Eylül ayı.
Gün bitmeye yakın hayata başlamak için mi yoksa kalan vakti öldürmek için mi karar veremeden çıktım sokağa. vakit geç olmadan eve dönme sorumluluğu yine bir yük olarak üzerimde.
Yanımda taşıdığım derttaş defterim kabarmak istedi yine.
Belki de karalanmak ve sonrasında yırtılıp atılmak çöp kutusuna.
Herşey başlamaya varmadan biterdi önceden ve bir çok kez de kendim vazgeçtim kafamdaki notlardan,
Şimdi vazgeçme sırası bende değil.
Bu sefer kafamdaki notlar hayatı küçük küçük özetleyecek oluyor, anladım ki vazgeçmek zorunda olmadıkça vazgeçmek benim işim değil. Anladım ki geç kalmak, çoğu şeye sahip olmama engel.
Vakitlice davranmak lazım.
Hadi vakti not edelim.