Müzik: coldplay- gravity ( benim için önemli bi şarkı dinlemenizi tavsiye ederim)
Hüzünler olur, büyür, çoğalır ve taşınılamaz hal alır. Sayfalarım boş sözlerim bekliyor. Her şeyi kabullenmişcesine yorgunum. Çok derin mevzularım var ve içim derin. Kalbim deniz. Hayatıma giren bilmeden boğuluyor. İsterim ki kurtulsunlar lakin çok hırçınım. Malesef onları zihnimde öldürüyorum.
Bir rüzgarın yelkene yaptığı gibi savruluyorum.
Kuşun gökyüzüne yaptığı gibi sürüzüyorum.
Ben bir bulut olmuşum da yok oluyorum.
Ben bir geceyim insana karanlık oluyorum.Çıkmaz sokakların çaresizliği gibi hissediyorum.
Babamı özlüyorum ve geri dönüşü olmayan yola gitti. Bizi bıraktı ve gittiği yerde bizi bekliyor. Gerçekler canımı ve sol yanımı yakıyor çünkü mektup yazsam bile okuyamayacak.
Her bitişin yeni bi başlangıcı vardır. Benim babam hayata öldü, sonsuzluğa doğdu. Ben babama gidiyorum anne.- son mektup. ANNEME.
▪▪▪
-" gel Hazi. Gel."
-" baba ?"
-" Hazi. Kızım. Gel."
-" baba korkuyorum."
-" korkma kızım burası huzur dolu çok seveceksin."
-" baba erken değil mi ?"
-" Hazi. Gel."
-" baba bizi neden bıraktın."
-" Hazi gel kızım buraya."
-" baba neredesin. Konuş benimle. Erken değil mi Baba ? Okulum ailem sevdiklerim? Baba neredesin, korkuyorum."
Bir ışık. Zorla açılmış gözlerim. Göz kapaklarımda el. Duyuyorum ama susuyorum. Ağzımı bıçak açmıyor.
Acılar çoğalıyor yeniden. ruhumu deler gibi olan keskin bi ışık gözlerimi alıyor. Buğuluklaşan sesler beynimin içinde yankılanıyor başımı döndürüyordu. Yorgun uykusuzdum ama bir yandan bu seslerin neler olduğunu ışığın nerden geldiğini merak ediyordum. Babam artık benle konuşmuyordu.
Zaman geçtikçe nefeslerimi hissediyordum. Midemde yanma, boğazımda acı vardı. Belirli aralıklarla çalan ses ve solunum cihazı sesleri vardı.
Yokuş. Havada dolanan denizin sesi ve gökyüzü gri havanın rüzgarlı olduğu bi yerdeyim. Sabah mı akşam mı belli değil.
Kendimi hiç hissediyorum. Son derece yalnız kalmak istiyorum. Feci şekilde bitik oldum. Bir şeyler yapayım derken babalara geldim.
Uykum- uyk-u...
-" Hazel, Hazel. Doktor bey kendine geliyor." Hem konuşup hemde beni sarsan bi kol başımı ağrıtıyordu. Gözlerimi tamamen açtığımda yanımda oturan annem karşımda doktor onun yanında elinde dosya olan hemşire vardı.
Doktor bey konuşmaya başladı;-" Hazel hanım. Neden burda olduğunuzu biliyor musunuz ?"
Hiçbir şey hatırlamıyordum...
-" hayır hatırlamıyorum." Dedim.
-" anlatayım o zaman, intihar etmeye kalkışıp hap yuttun bunun üstüne miden bulanınca büyük ihtimal lavaboya giderken düştün. Bu sebeple merdivenlerden yuvarlandın ve kısa süreli hafıza kaybı yaşıyorsun. İyiysen taburcu olabilirsin ama son kez sağlık kontrolünden geçeceksin.".
İntihar edecek kadar ne yaşamış olabilirdim?
Doktor hemşire ile odadan çıkmış annem ile yalnız kalmıştık.
-" anne, babam nerde ?"
Kafamı anneme çevirdim. Annem boş ve şok gözlerle bana bakıyordu. Sanki bunu beklemiyormuş gibiydi annem.
-"anne?"
-" kızım.. baban.. o öldü."
Dediği anda beynime iğneler saplandı. Babam ölmüştü be. Ulan kalbim ağırdı.
-" ama anne rüyamda beni çağırıyordu. " dedim çaresizce.
Annem bir şey demeden doktor odaya geldi. Hemşire tansiyonu mu ölçtükten sonra başımın dönüp dönmediğini sordu. Dönmüyor dedim. Yarım saate kalmadan hastaneden çıkmıştık. Annem bana bu sürecin geçeceğini herşeyi hatırlayacağımı söylüyordu.
Hastaneden eve vardıktan sonra odama geçip üstüme pijamalarımı geçirdim. Elimi yüzümü yıkarken aynadan kendime baktım. Köprücük kemiğimde bi dövme vardı. Hangi ara yaptırmıştım ? sonra saçlarımı topuz yaptım. Az rahatlamıştım ama beynimin içinde soru işaretleri çarpışıyordu. Yatağıma oturup bilgisayarımı aldım. Geçmişe girerek en son neler araştırdığıma baktım.
Dün
* intihar notları
* moral bozukluğuna iyi gelen şeyler
1 gün önce
* benim adım Khan full HD izle
*tumblr
2 gün önce
* dövme
* tumblr dövme
1 hafta önce
* kakaolu kekElim birden köprücük kemiğime gitti. Dövme son sekmesine tıkladım. Üst taraftan yeniledim. Dün eklenen bi fotoğraf vardı. Melek kanatları. Ve altına not yazılmış.
" hüzünlü, tuhaf, saf. Kusurlarıyla melek, kanatları eksik tek. - H"
Benim dövmeme çok benziyordu hatta benim dövmemdi. Hazel'in Hsi.
Elimi yatağımın altına atıp defterimi aldım. Son sayfadan koparıp yazılanı not aldım.
Elbet bir gün herşeyi hatırlayacağım.
Uykum vardı kendimi teslim ettim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ekim'de Ekin Aşkı
RomanceNe zaman oldu hatırlamıyorum... bir anda her şey kötü oldu. Vücudum pek hasar almadı ama şu ciğerlerim, kalbim, göğsüm komple can çekişti. İçime atmam gereken cümlelerim, anılarım, hatıralarım kaldı ama içimde sığacak yer yoktu. Bende beni rahatlata...