'Polis'

19 2 0
                                    

Medyadaki müzikle beraber dinlerseniz daha güzel olur.
(Dediğim yerde başlatın :) )
Afra'dan:
Karşımızda polisi görünce ikimizde donup kalmıştık.Derin'in yüzündeki korkuyu görmüştüm.Polislerin yanında bir de polis köpeği vard... Ne bir dakika bu narkotik polisi.
A:Buyrun?
P:Hakkınızda evde uyuşturucu satışı yapıldığına dair bir ihbar var arama yapmamız gerekiyor.
A:Ama..ama bu çok saçma biz bu eve daha yeni taşındık ve bizim uyuşturucuyla ne işimiz olur.
P:İhbar var bu yüzden izninizle.
Köpekle birlikte içeri girdiler bu sırada Derin olanların şokunda yerinden bile kıpırdayamıyordu.
'Hadi Derin olmadığını görünce gidecekler nasılsa.'dedim ve içeri geçtik.Bu sırada polisler evin heryerini arıyorlardı.Oturduk ve beklemeye başladık kaç dakika geçmişti bilmiyorum ama Derin offlamaya başlamıştı.Henüz toplanmamış evimizin iyice dağılmasını izledik. Sonunda polisler kapıya doğru gidiyorlardı kalktık ve onları takip ettik.
P:Rahatsız ettiğimiz için üzgünüz eviniz temiz.
D:Peki kimin ihbar ettiğini öğrenebilir miyiz?
P:Üzgünüm ama ihbar İstanbuldan yapılmış sadece bunu söyleyebilirim.
D:Peki teşekkürler.
P:İyi günler.
Sizede dedim ve kapıyı kapattım.Derinle içeri geçtik. Kapıda ikimizde duraksadık ve eve bakmaya başladık.Gözlerimi birkaç kez ovuşturdum.'Derin ben yanlış görüyorum değil mi?'
D:Sanırım büyük bi işimiz var.
'Ahh ihbar eden kimse onu bulup evi yalayarak temizletmek istiyorum.'
Derin büyük bi kahkaha attı bende dayanamayıp ona eşlik ettim.Ev darmadağındı ve çok işimiz vardı.
'Hadi Derin temizlik zamanı'
Derinde kafasını salladı ve etrafı toparlamaya başladık.Yaklaşık 1 saat evi toparlayıp temizledik kendimi yatağa attım.'Sanırım belimin anası ağladı.'
D:Benim de ..
'İş bulmalıyız Derin hadi hazırlanalım.'
Hazırlanmaya başladık ikimiz de hazır olduğumuzda çıktık. İzmiri hiç bilmiyorduk ama olsundu. Navigasyon vardı. İş aramaya koyulduk gittiğimiz heryere sorduk.Bir barda ikimize de iş bulduk.Güzel bi mekandı heyy belki bende kötü çocuğumu burda bulurdum.Barın sahibi orta yaşlarda birisiydi bize çok anlayışla davrandı maaşımız da oldukça iyiydi ve bu gece başlıyorduk. Hemen eve gittik.
D:Afraa ben çok açımm.
'Sanırım bende yemek yapalım dışardan söylersek paramız azalır.'
D:Bence de hadi.
Hemen yemek yaptık yedik ve masayı topladık. 'Hazırlanalım bara uygun şeyler giy.'
D:Tamaam.
'Dolabımın başına geçtim ve siyah dar sırtı derin dekolteli mini bir elbise giymeye karar verdim.Ayakkabılarımı da siyah platform topuklardan yana kullandım ve hazırlanmaya başlamak için banyoya yöneldim. Tam o sırada Derin'in düşünceli bir şekilde oturduğunu gördüm.'Sorun ne Derin?'
Sıkıla sıkıla bana doğru baktı.
D:Sanırım bara uygun giyecek hiçbir şeyim yok.
'Sorun ettiğin şeye bak nasılsa ölçülerimiz benzer benden bak kafana göre takıl. Bende hızlı bir duşa girip geliyorum.'
D:Afra ben çok teşekkür ederim.Sen olmasaydın.. sözünü kestim'Şşş artık bunları aşalım artık olur mu duymak istemiyorum.' O sırada hızla gelip bana sarıldı bende ona sarıldım. Hiç kimseyle hemen iyi anlaşamayan ben bu kıza hemen alışmıştım onun da böyle düşündüğünü sanıyorum.Omzumda ıslaklık hissettim hemen geri çekildim.'Seni sulugöz hadi hazırlanmaya dedim ve hazırlanmaya başladık. İkimizde giyindiğimizde birbirimize döndük
D:Makyajımı yaparmısın?
A:Saçımı yapar mısın?
İkimizin de aynı anda sorduğu sorulara ikimiz de kıkırdadık.Birbirimize yardım ettik ve sonunda hazırlandık.Derin de benim gibi siyahlar içindeydi. Bordo çantama bordo rujumu ve telefonumu attım. Evi kilitledikten sonra arabamla yola çıktık.Barın önüne geldik ikimizde bir soluk aldık ve içeri geçtik.Patronu bulduk bize işi kısaca anlattı önlüklerimizi aldık ve işe koyulduk. Barda canlı müzik de vardı. Müzik grubu oldukça dikkatimi çekmişti.Hepsinin deri ceketi klasik bar müzik grubuymuş gibi gözükse de serseri stilleri ve özgün tarzları dikkat çekiciydi. Bu sırada bütün masadaki siparişleri alıp servis ediyorduk. O anda belime sarılan elleri ve boynuma deyen dudakları hissettim ne kadar ittirsem de kıpırdatamadığım iri yarı adam iyice haddini aşmış elleri vücudumda gezerken dudakları boynumu istila ediyordu tiksinerek bağırmaya başladım. Kükreme gibi bir ses duydum ' Ne yapıyorsun sen lan! '
Ben olanların şokundayken gelen çıt sesi ve belimdeki ellerin düşmesiyle kendime geldim. Müzik grubunun solisti olduğunu gördüğüm çocuk adamı kendine döndürüp yumruk atmış ve yere düşürmüştü.Sanırım adamın burnu kırıldı.Salak olmuş gibiydim yüzünü inceliyordum. Siyah dağınık saçları vardı ama bu dağınıklık sanki en özenli saçtan daha özenli gibi duruyordu beyaz tenli alnına dökülüyordu. Siyaha yakın kahverengi çekik gözleri,küçük sayılabilecek burnu ve dolgun dudakları vardı. Fazla olmasa da kasları olduğu çok belliydi. 'İyi misin?' gözlerime bakarak sorduğu soruyla kendime geldim.'İyiyim gerek yoktu.' Dediğim şeyle beraber yüzünde hafif bi tebessüm oluştu.'Rica ederim.' Arkasını döndü ve gitti. Hey tamam yakışıklı bir çocuk olabilir ama benden içine düşmemi beklemiyorsunuz değil mi ? Ayrıca kendim halledebilirdim. Tamam tamam ben aptalım. O olmasaydı başa çıkamazdım. Kendi kendime sırıttım ve işime döndüm. Bu sırada bar iyice dolmuştu ordan oraya koşturuyordum. Müzik başlamıştı istemsizce gözlerim sahneye kayıyordu. Kusursuzlardı. Harcanıyorsunuz burada beee diye bağırmak gelsede içimden doğru olanı yaptım ve susmayı tercih ettim. Müziğe ara verdiler adını bilmediğim ama kurtarıcım işaret etti. Ne bekliyorsunuz garsonum ben tabikii bişey isteyecek. Yanına gittim. ' Bana kutu bira getirir misin? ' Başımı hafifçe salladım ve birasını getirdim.'Teşekürler' ' Rica ederim' arkamı döndüm gidiyordum ki kolumdan tuttu yavaşça arkamı döndüm. 'Sesini merak ediyorum' Kendi kendime neden merak ediyor diye düşünürken sormam gerektiğini düşündüm. Vaovv neler düşünüyorum ben böyle. 'Neden?' 'İçimden bir ses bana sesinin mükemmel olduğunu söylüyor bana teşekkür için bi şarkı söyleyebilirsin mesela.' 'Saçmalıyorsun.' Arkamı döndüm ve işime devam ettim. Müziğe başladıklarını duydum birden müzik kesildi ve mikrofondan gelen tanıdık sesi duydum. Her ne kadar adını bilmesem de. ' Üzgünüm beyler,bayanlar .. Şimdi bana bi teşekkür borcu olan Afra buraya gelip şarkı söyleyecek böylece teşekkürünü etmiş olacak.' Afra dediğini duyduğum gibi işimi bırakıp oraya döndüm. Herkes etrafına bakıyordu. Kızgın bakışlarımı ona göndersemde bana gülerek bakıyordu. Dudaklarımı oynatarak 'Seni öldüreceğim' dedim. Ne yapacağımı bilemez halde dururken bişeyler yapmam gerektiğini düşündüm. Sahneye doğru ilerlerken aklımda o kadar soru vardı ki. Bu benim adımı nerden biliyor hadi onu geçtim sesimin güzel olduğunu nerden biliyor. Neyse bunları ona sonra sorarım. Gittim sahneye çıktım.'Sırf teşekkür etmem gerektiği için.' Diye fısıldadım. Tamam şarkı söylerdim ama sahnede söylediğimi hatırlamıyorum. Kalbim ağzımda atarken ona doğru döndüm. 'Ne söylemek istersin?' Diye sordu. O an aklıma gelen çok sevdiğim bir şarkıyı ona söyledim. 'Sertap Erener- Olsun' Kafasını salladı ve grubun geri kalanına çalması için şarkıyı söyledi. Önüme döndüm ve kalabalığa baktım. Müziğin ritmini duyduğumda gözlerimi kapattım. Derin bir nefes aldığımda onun da beni dikkatlice izlediğini gördüm.Kendimi sakinleştirdim ve şarkıyı söylemeye başladım.
(Şarkıyı burada başlatabilirsiniz.)
Artık ne masumuz
Ne yalandan yoksun
Bırak olsun

Resimleri sen al
Mevsimler zaten benim
Hadi olsun

Bölüşürüz bu şiirler
Arkadaşlar şehirler
Olan olsun

Artık ne özgürüz
Ne de özgür ömrümüz
Hadi olsun

Ben giderim İstanbul senin olsun
Ben giderim İstanbul senin olsun

Alırım başımı başım bir deli nehir
Silerim yaşımı siler ismimi şehir
Kestirir saçımı kendimi avuturum
Bir gülü kurutur kurursa unuturum

Bir mektup yazarım yokluğundan da ağır
Bir kedi alırım sende anneni çağır
Ellerin aklımda sevdan kalbimde kalır
Hep hüsran hep kahır söyle artık olsun

Artık ne masumuz
Ne yalandan yoksun
Bırak olsun

Resimleri sen al
Mevsimler zaten benim
Hadi olsun

Ben giderim İstanbul senin olsun
Ben giderim İstanbul senin olsun

Alırım başımı başım bir deli nehir
Silerim yaşımı siler ismimi şehir
Kestirir saçımı kendimi avuturum
Bir gülü kurutur kurursa unuturum

Bir mektup yazarım yokluğundan da ağır
Bir kedi alırım sende anneni çağır
Ellerin aklımda sevdan kalbimde kalır
Hep hüsran hep kahır söyle artık olsun

Gözlerimi açtım etrafıma bakındığımda Derinin bana gözleri dolu dolu baktığını gördüm. Evet Enes aklıma gelmişti ve sanırım onun da. İkimizde hem kırgın hem kızgındık. Tamam ondan nefret ediyorum ama unutmak çok zor. Kaldırılabilecek bi ihanet de değildi bu. İkimiz içinde. Düşüncelerimi kenara attım söylemeye devam ettim.

Alırım başımı başım bir deli nehir
Silerim yaşımı siler ismimi şehir
Kestirir saçımı kendimi avuturum
Bir gülü kurutur kurursa unuturum

Bir mektup yazarım yokluğundan dağılır
Bir kedi alırım sende anneni çağır
Ellerin aklımda sevdan kalbimde kalır
Hep hüsran hep kahır söyle artık olsun.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Mar 08, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

KaçıklarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin