiye karşı ittifak kurmuştu. Demek ki aşık değildi, sponsor kazanmak için numara yapmıştı. Baştan anlamalıydım..

Cato, tam 9–10 metre sonra ağaçtan aşağı düşmüştü. Glimmer, çok sinirlendi ve Katniss'i hedef alacak bir biçimde bir ok fırlattı. Her zaman ki gibi başarısız olmuştu. Ok, başka bir ağacın gövdesine saplandı. Cato da bir kere şansını denedi. Kızı birkaç santimetre ile ıskaladı.

Çok öfkelendik. Bizi aptal durumuna koymuştu . Onu bir an önce öldürmeliydik.

Derken Peeta "Bırakın,orada kalsın," dedi. "Bir yere gidebileceği yok zaten. Yarın icabına bakarız."

Peeta çok haklıydı. Katniss kapana kısılmıştı... Diğer Kariyerler de bu fikri onaylayıp ağacın altına kamp kurdular.

Herkes bir şeylerle uğraşıyordu. Ateş yakmıştık. Cato, kılıcını ateşe tuttu. Kılıç alev almadan önce onu söndürdü. Kılıçta iz kalmıştı. Glimmer "Ah,şu erkekler!" dedi.

Şimdi de Cato'ya yaranmaya çalışıyordu.Bu kız tam bir s*rt*ktü.

Clove bizden ayrı bir köşede bir kertenkeleyi şişliyordu. İğrençti.

Nöbeti Glimmer'a vererek uyumaya çalıştık.

Bir süre sonra vızıldama sesleri ve çığlıklarla uyandım. Katniss, mutasyon arıları üzerimize salmıştı.

"Göle,göle," diye bağırarak göle koştuk. Arıların bir kısmı bizi takip ettiler.Suyun içine girdik. Arılar uzun bir süre başımızdan ayrılmadı az kalsın boğuluyordum.

Ve bir saniye sonra bir şey farkettik...

Yorumlarınız çok teşvik edici. Destekleriniz için teşekkürler.