14. Bölüm: BELASINI S******

11 3 3
                                    

Abim beni okulun önüne getirdiğinde yanağını öpüp arabadan indim. Sonra bahçeye adımımı atmamla Abim gazı kökledi. Bu haline tebessüm edip sınıfa çıkmaya başladım.

Sınıfın önüne geldiğimde telefonu çıkardım ve saate baktım. Imm derse 15 dk önce girmişler. Kapıyı açtım ve içeri girdim. Tüh kapayı çalmayı unuttum. Neyse.

Allah'ımm ders tarih. Kemal hoca kaşını çatıp "hoşgeldiniz kraliçem" deyince sınıf kıkırdadı. Sınıfa döndüm kaşımı çatıp baktım ama susmadılar.

O ne lan Ural benim yerime geçmiş ecemde bana kuzeyin yanında otur diye kaş göz yapıyordu vay ibneler ya. Geri sınıfa bir bakış atıp " susun lan" deyince sustular.

Kemal hocaya dönüp "hocam kusura bakmayın unutmuşum" dedim gözümü ovalarken. Kuzey'in yanına oturmaya gidecekken "nereye!" diye bagırdı. Bende "yerime!" diye bağırdım ve oturdum.

Hoca derin nefes aldı ve "yürü müdürün yanına" dedi bende kahkaha attım. "nereye keltoşun evine mi" deyince sınıfta kahkaha attı. Hoca kaşını çatıp " ne diyosun" dedi.

Bende " diyorumki adam alt tarafı bir gün okula gelmedi bırakta karısınla takılsınlar" dedim tekrar sınıfla kahkaha atarken.
Hoca bişey demeyip yerine geçti. Hahha bozuldu mal. Neyse ders anlattı ve sınıftan çıktı.

Teneffüste arkamı dönüp ecemle uralın kafasına vurdum
" Hayırdır lan" dedim Ural sırıtırken ecemin yanakları kızardı. Ural" bilmem ecem yalnız oturamaz diye geldim" dedi hala sırıtırken bi tane daha geçirdim kafasına "ibne" dedim sonrada " ben kantine gidiyorum" dedim.

Kuzeyde bana katılıp benle gelirken kantine indik. Kuzey" sen geç otur ben alıp gelirim" dedi. Ya allah'ım çok seviyorum seni bana hep zenginler yolla sen amin deyip elimi yüzüme sürdüm tabi bunu kuzey gittikten sonra yaptım. Masa buldum ve geçip serildim.

Kuzeyde beni bulup geldi. Oha oha oha!! Çikolata, bisküvi, ice_tea, karışık tost almış. Omzuna elimle hızlı hızlı vururken " aferin koçum girdin gözüme" dedim. Oda yalandan öksürüp "öldüm öldüm" dedi.

İkimiz birlikte kahkaha atıp güldük. Telefonumu çıkarırken " hadi fotoğraf çekilelim" dedim oda "ya hayır" dedi. Ben koluna yumruk attım "gülümse" dedim ve çektim.

"haha k-kuzey hah tipine haha ba-ak" kuzeye gösterirken elimden kaptı. Ve silmeye çalıştı. Ama çalıştı. Çünkü ben telefonu almaya çalışıyorum.

Ve kuzeyin sandalyesi kayınca kuzeyde yere düştü tabi bende duramadım ve" kk-kuzeyy hahahahah düş-t.. "diyemeden benim sandalyeyi çekti ve bende onun üstüne düştüm.

" ahh! Bacagımm " diye bağırdım." ibne kuzegy" dedim. Ama o hala gülüyo. Bende kafamı kaldırıp allaha bir şey diyecekken herkesin bize baktığını gördüm.

Sevgili olanlar bize bakıp gülerken onlara gülümsedim bize sinir ve kıskançlıkla bakan kız-erkeklere kaşımı çatıp baktım. Sonra kuzeye döndüm ve sırıtıp yüzüne yaklaştım. Tam dudaklarımızın arasında 1-2 cm kalmışken gözlerini kapattı.

Ahaha sazaan. Sonra bende boş anından yararlanıp yüzüne tokat atıp ayağı kalktım. Benle birlikte kantindekilerde gülerken kuzey " Ervaa!!" diye bağırdı bende masadaki poşeti alıp yukarı koşmaya başladım.

Yemek lan bu boru mu? Arkamı döndüğümde kuzeyde koşmaya başlamıştı. Ben kütüphaneye koştum ve kitaplıkların oraya saklandım. Allahtan kütüphanede kimse yok.

Sonra koridorda kuzey bağırdı " Ervaa" dedi kahkaha atarken sonrada "neredeysen çık hadi acıtmıycam canını söz" dedi alayla. Seni gidi piç ya yerler mi?

Sonra kapı açıldı. Oha buldu mu beni? Yok canım bulmamıştır. Sonra kapının kiliti iki kez çevrildi. Ve bir ses duydum " hadi Erva sıkıldım ben saklanbaçtan" dedi adımları bana yaklaşırken.

Ohh!! korkmayın korkmayın katil değilmiş kuzeymiş.
Kuzey daha beter kız 'diyen hüsnüyeye hak verdim

Kafam solumda durdu. Çünkü salak gibi gidip köşeye saklandım. Poşet ses çıkarmasın diye elimi bile degdirmiyordum. Ve Kuzey biraz daha yaklaştı ve kafasını buraya çevirip baktı.

Piç gülüşüyle "evvet buldum seni" dedi ve kahkaha attı. Ben ayağa fırladım ve kaçacak yer aradım zıkkım zıkkım zıkkım kaçacak yer yok!

Kuzey sırıtarak bana yaklaşmaya başladı. Bende geri geri giderken "gelme" dedim. O yine adım attı ve "kaçma" dediği an sırtım buz gibi duvarla buluştu. Ve Kuzey bir adım daha attı.

Dibimde bitti ve "Sobe" dedi sırıtarak. Ben dondum kaldım.
Sonra kuzey kafasını boyun girintime sokup derin nefes aldı ve kulağıma doğru çıkarak verdi.

Tüylerim ürpermişti. İtmek istedim ama yapamadım, çivilendim olduğum yere. Kafasını benimkinle aynı hizaya getirdi getirdi ve dudagımdan 1cm ötede durdu. Nefesini verdi. Nane kokan nefesi dudaklarıma çarptı. Ben gözlerimi kapattım.

Ve sonra kantindekiler aklıma gelince direk gözlerimi açtım. Ve kuzeyle yerimizi değiştirdim. Bu sefer o duvara dayalı duruyordu. Yüzümüz yine çok yakındı konuşsak dudaklarımız birbirine değecekti. Sırıttım. Gözlerimi kapattım durdum. Ve ne yapsam diye düşündüm.

Sonra boynundan omzuna dogru indim ve dudaklarımı bastırdıgımda kaskatı kesildi ama tüm gücümle ısırınca aynı şeyi söyleyemeyeceğim çünkü inledi.

Ve ben bu sefer poşeti almadan sınıfa koştum. Sınıfta Uralla ecemi görünce onların arkasına saklandım ve nefes nefese "kuzey gelirse ve burda olduğumu söyleyenin belasını sikerim" dedim.

Uzun bir aradan sonra tekrar sizinleyim ponçikler..😊😙

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jan 09, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

HANİ ÖMRÜMDÜN?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin