5.

18 2 0
                                    

"Sarah T.'yi bana getirin! Ona patronuna karşı çıkmanın ne demek olduğunu göstereceğim! Onun derisini yüzeceğim!"
Jack Tommy'nin suratı kıpkırmızı olmuştu. Eli masanın üzerindeydi ve yumruğunu sıkıyordu. Ritim tutar gibi yumruğunu kaldırıp masaya vuruyordu. Son bir kez sert bir şekilde vurdu ve işaret parmağını kaldırdı.
"Robert, onun işini bitireceğim! Sen de yanındaki adamın kim olduğunu araştır!"

Robert ilk kez korkmuş görünüyordu. Sesi oldukça sakindi.
"Tamam Bay Tommy, istediğiniz olacak."
"Sana güvenmek istiyorum Robert, yoksa sen de öleceksin! Şimdi çık dışarı!"

Tommy her şeyi anlamıştı. Sarah'ın Gabriella'yı kurtarabilmek için onu Mısır'a götüreceğini öğrenmişti. Peki şimdi ne olacaktı?

♦♦♦♦♦♦

Sarah elindeki nota öylece bakıyordu.
"Kule301126 2+17/Cesaret Oyunu"

Bavulunu topladıktan sonra aşağı inerken son kez salona bakmıştı. Orada da en sevdiği camdan süs köpeğinin kırıldığını ve bu notun bırakılmış olduğunu görmüştü.

Ve şimdi Mike'yle onun siyah deri koltuklarına oturmuş boş boş beyaz duvarları izliyorlardı. Mike'nin evi her zaman hoşuna giderdi. Çünkü oldukça sade bir evi vardı. Boydan camın sağındaki duvarda asılı bir TV ve Mike'nin annesinin fotoğrafı bulunan çerçevesi vardı.

"Hey Sarah, kendinde misin?"
Birden kendine geldi.

"Mike, düşüncelerim sanki beynimi kemiriyor. Gerçekten ne yapacağımı bilmiyorum. Elimizde bir not var ve bu notu anlamamız için fazla zamanımız olmayabilir."

Bu kez Mike de oldukça ciddi görünüyordu. Ve en önemlisi, gülmüyordu.
"Sarah bana şimdi neler olduğunu daha ayrıntılı anlat, olur mu? Eğer anlatırsan, bu notla ilgili sana yardımcı olabilirim. Ama dediğin gibi zamanımız kısıtlı olabilir. Acele et, lütfen."

"Tamam. En büyük patronum bana en yakın dostumun kız kardeşini öldürme görevi verdi."
Sesim çatlamıştı. Bunu söylerken kendimden utanmıştım.
"Adı ne?"
"Gabriella Town"

Mike bu arada söylediği her şeyi not alıyordu.

"Suikast 30 Kasım'da saat 10.00(a.m.)'da kurulacak. Bu yüzden uçak biletlerini suikastten bir gün öncesine alacağım."

"Gabriella seninle mi gelecek?"

"Evet Mike, bir sorun yok değil mi?"

"Hayır bebeğim, devam et."

"Hepsi bu kadar. Yani... ortak bir nokta bulmalıyız."

Mike birden kahkaha attı ve koluna sert bir yumruk attı.
"Buldum bebeğim! İşte bu!"

"Mike, bir gün senin yüzünden kolumu kullanamayacağım."

Sarah'ın morali düzelmişti. O da gülmeye başladı.

"Neler buldun Mike? Hadi anlat."

Mike laptopunu masaya koydu ve not aldığı her şeyi laptopuna aktardı. "Kule; yani Gabriella'nın soyadı. Muhtemelen suikast ile ilgili bir şey anlatmak istemişler. Suikast günü 30 Kasım'dı, değil mi? Bak, buradaki 3011 bunu ifade ediyor."

Gülümsedi. Bu kez Sarah onun koluna yumruk attı. "Sen gerçek bir dedektifsin dostum."

Mike kahkaha attı. "Henüz tüm notu çözemedim bebeğim. Devam edelim."

Saat artık gece 02.20 olmuştu ve Sarah'ın uykusu gelmişti. Ama notun tümünü çözmeden uyuyamazdı.
O sırada telefonuna mesaj geldi. Hemen telefonunu elime aldı. Gizli numaraydı.Mesaja baktı.

"2+7 Zamanı Değerlendir"

Hemen panikle telefonu Mike'ye uzattı. "Mike, bu ne demek oluyor?"
Mike bu mesajı da laptopuna not aldı. Bir şey hatırlamış gibi Sarah'a döndü. "Senin evine baskın saat kaçta yapıldı?"
Düşündü. Akşamüstüydü. Saati hatırlamıyordu.
Birden aklına Mike'ye attığı mesaj geldi. "Hey Mike sana attığım mesaj duruyor mu? Kaçta attığım yazıyordur mutlaka."

Mike hayran kalmış bir ses tonuyla konuştu.
"Sarah, kafandaki yosunlar yok olmaya başladı galiba, kafan çalışıyor." Yine dalga geçmeye başladı.

Kaşının birini kaldırıp boğazına ellerini doladım. "Ölümünün elimden olmasını istemezsin."
Mike ukalaca "Şimdi oyun oynayacak vaktim yok bebeğim. Ama yarın gece boşum." dedi.

"Mike, bu kadar şaka yeterli artık mesaja bak."

"Bakıyorum...04.08'de atmışsın. O zaman bu iki adam aslında bir not bırakmak için gelmiş. Ama bırakamamışlar, o sesi duyduğumuzda notu bir şekilde evin içine koydular. Ya da not zaten oradaydı bizim görmemiz için süsü kırıp ses yaptılar."

"Aslına bakarsan Mike, notu nasıl bıraktıkları pek önemli değil. Şu anda önemli olan telefonuma gelen '2+7' ve nottaki '2+17'."

"O basit. Mesaj bize şimdi geldi, not da bundan 10 saat önce 4 gibi geldi. Şu anda bir şeye 7 saatimiz kaldı. Eğer mesajın tamamını çözersek..."

"Bir an önce çözelim o zaman!"
Haykırmıştı. Mike omzunu tuttu.

"Sakin ol bebeğim! Çözeceğiz. Şimdi bilgileri analiz edelim: Kule: Gabriella Town, 3011: 30 Kasım... bir dakika! Burada bir ayrıntı kaçırmışız. Notta 'Kule 301126' yazıyor. Sarah, Gabriella'yı ara!"

"Mike ne oldu? Çözdüğün şeyi bana da açıklayacak mısın?"

Mike laptopuna hızlıca bir şeyler yazmaya başladı. Mike'yi öylece izleyip ona da neler olduğunu anlatmasını bekliyordu. Birden Sarah'a kızgın şekilde baktı.
"Hala Gabriella'yı aramadın mı?!"
Unutmuştu.

"Aa... Mike üzgünüm unuttum. Sen bana anlatacak mısın?"

"Sarah, sadece 7 saatimiz var."

"Ne için?"

"Gabriella'yı kurtarabilmemiz için Sarah!"

"Aman Tanrım, olamaz!"

Hemen telefonu eline aldı ve Gabriella'yı aradı, ama kapalıydı. Telefonunu koltuğa fırlattı. Mike Sarah'a anlamsızca baktı. "Bence onu fırlatman Gabriella'nın telefonunun açılmasını sağlamaz, Sarah sinirlerini içinde tutmak zorundasın. Mantıklı düşünebilmen için."
Haklıydı. Sadece 7 saatleri vardı ve Gabriella'nın telefonu kapalıydı.
Notu tekrar eline aldı. Mike'ye sesli bir şekilde okudu.

" 'Kule 301126-2+17/ Cesaret Oyunu' Mike burada çözemediğimiz 2 sayısı var ve 'Cesaret Oyunu' derken ne demek istediklerini bilmiyoruz. Peki 26 sayısı ne? Kafam karıştı, bana her şeyi anlatır mısın?"

"Bu notta yazılanlar bir tür suikast düzeneği raporu. Ancak hiçbir özel ajan bu raporun dışarı çıkmasına izin vermez. Biri bize yardım etmek istemiş. Raporda Gabriella'nın 30 Kasım'da öldürüleceği fakat gününün 26 Kasım'a alındığı söyleniyor. '2+17' derken 17 saatimizin kaldığı ve 2 kişinin öldürüleceği söyleniyor."

"Yani anladığım kadarıyla Bay Tommy beni öldürmek istiyor. Ben Mısır'a gitmiyorum! Mike, ben de Meksika'ya geleceğim!"
Mike elini çırpıp dans etti.

"Bebeğim, çok eğleneceğiz!"

"Eğer ölmezsem!"

Bu sırada saate baktı. Saat 03.41 olmuştu. Gabriella'yı kurtarmalıydılar.

"Mike kalk gidiyoruz, Gabriella'yı alacağız!"

Mike notu eline aldı. Laptopunu çantasına koydu, her yeri kontrol etti, arabanın anahtarını aldı. Hızlı bir şekilde Sarah'ın elinden tuttu ve birden koşmaya başladılar. Hemen arabaya atladılar. Gabriella'nın evine gidiyorlardı.

ÇIKMAZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin