Hayatımı Siktin!

871 72 19
                                    











(Multimedya şarkıyı açıp okumanızı tavsiye ederim )





Tamam bırakın beni! dedim hastanenin koridorunda yankılanan sesim ile arkamdaki korumalarımla birlikte dışarıya çıkıp ciğerlerime bolca oksijeni doldurdum. Yaralıydım ,kırgındım içimde kopan fırtınaları dindiremiyordum.

Bileğime atılan dikişler ise sadece içimdeki yaranın kanamasını engelliyordu. Kalbîm alışmıştı acı çekmeye aldığım gözlerimi açtığım her yeni hayata haram olmuştu bana

-Anahtarı ver! dedim son derece kırılgan bir ses tonumla Eren anlamsız bakışlarını bana yollarken elindeki anahtarı alıp arabaya binip hızlı bir şekilde uzaklaştım.

Ağlamayacaktım ! Onun için yine ağlamayacaktım.

Gözümden akan yaşı elimin tersi ile sildim. Nereye gittiğimi veya gideceğimi bilmiyordum sadece uzaklaşmak istiyordum. Kendimi bulmak istiyordum. Elimle direksiyona iki kere sert bir şekilde vurdum.

Kısa sürede karanlık bir tepenin başında durup arabadan indim.Sakinlik bu muydu kulaklarımıza dolan denizin hırçın dalga seslerimiydı sakinlik yada içimdeki fırtınanın dalgası mıydı bu duyduklarım.

Yüzüme çarpan sert rüzgar mı içimdeki yangını söndüren yoksa içimdeki yangını mı daha alevlendiren. Neydi bu neydi hissettiklerim. Dipsiz bir karanlığa bürünmüştüm tıpkı şuanda uçurumun başından aşaya baktığım zifiri karanlık gibiydim.

Siyah ve korkutucu.

Meğer ne zormuş mutlu olmak, ne zormuş birisini sevmek. Aşık olmak, birisine ölesiye bağlanmak meğer ne acıymış. Başını yaslayabileceğin bir omuz, güvenebileceğin bir yürek bulmak ne zormuş. Oysa seni sevmeden önce bambaşka hayal etmiştim her şeyi.

Ben sevince oda sever sanmıştım, ben kırmazsam oda kırmaz zannetmiştim. Olurda kötü birisini bile seversem, zamanla iyi ederim sanmıştım. Ben onun için bir şeylerden vazgeçersem, oda bir şeyleri feda eder sanmıştım. Ona sımsıkı bağlanır hiç bırakmazsam, benden hiç ayrılmaz sanmıştım. O sevmese bile, benim sevgim ikimizede yeter zannetmiştim.

Hep iyi davranır, onu hiç üzmezsem, bana güvenir zannetmiştim. Çok özlersem dayanamaz gelir, küsersem üzülür zannetmiştim. Ben onun için herkesi, her şeyi karşıma alırsam, oda aynısını benim için yapar sanmıştım. Hastalanırsam koşar, ağlarsam dayanamaz zannetmiştim, hâlbuki şimdi her gece tek başıma ağlıyorum. Meğer ne zormuş mutlu olmak.


Gözlerimdeki yaşlarla uçurumun tepesinden buğazım yırtılırcasına kadar bağırdım. Hırçın dalgalarının kayalara vurmasıyla dağılan küçük su çarpıntıların rüzgar ise yüzüme gelirken içimdeki öfkenin dağılması için buğazım acıyana kadar çığlık atıyordum.


Keşke sevmeseydim seni bu kadar. Aldanmasaydım, ne gülüşüne ne de sevgine. "O yapmaz, o başka" demeseydim, imkansız diyenlere inat sevmeseydim seni. İçinde olduğun hayaller kurmasaydım keşke. Bana ilk "seni seviyorum" dediğinde, sarılmasaydım sana mutluluktan Söylediğin sevgi sözcüklerini kazımasaydım beynime.

Elimin tersiyle akan gözyaşlarımı sildim.Yine tekrardan onu için ağlamıyacaktım.O artık seçimini yapmış ve başkasını seçmişti. Beni istemeyen sevmeyen birini sevemezdim.Ne kadar daha hayal kırıklığına uğrayacaktım. Bu akşam son ağlayan Buse vardı.


Bu gece sondu !


Ben bu gece sonuna kadar gelmiştim.



Yaklaşık kırk beş dakikalık sessiz yolculuğumun ardından arabamı durdurup gözlerimi kısa süreliğine kapatıp açtım. Ne kadardır o uçurumun başındaydım hatırlamıyordum bile. Saatin geç olduğunu evin ışıkları yanmadığında anlamıştım. Her kez uyumuştu kapıdaki korumalar bahçeden çıkarken dışarıya derin bir nefes verip arabadan indim.

Karanlığımın GüneşiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin