Ep:4

461 70 48
                                    

Aradan kaç saat geçtiğini farkında değildin. Gözlerini açtığında bir odada yatıyordun. Yattığın yatak odanın tam ortasındaydı. Çevrende ismini bildiğin ya da bilmediğin bir sürü alet vardı. Şeffaf ve plastik bir perde seni odanın içine ayrıca hapsetmişti o aletlerle birlikte. Yattığın yatakta doğrulup etrafı incelemeye başladın. Korkuyordun. Son hatırladığın sağlık görevlileriydi. Sen olanları anlamak için kendini zorlarken içeri değişik kıyafetli bir adam girmişti. Perdenin arka tarafındaki sandalyeyi alıp karşına oturdu. Tabiki perdenin diğer tarafına.

''Beni duyabiliyor musun?'' Diyerek söze girdi genç adam.

'Evet. Evet duyuyorum.''

''Ben Baekhyun. Burada kimyagerim. Seninle konuşmam gereken bazı şeyler var.''

''Ne gibi şeyler?'' Korku tüm bedenini sararken sen bütün soğuk kanlılığını korumak için çabalıyordun.

''Hasta olduğunu biliyor muydun?''

''Ne hastası? Neyden bahsediyorsunuz siz?''

''Bilmiyordun anlaşılan.. Bak buraya getirildiğinde çok kötü durumdaydın. Tıpkı bir ölü gibi. Bir takım tahliller yaptık. Teşhisini koyamadığımız bir şeyler var vücudunda.''

Korkudan titremeye başlamıştın. Sözler zihnindeki yerini alsa da dudaklarından dışarı çıkamıyordu.

''Korktuğunu farkındayım. Ama seni iyi edebilmemiz için ekibimle birlikte senin de yardımına ihtiyacım var. Lütfen sakin kal olur mu?''

''Bu perde?'' Diyerek gözlerinle önündeki perdeyi işaret ederek

''Burası karantina bölgesi. Bir süre bunun içinde kalman gerek.''

''Korkuyorum.'' Derin bir nefes alarak söylediğin kelime ortamı olduğundan daha kasvetli bir hale getirmişti.

''Biliyorum.''

Daha fazla gizlemene gerek yoktu gözyaşlarını. Korkuyordun. Neyin olduğunu bilmeden sana neler olacağını bilmeden yaşamaktan daha da kötüsü yaşayamamaktan korkuyordun. Daha hiç sevgilin olmamıştı yada daha hiç bir arkadaşınla saatlerce gezip binlerce fotoğraf çekmemiş o fotoğrafları sosyal medyaya koymamıştın. Daha yeni mezun olup kavuştuğun mesleğin ile zaman geçirememiştin.

''Şimdi anlat bana son zamanlarda ne kadar rahatsızlığın olduysa anlat.'' Oturuğu sandalyeye iyice yerleşip bir kağıt kalem çıkardı cebinden Baekhyun.

''Çok halsizdim. Sürekli uyuyordum. Bulantılarım kusmam vardı. Dudaklarım mordu ten rengim solgundu. Hareket etmekte zorlanıyordum.'' Başka bir şikayetin olup olmadığını düşünürken Baek'in sesini duydun.

''Ateşin var mıydı peki?''

''Evet.''

''Peki yurt dışı seyahatin oldu mu bunları yaşamadan önce?''

''Hayır olmadı.''

''Nasıl bulaştığı hakkında bir fikrin var mı? Olağan dışı bir şey olmuş muydu?''

''Ben.. Hatırlamıyorum.''

Ağlaman attıkça gücünü kaybediyordun. Adının Baekhyun olduğunu öğrendiğin bu adama güvenmiyordun. Ama içinde bulunduğun durumda güvenmeme gibi bir şansın da yoktu. Hastalıkların nasıl bulaşabileceğini biliyordun. Zihnini zorladın hastalık bulaşabilecek bir şey yaşayıp yaşamadığını hatırlamaya çalıştın. Karşındaki adam tam gidecekken bir anda bağırdın.

"Dur!"

"Ne oldu?"

"Hatırladım sanırım."

SalgınHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin