Medya Derin😁
O an aklıma gelince yüzümü buruşturdum ve aklıma flaşın patladığı geldi. Sinirle adama döndüm "sen ayarladın herşeyi neden böyle birşey yaptın? Fotografı çekince eline ne geçti?" dedim "sırıtma sırası bende sanırım" dedi eğleniyormuş gibi "bunu babangile versem ne olur sence?" dedi. Bunu düşünmek bile istemiyordum babam ve abim bana çok güveniyorlardı. Fotoğrafı açıklayamazdım ve onların guvenini kırardım. Babamın hayal kırıklığıyla bakan gözleri geldi gözümün önüne. "Yapamazsın" dedim ağlamaklı ses tonuyla. "Yaparım, yapmamam için tek neden söyle" dedi. "Neden?" dedim güçsüz çıkan sesimle "bu kadar üzülmene gerek yok bunu engelleyebilirsin." dedi "nasıl?" dedim "benimle evlenerek" dedi " bi dakika ne saçmalıyorsun sen böyle birşey olmayacak" dedim "o zaman bunlar elimde fazlalık olmasın" dedi yapar mıydı acaba? Yollar mıydı fotoğrafları? Babamı üzemezdim. Bu hayatta yapmak istediğim son şeydi. Zaten annemden sonra çok üzülmüştü. "Tamam, ama ne olur yollama fotoğrafı" elime gözümden yaş düşmüştü bunu söylerken "ama tek birşey öğrenmek istiyorum neden benimle evlenmek istiyorsun?" diye sordum. "Çünkü senden nefret ediyorum" dedi. "Ben sana ne yaptım? Hem insan nefret ettiği birisiyle neden evlenir?" dedim. Aklımdan geçtiği gibi. "Benimle evlenmek sana çok büyük bir ceza olacak zaten" dedi. Korkmuştum ama belli etmedim. "Madem kararımızı verdik müstakbel karıcım babanla yarın tanışmaya geleceğim ve haftaya da evleneceğiz" dedi. Söylediği şeyle yüzümü buruşturdum. Bir insanın ağzına "karıcım" kelimesi ancak bu kadar yakışmazdı. Zaten nefret ediyormuş gibi söylemişti. "Ne acelemiz var ayrica babama nasıl söyleyeceğim?" dedim. "Orası benim sorunum değil" dedi. Ofladım. Neden böyle birşeye mecbur bıraktı ki beni bu adam? "Bu arada ben senin ismini, soyadını, yaşını hiçbirşeyini bilmiyorum" dedim "adım Rüstem" dedi. Rüstem mi bu tipe Rüstem oldu mu şimdi ya? Ne ironik evleneceğim kişinin adını daha yeni öğreniyordum. Bu nasıl bi saçmalıktı böyle? Herhalde gerçekten onunla evleneceğimi kabul ettiğimi sanıyordu. Hıh ben bu arabadan bir ineyim evelAllah üstesinden gelirdim ama şimdi bu psikopat bana birşey falan yapar.. Bunu göze alamazdım. "Bo hofto ovlonocoz" hıh hiçte bile sen öyle san. Sırıtıyordum ama üzerimde bir çift gözün beni izlediğini görünce sırıtmam yüzümde soldu. Gayet tehditvari bir şekilde "eğer bir oyun falan yapmaya kalkarsan öfkelenirim ve bu senin için iyi olacağını hiç sanmam" dedi. İçimden he he dedim. "Şimdi in arabadan" dedi. Öküz hayır yani insancıl ol biraz dimi "hayır" dedim. Bunu tabiki de kullanacaktım. Hem beni tehdit edecek hem bana emir verecek hem de kendiyle evlenmeye zorlayacaktı bende kuzu kuzu kabullenip her dediğini yapacaktım öyle mi? Yok öyle bir dünya. "Ne demek hayır çabuk in arabadan seninle uğraşamam" dedi. Sinirlenmeye başlamıştı ses tonundan anladım. "Madem babamla tanışacaksın en azından beni evimin önünde bırakta daha inandırıcı olsun"dedim. Aslında şimdi taksi bulmam sıkıntıydı birde yorgundum eve gitmeye halim yoktu. O da önce kafasını salladı. Beni eve götüreceğini sanmıştım ama o ani bir hareketle kapımı açıp beni dışarı itti. Dizlerimin üstüne kapaklanmıştım. Ardından arabada kalan çantamı fırlattı. Çanta kafama gelmişti. İçine artık ne koyduysam öyle bir darbe yemiştim ki "ah" diye çığlık attım. "Sana inmeni söylemiştim." dedi. Ağlamamak için kendimi zor tutuyordum. Kenan, Rüstem, çantam hepsi de canımı yakmıştı. Aynı zamanda Rüstem'den çok korkmuştum. Belli etmemek için kendimi o kadar kasmıştım ki acısı şimdi çıkıyordu. Sonra yüksek sesle arabanın arkasından bağırdım "Allah belanı versin Rüstem" ya ben ne güzel terli terli kafede çalışıyordum. Başta Kenan'ın yaptığı kabul edilir birşey değildi. Şimdi de bu çıktı başıma Allah'ım nasıl kurtulacağım ben bu dertten ne olur yardım et diye dua ettim. Taksi durağını birdaha aradım sonunda taksi gelebilecekti. Başımın acısından resmen başımı kıpırdatamıyordum. Öküz ne olacak! Bir on beş dakika daha bekledim öylece daha sonrada taksi geldi. Şu anda kendimi aynada görsem kahkaha atardım. Çok komik duruyordum. Başım dimdik ve yana bakar şekildeydi. Sabır dileyip taksiye bindim evin adresini verdim ve bir an önce eve gidip uyumak ve hiçbirşeyi düşünmemek istiyordum.
...
Eve geldiğimde kapıyı açtım. Karşımda hayalet gibi birşey görmemle çığlık attım. Çok geçmeden fark ettim ki o hayalet benmişim. Burdaki aynayı çıkartacaktım artık. Her girdiğimde aynı şeyi yaşıyordum. Valla korkuyorum kendimden. Aslında dış görünüşümle ilgili sorunum yok. Benim sorunum kafamla ilgili. Psikolojim bozuk sjsj. Kendi halime kahkahalarla güldüm. Sonra hala içeri girmediğimi fark ederek kapıyı kapattım. Karşımdaki boy aynasına göz gezdirdim. Gözlerimin altı çökmüş ve morarmıştı. Ağladığım için burnum ve duraklarım şişmişti. Başımdaki şişlik dikkatli bakınca belli oluyordu. Olanlar aklıma gelince iyice sinirlendim. Bir hışımla ayakkabılarımı çıkartıp kapının yanına gelişi güzel attım. İçeri geçmeden kendime son bir kez baktım. Mavi gözlerim kısılmıştı. Altları sarı üstleri kahverengi olan ombreli kısa saçlarım birbirine girmişti. Normalde kısa saçların bu kadar dolaşmaması gerekir ama benim saçlarım bile anormaldi işte. Biraz kilo mu vermiştim sanki? Babam yine kilo verdiğimi farkederse bu seferde ekmeğin arasına pilav koyup yanında pideyle yedirmeye çalışırdı -evet daha önce yaptı- kendimi süzmeyi bırakıp odama ilerledim direkt. Su yeşili üstünde minik minik çiçekleri olan nevresim takımını kaldırıp altına girdim ve kendimi uykunun tatlı kollarına bıraktım....
Bavulumu topladım tam çıkarken telefonum çaldı. Arayan babamdı. Gözlerim doldu ekrandaki resmimizi görünce. Onu bırakıp gitmek... Telefonu hemen açtım. Açmamla yerimde sıçramam bir oldu. Babam bağırıyordu. "Hemen yanıma gel" dediğini anlayabilmiştim sadece. Kapıda beni bekleyen taksiye babamın iş yerinin adresini verdim. Geldiğimde doğruca babamın yanına gittim. İçeri girdiğimde babam tabiri caizse sinirden kudurmuş sekilde odada volta atıyordu. Beni görünce üzerime yürüdü ve bağırarak "biz seni böyle mi yetiştirdik sen nasıl bir evlatsın abinin yanında çalışan biriyle kırıştırmaya utanmıyor musun?" dedi. Bunlar çok ağır sözlerdi bu cümleleri babamdan duymak daha da ağırdı. Birden yanağımda hissettiğim bir ağırlıkla başım yan tarafa çevrildi. Sonra zarftan birşeyleri çıkartıp yüzüme fırlattı. Ben ise tepki veremiyordum. Babam bana daha önce de bağırıp kızmıştı ama hiç tokat atmamıştı. Yüzüme atılan şeyler yere düştüğünde ne olduğunu anca görebilmiştim. Donup kalmıştım. Bunlar Kenanla olan fotoğraflarımdı. İşte şimdi yanmıştım.
Evet 3. Bölümle karşınızdayız. Arkadaşlar bu bizim ilk hikayemiz ve eğer mantıkta veya yazımda hatamız varsa görmezden gelin lütfen hatta yorum yaparak bize bildirin ayrıca sol alt köşede küçük bi yıldız var o ne işe yarıyormuş öğrenmek için oraya basabilirsiniz sjsjsn bu arada biz iki kişiyiz belki bilmiyor olabilirsiniz herneyse.. Rüstem?😂😂
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk Affeder
ChickLitİntikam ateşinin küllerinden doğan büyülü bir aşk... İntikam uğruna yapılan bir evlilik. Bu evlilik ikisinin de sonu mu olacak yoksa büyük bir aşkın başlangıcı mı? Derin Aras'ın işkencelerine ne kadar dayanabilecek? Nefret nasıl aşka dönüşecek? S...