Merhaba arkadaşlar biliyorum bu tarz yorumları hep hikayemizin sonuna doğru yapardım ama şunu söylemek istiyorum ki.Fatih ve Elifin hikayesini yayınladım çalışmalarımdan bula bilirsiniz gün doğmadan adlı kitapla beğeneceğinizden eminim sadece küçük bir bölüm yayınladım ve tutulursa da devam edecem. Bu bölümü bitirdiğinizde de Gün Batmadan kitabını da okumanızı tavsiye ederim ;) hadi şimdi iyi okumalar ..
Yatakta oluşan ani debelenme ile gözlerimi araladığımda ne olduğunu çözmeye çalışıyordum akşam ki yorgunluğu hala atamamıştım. Hangi ara uyumuştum ? Yada ben uyudun mu o kadar çok yorgundum ki uyuyup uyumadığımı bile bilmiyordum. Ah saat kaçtı ki Azra yatak da debeleniyordu.
-Bebeğim lütfen biraz daha uyuyalım.Gözlerimi tekrardan kapatıp yarım ağız konuşarak başımı diğer tarafa çevirip yüz üstü yatmaya devam ettim.Kollarımı yastığın altından sokarak yastığı benimsediğimde burnuma dolan erkeksi koku rüyamda hissettiğim kokuyla hala rüyanın etkisinde olduğuma nefret ettim.
Üzerimdeki yorganın sıyrılmasıyla sırtımın ılık havayla buluşmasıyla üzerimin çıplak olmasına aldırış etmeden uyumaya devam ettim belimdeki minin Latince harfler.
Ego somnia vivendi arbitratu meo yani ''Hayatını hayallerine göre yaşa''
Bu dövmeyi yaptırmamın asıl amacı ise hayallerimi yaşayacak kadar özgür olmak istememdi. Kaçtığım o gün belimdeki dövmeyi bir gün yaşayacağıma inanmamdı ve şuanda hayallerimi yapamasamda hayallerimi bir gün yaşayacaktım. Belimdeki dövmenin üzerini okşuyan bir çift parmakla tebessüm ettim.Bu gerçekten de içimi çok hoş ediyordu.
-Azra lütfen bebeğim uyuyorum. Mırıltı şeklinde çıkan sesimle kafamı yastığa gömerken bu sefer belimde hissettiğim öpücükle gözlerimi araladım. Bir kaç dakika hiç tepki vermeden öylece yatakta yattım. Yattığım taraf eğildiğinde yanımda yatan kişinin bir yetişkin olmadığını anlamak çok zor değildi. Belimde hissettiğim kolla birlikte kafamı çevirip yanımda yatan kişiyi görmemle gözlerimi kocaman açtım.
O buradaydı yanımda yatağımda yatıyordu nasıl bulmuştu beni evime nasıl girmişti.En önemlisi ise bana dokunmuştu belimdeki dövmede dudaklarını gezdirmişti. Rüyaydı bu buse sakin ol gözlerimi kapatıp tekrardan açtım.Rüya değildi bu yanımda yatıyordu kolu belimde bana sarılmış uyuyordu. Hızlı şekilde yerimden kalkıp üzerimden sıyrılan pikeyi üzerime çektip avazım çıktığı kadar bağırdım.
-Seni öküz seni hayvan sen hangi hakla evime girip bana dokuna bilirsin.Öküzzzzzz kalkkk ! Bağrışlarım odada yankılanırken Sinan gözlerini açıp yatakdan doğrulup gözleri kısık bir şekilde bana bakıyor eliyle gözlerini ovuşturuyordu.
-Lanet olsun ! Bütün korumaların canını okuyacam senin gibi sapığı nasıl içeri alırlar.
- Sabah sabah beynimi ütüledin. Sinan afallayarak bana laf söylerken gözlerim kocaman açılmıştı şuanda sanki yaptığı normalmiş gibi beni susturması gerçektende sinirlerimi bozmuştu. Gözlerim kocaman açılırken yattığı yastığı kafasının altından çektiğimde kafası yatağa sert bir şekilde çarpmasıyla bende çektiğim yastığı tam yüzünün ortasına vurduğumda yüzünde gördüğüm ifadeyi görmemle uykumun kaçması bir olmuştu. Seri katil bakışlarını bana yollarken sesim kesilmişti. Korkudan yatağa gömülmek istediğimde çenesi seğirdi gözlerini kısarak yastığı alıp bana fırlattığında yastıkla birlikte yatakdan düşmüştüm.
Yastık kollarımın arasındayken gönsüme darbe yediğim ve sırt üstü yere serildiğim içim hem göğüslerim meydanda hemde canım acıyordu. Yastığı üzerimden ittikten sora ellerimi yere koyarak çemkirmeye devam ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlığımın Güneşi
MaceraYaşanılan Maceralı bir aşk hikâyesidir.. :) Her yağmurlu akşamın güneşli bir sabahı her güneşli bir sabahın da yağmurlu bir akşamı var. Bu yüzden mühim olan tek şey, yol arkadaşın...Onu iyi şey.Camın iki tarafın da seninle bakabilecek cesaret ve d...
