Ne hale gelmiştim ben böyle. Hiç giymem dediğim şeyleri giyiyordum ve bunun tek sorumlusu babamdı. Eğer babam o borcu üzerime yıkıp kaçmasaydı bende bu halde olmazdım. Ben elbise giyen birisi değildim ki elbiseyi geçtim topuklu ayakkabıyı giyemezdim. Şimdi ise yürümek için çabalıyordum. Elime aldığım V yaka düz bir elbiseyi üzerime geçirip kabinden çıktım. Tuna görevlilerin getirdiği kıyafetlere bakıyordu. Beni farkedince yanıma geldi.
"Bu kıyafet çok iyi bence hadi alıp gidelim"
Artık bunu beğenmesi için dua ediyordum. Bu giydiğim 7. elbiseydi ve artık giy çıkart yorulmuştum.
"Göğüslerin çok belli oluyor. Bir de bunu dene"
Uzattığı elbiseyi alıp oflaya oflaya geri kabine girdim. Kalp yaka elbise üzerimde çok zarif durmuştu. Belimi sıkıca sarmıştı. Askıları omzumdan düşüyormuş gibi bir his yaratıyordu. Eteği çok kısa olsada pek farkedilmiyordu. Aslında bu elbiseyi çok sevmiştim beni olduğumdan çok zayıf göstermişti. Aynanın yanında duran süet siyah stiletto ayakkabıyıda giyip kabinden çıktım. Tuna gözlerini benden ayıramamıştı. Yalandan öksürür gibi yapıp toparlanmıştı.
"Bu bence güzel oldu değil mi Tuna?"
"Evet ama bir şey eksik"
"Ne?"
Arkama geçip saçımı toplamamı söyleyince kolye takacağını anlayıp saçımı at kuyruğu yapar gibi topladım. Kolyeyi takıp elimden tuttu ve arabaya geçtik. Kolyeye baktığımda kar tanesi şeklindeydi. Pahalı bir şeye benziyordu. Bi zahmet pahalı olsun o kadar zengin yani.
"Kolye güzelmiş değil mi?"
"Evet güzelmiş"
Ağzımdaki salyaları silip yola bakmaya başladım. Bu arabaya binince benim bir uykum geliyor bunalıyorum. Zaten Tuna'da hiç konuşmuyor. Belki ben konuşursam o da konuşurdu kim bilir?
"Orada arkadaşın falan olacak mı?"
"Bilmem belki gelirler"
"Oha konuştun"
"Konuşamaz mıyım?"
"Konuşursun ama bu arabaya binince bi susuyorsun. Ağzını bıçak açmıyorda ondan dedim."
"Tamam söyle bakalım ne konuşalım"
"Hmm aslında bize nasıl tanıştığımızı sorarlarsa ne diyecez"
"Bak ben onu hiç düşünmemiştim."
"Aslında şey olabilir. Sen tam küçük yavru köpeği ezecekken ben onu kurtarıyım ve öylece tanışmış olalım. "
"Güzel fikir bunu kullanabiliriz"
Sonrasında da tekrar konuşmamak üzere sustuk. Bir kaç dakika sonra Tuna arabadan inince geldiğimizi anlayıp arabadan indim. Korkuyordum her şeyi mahvetmekten. Bu gece iyi rol yapmalıydım yoksa her şey kötüye gidebilir.
"Ya beceremezsem her şey kötüye giderse"
"Ben sana güveniyorum sen yaparsın"
Uzattığı elini tutup içeriye doğru yürüdük. Merdivenlerden inerken ne kadar kalabalık olduğunu gördüm Tuna'nın elini sıkmaya başlayınca bana dönüp ne olduğunu sordu.
"Tuna burası çok kalabalık lütfen gidelim"
Elim titremeye başlayınca Tuna'ya dayanmaya başladım. Tuna'da elimi tutunca kendimi daha iyi hissetmeye başladım.
"Korkma ben yanındayım"
"Ben kalabalıkta duramam"
"Ben varken sana bir şey olmaz şimdi lütfen sorun çıkarma"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sözleşme
ChickLitMutluluk benim için çok uzaklardaydı. Annemin ölümünden sonra benim için Mutluluk denen bir kelime hayatıma ebediyen uğramadı. Benim için adece hasrat,hüzün kalmıştı. Şuan tanımadığım bir adamla birlikte kalıyordum sırf şerefsiz babamın borcu yüzünd...