Öylesine bağlanmıştık ki birbirimize
Belki de
öylesine bağlanmıştım ki sana.
Sensiz geçen uyku halim : ölüm
Uyanıklığım :
cennetti senle.
Bir de gecemiz vardı eşsiz.
Sezenli, yıldızlı ....
Sen , Sezen ve yıldızlar sarhoş ederdiniz beni hatırlar mısın?
Önce
sen başlardın geceye,
Sezenle kavrulur , yıldızlarla da
birbirimizi bulurduk senle.
Sonra masalını anlatmaya başlardım sana :
Sevgilim kötü bir kral vardı diye başlardım.
Kötü kral cezalandıracaktı iyi ve güzel prensesi.
Nasıl bir ceza diye düşünürdü kötü kral.
Prenses çok güzel (senin gibi) ve çok iyi biriydi.
Dünyadaki zulümler, kötülükler onu çok üzerdi.
Kötü kral bunu bilirdi.
Ve bir gün kral prensesi dünyadaki bütün bu ölümleri , zulümleri görsün diye sonsuza dek aya hapsetmişti. ( sen buna çok üzülürdün )
Hatta bazen aya baktığımızda senle ayda gördüğümüz o yüz şekli o güzel prensesin yüzüdür derdim sana.
Bazen saatlerce o yüzü seyrederdin.
Ve uyumuş olurdun sevgilim masalın sonunda.
Sonra senin dışında hala Sezen ve yıldızlar geceme eşlik ederlerdi.
Sensiz hiçbirinin anlamı olmazdı bilirdim.
Ben herşeyi bırakıp sadece seni izlerdim.
Tatlı tatlı uyurdun yıldızların altında.
Ben uyuyamazdım sabaha dek.
Sabaha karşı kargaların ürkütücü sesleri beni üzmeye başlardı yavaştan
ve
seni kaybetme korkusu dolardı içime.
Sonra sımsıkı sarılırdım sana
def ederdim kara kargaları aramızdan.
Sezeni açardım , uyurdum.
