5.bölüm= kabul etmek zorundaydım..

3.4K 106 2
                                    



Mina kahveleri hazırlamıştı. Misafirlere ikram edip odasına çıkmak için izin istediğinde eser söze atladı "ıımmm şey bende gelebilir miyim seninle?" Eliyle ensesini ovusturdu. Böyle daha tatlı gözüktüğünü söylemiş miydi?. Mina babasına dönerek vereceği cevabı dinliyordu. " tabi oğlum. Çik konuşun biraz.." Eser hafif gülümsedi. Minayi takip ederek yukarıya çıktılar. Mina yatağın üzerine oturdu ve telefonuyla oyalanmaya başladı. Eser bende burdayım dercesine öksürdü. Mina eliyle koltuğu işaret ederek " geçip oturabilirsiniz beyefendi. " dedi ciddi bir şekilde. " beyefendi mi ? Mina biz tanışıyoruz unuttuysan?" Mina sinirli bir şekilde cevap verdi " evet ben seninle alakalı olan her şeyi unuttum.!!" Dedi. Telefonuna tekrar bakarak oyununu oynamaya devam etti. " mina nedir bu atar? Ne yaptım ben sana ?" Minanin soluk alıp vermesi hizlaniyordu. " ne mi yaptin? Haklısın hiç birşey evet hiç birşey yapmadın!" Eser minaya bakıyordu " hey biraz sakin ol. Neye bu kadar sinirli olduğunu söyle ?" Mina oflayarak " o konu kapandı bitti. " dedi. Eser minanin yanına giderek yataga oturdu. Ellerini tuttu." Mina bana bak. Gözlerimin içine bak. Lütfen..." Minanin gozleri çoktan dolmuştu. "Bakıyorum" dedi mina. " söyle şimdi neyin var ? Neden kizginsin? Ve en önemlisi neden ağlıyorsun?..." Eser ona sorular sorarken mina gozlerinin içine bakiyordu sadece. " sen beni hiç bir zaman görmek istemedin eser. Ben varlığımı farkettirmeye çalıştıkça sen geri ittin beni. Sonra geldin yaklaştın öyle bir yaklaştın ki ben zaten dusecekken sen ittin beni. Bak eser ben çok yoruldum. Senin gelmelerinden. Sonra çekip gitmelerinden. B-ben seninle zorla evlenmek istemedim. Ben seninle aşk evliliği yapmak istedim. Sen beni ıstemedigin sürece bu evlilikte huzur olmuyacak eser. En çokta ondan korkuyorum. Babanlar çocuk isterse o çocuk büyüyünce bana sorarsa annecim babam sana nasıl aşık olmuştu ne diyeceğim ben eser?..." Mina konuşurken eser gözlerinin içine bakıyordu. Mina eriyordu resmen o öyle bakınca. "Eser sen beni iste-...." cümlesini tamamlayamadan eser minanin dudaklarına yapışmıştı. Minanin ilk tecrubesiydi bu. Ilk öpücüğü aşık olduğu adama gitmişti. Daha ne isteyebilirdi ki?.. Eser dudaklarını çektiğinde minanin gözlerinin içine bakti " seni seviyorum mina" dedi. Minanin o anda yanağından bir yaş suzuldu. Süzülen yaşın durduğu yere bir öpücük kondurdu eser. Mina gülümsedi. Tam o sırada kapı çaldı. Eser birden ayağa kalktı. Mina da yüzünü silip tok bir sesle " gir.." dedi. Evlerinde uzun bir süredir çalışan elif Abla gelmişti.

M: ne oldu elif Abla?

E: minacim misafirlerimiz gidiceklermis onu haber vermemi istediler.

M: tamam iniyoruz şimdi aşağı. Dedi mina gülümseyerek. Esere baktı. Eser ona yaklaştı ve dudagina bir öpücük daha kondurdu. Gulumsedi ve elini tutup aşağı indirdi. Misafirleri uğurladıktan sonra mina etrafa mutluluk saçıyordu. Babası kızına sarildi ve kafasını öptü. Minada babasına kocaman sarılıp mutfağa doğru ilerlediler.

M: elif Abla ben çok acıktım. Yiyecek ne var?

E: hemen hazırlıyorum mina hanım.

M: ben odamdayim o zaman. Dedi mina ve şarkı söyleyerek yukarı odasına çıktı. Yatağına yatti ve o ani düşündü. Eserle öpüşmüşlerdi. Eser ona 'Seni seviyorum ' demişti yüzünde kocaman bir gülümseme vardı. Kapı çalınca mina yatakta doğruldu ve " gir" dedi. Elif hanımın hazırladığı sandviç i eline alıp yemeğe başladı. Gerçekten acikmisti. Yemeğini bitirdi ç tabağı kenara birakti. Tam o sırada telefon çaldı. Arayan cansuydu:

C: vayyy mina hanım evleniyormussunuz?!

M: evet yani zorla. Dedi mina korkak bir sesle.

C: zorla morla hemde eserle. Bende diyordum ki neden ayrıldı bu çocuk benden. Söyle bakalım nasıl ikna ettin eseri evlenmeye.? Nasıl ayirabildin bizi biz birbirimizi severken? O beni seviyo sen şimdi seni sevecegini falan zannedersen boşuna hayal kurma tatlım eser bana aşık..

M: cansu ben eseri hiç bir şekilde ikna etmedim. Zaten kendisi ikna olmuş bir şekilde geldi. Ben bana aşık olmasının hayalini kurmuyorum. Ben olmuyacak şeyler için hayal kurmam. Ailem için kabul etmek zorundaydım.. anladın mi ? Sakin ama sakin bir daha beni eser için arama. Ne konusacaksan eserle konuş. Yoksa yoksa eser senin telefonlarını açmıyor mu? Yazık nasıl üzüldüm bilemezsin!!

C: olmuyacak şeylerin hayalini kurmamana sevindim mina. Çünkü eser seni hiçbir zaman sevmeyecek. Şunu o küçük ama kurnaz aklinin bir köşesine yaz ve esere baktıkça hatirla eser seni sevmeyecek. Eser seni sevmeyecek. Eser seni sevmeyecek.

M: yeter!!!! Cansu kendine gel.!!

C: seninle sonra konuşacaz. Ama ilk önce ben bu sevgilimi goreyim. Bayyy bebeğim...

Mina sinirli, öfkeli ve çok kızgındı. Cansunun dedikleri aklından çıkmıyordu. Ya gerçekten eser onu sevmezse. Ya onunla oyun oynuyorsa... Mina eseri aradı. Buluşmak istediğini söyledi. Mina üzerine pantolon ve beyaz üst giyip saçlarını topuz yaptı. Kapsonlu hırka giyip dışarı sahilin yolunu tuttu. Oraya çağırmıştı eseri. Eser gelene kadar denizi izledi mina. Sonra beyninde yine o ses yankılandı." Eser seni sevmeyecek. Eser seni sevmeyecek..." Mina dalmıştı. Eser çoktan gelmiş minaya sesleniyordu. Ama mina duymuyordu. Eser minayi durttugu halde mina tepki vermiyordu. Eser minanin yanagina öpücük kondurdu. Mina esere döndü ve elini eserin yüzünde gezdirdi. Yanağını okşadı ve sımsıkı sarıldı. Eser hala ne olduğunu anlamamıştı. Mina o kadar sıkı sariliyordu ki eser nefes alamayacak kıvama gelince minayi biraz itti. Mina ağlıyordu. Hıçkıra hıçkıra ağlıyordu. Eser minaya telaşlı bir sekilde sordu.

E: mina ne oldu neden ağlıyorsun bitanem?

M: b-bu-bugün c-cansu aradı. B-bana dedi ki e-eser beni seviyor. S-sen boşuna h-hayal kurma dedi. S-sonra on kere tekrar etti bir cümleyi...

E: hangi cümleyi soyle mina?

M: e-eser seni sevmeyecek...

Eser gulumsetmisti. Mina kızgın bir şekilde " niye guluyorsun? " dediğinde eser minanin ellerinden tutup dedi ki " evet bu eser minayi sevmeyecek." Mina kafasını hızla çevirip ağlamaya başladı iyice eser susturmaya çalıştı minayi. Sonra kulağına fısıldadı " çünkü eser minaya aşık..." diyince mina birden sustu. Eser güldü. Mina esere iyice sarıldı. Eser minanin göz yaşlarını sildi. Mina onun yüzünü inceliyordu. Eser minanin o kırmızı dudaklarına bir öpücük kondurdu. Mina eserin elini tuttu ve başını eserin omzuna yasladi. Denizi izlemeye başladılar.. Eser kafasını öptü minanin " sana aşığım " dedi minaya. Mina iyice sokuldu esere " bende sana aşığım " dedi. Tam o sırada biri minaya sesleniyordu. " hanımefendi, hanımefendi uyanın..." mina yerinden sıçradı. Etrafına baktığında otobüsteydi. Şoför minaya sesleniyordu. " kızım artık nasıl bir ruya gorduysen o kadar çok duygu değişimi yaşadın ki herkes sana bakti ama en sonunda çok mutluydun. Uyandırmak istemezdim seni ama geldik kızım üzgünüm. " mina başını salladı ve aşağı indi arabadan. Her şey ruya miydi? Gozlerinden yaşlar suzuluyordu. Hava kapalıydı. Usuyordu mina. Yağmur birden bastırınca bir kafenin semsiyesinin altina saklandı. Rüzgarla birlikte yağan yağmur siddetlenmisti. Etrafta kimse yoktu resmen. Gökyüzü grilesmisti ve git gide siyaha dönüyordu. Tam telefonuyla babasini arayacakken ona çarpan adam telefonunu yere düşürmesine sebep oldu. Birde üzerine basınca tam olmuştu. Mina kendi kendine şu cümleleri söyledi

" Dünya senin benle bu derdin ne he?"...

TÖREHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin