Gözümü açtığımda beyaz eşyalarlarla kaplı bir oda vardı. Gözlerimi iyice açtıktan sonra fark ettim hastahanede olduğumu. Kafama yerleştirdikleri kırmızı ve mavi kabloları önümden çekmeye çalılıyordum. Annem ;
"Şş tatlım dokunma." Dedi. Çok güçsüzdüm. Onu duyduktan sonra tekrar uykuya daldım.2 saat sonra..
Pelin'in sesiyle uyandım. Tam yanımda bana "Emir abi.. Emir Abi.." diyordu. Arkasında annem ve annesi olduğunu tahmin ediyordum. Gözlerimi açıp ona baktım.
"Ne işin var burda?"
"Annen annemi aradı onun için geldim. Meraklın değilim." dedi. Gülmemek için kendimi çok zor tuttum.
"İyi peki. Bana suyu uzatırmısın?" Dedim. Sudan bir yudum aldıktan sonra ;
"Neden ağladın?" dedim. Kıpkırmızı olmuştu. Suyu bitirmiştim.
"Bir bardak daha?" Diye sordu.
"Soruma cevap ver."
"Senin için ağlamadım egoist piç."
"Yaşın daha küçük annen kızmaz mı bu kelimelerine?" dedim bardağı masaya koyarken.
"Bana bak Emir-" derken lafını kestim ve ;
"Anne dışarıya çıkar mısınız ?" Dedim. Başlarını sallayarak dışarı çıktılar.
"Bak Pelin. Nasıl oldu bilmiyorum. Senden hoşlanıyorum!" dedim. Korkmaya başladım.
Bana şoka girmiş gibi bakıyordu.
"Saçmalıyorsun." Dedi.
"Hayır. Biliyorum benden küçüksün. Ama garip bir şekilde hoşlanıyorum."
"Ama senin sevgilin var!"
"Onu sevmiyorum. Kırmamak için çıktım."
"Hayır Emir! Lütfen bu konu hakkında daha fazla konuşmak istemiyorum!" Dedi.Doktor gelmişti. Annemler kahve almak için Kafeteryaya gitmişlerdi. Doktor ;
"Anneniz yanınızda mı?" Dedi.
"Hayır, Kafeteryadalar. Neden?"
Bana acıya acıya bakınca;
"SORUN NE!" Diye bağırdım.
"E-mir bey. Beyninizde tümor var. Kolay çıkacağa benzemiyor." dedi.
Burnumdan tekrar kan akıyordu. Pelin yanıma koşup peçeteyle burnumu sildi. Bulanık görmeye başlamıştım. Doktorun ;
"Emir bey! Emir bey!" Diye bağırmasından sonra ölecekmişim gibi hissetim. Ve Bam!. Yine karanlık.Devamı bir sonra ki bölümde..