Evet ben Colin Ross.İkinci adım Elizabeth.Şahsen ben Elizabeth ismini sevmem Colin gayet uygun bana.19 yaşındayım.
11 yaşındayken babam ve annemin işleri yüzünden Amerika'ya taşındık.Ben Londra'yı çok seviyordum ama işte şu iş meselesi yüzünden.Ah ben evlenince işim olsun istemiyorum çocuğumu kendimin yerine koyuyorum da berbat!...
Herneyse konumuza geri dönelim.Annem ve babamdan izin kopartarak Londra'ya dönüyorum millet!
Ne kadar sevindim anlatamam. İlk başta nerde kalacağım konusunda bayağı bir sorun vardı ama sonra amcamın benim ve kuzenim Lou'nin üzerine yaptığı eve taşınmaya karar verdim.
Amcam öldü. Amcamın tek yeğeni ben olduğum için ve tek kızı Lou olduğu için amcam evi ikimizin üzerine yaptırdı.EVET YAKLAŞIK 3 SAAT SONRA UÇAĞIM KALKIYOR!
Ben bunları düşünürken annem sağolsun beni tüm düşüncelerimden çıkarttı.
“Kızım uçağın yaklaşık 3 saat sonra kalkacak ve sen daha bavulunu hazırlamadın! Ve yine sen daha arkadaşlarınla vedalaşmadın.Elini ayağını biraz hızlı tutsan ne olur sanki kızım?!”
“Ah tamamen aklımdan çıkmış”
“Tamam kızım biraz hızlı ol.”
“Tamam anneciğim”
“Ah . Hızlı ol. Sinirlerim bozuk biraz.”
“Tamam anne!”
Annem Londra'ya gitmemi istemiyor. Neymiş babam işteyken evde tek başına kalcakmış mış mış ben bunları sessizce söylerken bir yandan da merdivenlerden çıkıyordum.
Gerçekten Londra'ya gideceğim için çok muyluyum.Hemen dolabımın üstündeki bavulumu çıkarttım ve içine tüm eşyalarımı doldurdum.
Daha sonrada ben üstümü değiştirdim ve siyah kazak altına şort ve siyah bot giyindim malum havalar soğuk.
Hemen bavulumu da alıp aşağı indim ve bavulumu kapının önüne koydum daha sonrada anneme
“Anne ben çıkıyorum.Hemen gelirim. ”
Kapıdan çıktım ve beyaz porshe jeep ime binip arkadaşlarıma buluşmak için mesaj attım
-Hey millet River Cafe'ye gidiyorum.Veda isteyenler hemen gelsin lütfen.Yoldayım -Colin.
Hemen arabamın navigasyonuna River Cafe'nin adresini girdim ve 20 dk sonra cafeye vardım.Herkes gelmişti.Erica,Heaven, Josh, Lessie, Katherina ve Josan gelmiş.
Tanrım çok yakışıklı bir çocuk.hemen yanlarına gidip
“Selam millet! Fazla vaktim yok. Kısa ve öz konuşmak gerekirse hepinizi çok özleyeceğim.Sakın unutmayın beni. Söz veriyorum hepinize mesaj atmayı asla unutmam.Küçük bir vedalaşma yapalım lütfen. Bilirsiniz vedaları pek sevmiyorum”
dedikten sonra hepsiyle biraz oturduk ve 5-10 dakika sonra arabama bindim ve evin yolunu tuttum.
Ah onları gerçekten çok fazla özliycem.Gözyaşlarımı geri gönderip eve vardım.Annemlerle de vedalaştıktan sonra havaalanının yolunu tuttum.Annem ve babam da benimle havaalanına gelmek istedi fakat ben izin vermedim.
Şuan uçağa bindim ve Ameriaka'ya son bir veda ederek uçağa bindim.Bekle beni LONDRA bekle beni LOU!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I'm back (Harry Styles)
FanfictionHarry Styles Ve Colin Ross. İkiside ne olacağını bilmiyordu. Birbirlerini sevebilecekler miydi? Birbirleriyle bir ömür boyu olacaklar mıydı? En önemlisi hayatlarının en önemli sorusuna "EVET" diyebilecekler miydi? I'm Back