Herşey yıllar öncesinde burda başlamış ve burda biticekti..Babam, annemi bu evde aldatmiş ve burda intihar etmişti, daha 9 yaşında bir kız olmama rağmen herşeyin farkındayım. Annemin üzüntüyle karışık nefreti bütün herkesi ve hatıraları yok etmişti evi satmış ve farklı bir il'e taşınmıştık.
Babamdan geriye resimler bile kalmamıştı, annem her gece içiyor ve sarhoş oluyordu.Çoğu zaman sarhoşken beni dövüyor ve hakaret ediyordu ama sabah baş ağrısından hiç bişi hatırlamıyordu daha doğrusu bir kızı olduğunu bile umursamiyordu.
Ben çabuk büymek zorunda kalmış ve hayatın zorluklarıyla erken yüzleşmiştim.Teyzem ve anneannem büytmüştü beni benim üzerimde emekleri çoktu.Annemle genelde iyi anlaşırdık tabi icmedigi zamanlar.Izmirden, istanbul'a gelmiştik yeni bir okula kaydolmuştum.Ah, adımı söylemeyi unuttum sanırım ben Aylin :)
Sabahın yedi buçuğunda annemin sesiyle uyandım:
"Ayliiinnn,hadi kızım kalk okula geç kalacaksın"
"Tamam anne geliyoruuum"
mutfaktan krep kokusu bütün ciğerlerime dolmuştu.Gerçekten bi ara şu yemek yapmayı öğrenmem gerekiyordu.
Banyoya gidip, yüzümü yıkadıktan sonra giyinmeye başladım kırmızı kare çizgileri olan eteğimi , beyaz gömleğimi ve kravatımı bol bi şekilde bağladıktan sonra saçlarımı yapmaya başladım. Düz ve kahverengi uzun saçlarım vardı, kolay şekil alabildiği için şanslıydım. Saçlarıma maşayla hafif dalgalar attıktan sonra sıra makyaja gelmişti. Çok süslü bir kız değildim sadece kendime dikkat ederdim.Maskara sürdüm ve hafif bir patlayıcıyla hazırdım.
Çantamı alıp kahvaltıya oturdum.Annem, lisenin ilk günü diye herşeye özenmişti.
"Günaydın bitanem,çok güzel olmuşsun çabuk kahvaltını et okulun ilk gününden geç kalma"
Annemin söylediklerine karşılık, yanağına kocaman sulu bir öpücük bıraktım ve gülümsedim. 15 dakikada yemeğimi bitirip kalktım. Okulum evimize 10 dakika uzaklıktaydı.Kulağıma kulaklıklarımı takıp şarkı dinlemeye başladım. Caddeden karşıya geçerken, son model bir spor araba gördüm üzerimizde aynı üniforma vardı.
Sürücü koltuğunda sarı saçları dağılmış, gömleği üzerine yapmış ve bütün kaslari belli olan bi taş vardı. Taş mı dedim ben?! şey çocuk diyicektim.:)
Heralde çocuğa öyle bakmışım ki o tapılası şekilli dudaklarını açıp:
"Daha fazla yolun ortasında durursan eziliceksin.Biliyorum çok tatlıyım ama bakmayı kesip yürümen gerekiyor" dedi ve pis pis sırıttı.
Utancimdan yerin dibine girmiştim sanırım..Zorla ağzımı açıp bi kaç kelime söylemeye çalıştım.
"Tatlı falan değilsin sadece dalgınım ve egolarını başka biriyle tatmin et istersen"
" Hem suçlusun hem de ukalasın küçük cadı "
" Ben mi ukalayım?"
bu çocuk ne sacmalıyodu böyle?! tamam belki çok tatlıydı ama fazlasıyla sinir bozucuydu.
"Evet küçük cadı, biraz daha orda dikilirsen okula geç kalıcaz. Sanırım aynı yere gidiyoruz bırakmamı istermisin? "
"Hayır ,senden bişi istiyen yok gördüğün gibi 2 tane ayağım var yürüyebilirim."
"Peki sen bilirsin orda görüşürüz bebek"
diyerek en tatlı gülüşünü attı ve hızla yanımdan uzaklaştı.Okula gelene kadar onu düşündüm daha adını bile bilmiyordum.Okula vardığımda en yakın arkadaşım Ece'yi gördüm, aynı liseyi kazanmıştık.Ece yüzüne kocaman bi gülümseme takınıp yanıma geldi ve üstüme atladi sarılırken o kadar sıktı ki kaburgalarimdan ses geldiğine yemin edebilirdim.
"Ahh eceee tamam bende seni özledim artık bırakabilirsin" dedim dişlerimin arasından.
"Iyi tamam ya sarılmıyorum bidaha"
"saçmalama bitanem çok özledim seni, ama her insan gibi nefes almaya ihtiyacım var" diyip gülümsedim.
Ece gerçekten hoş bir fiziği olan bir kızdı. Uzun sarı saçları beline kadar geliyor ve gözleri kahverengi ve Yeşil karışımı bişidi.
Çok geçmeden bi kalabalık göründü havalı bir giriş yapmak istiyolardi sanırım ve bunu becermislerdi bütün herkes oraya bakıyordu.Bir grup fazlasıyla tatlı olan çocuklar okula girmişti 3 tanesi esmer uzun saçları vardi ve götünde yay varmış gibi yürüyordu.Bunu eceye söyleyince bizim deli kahkaha attı ve çocukların bakışları bize döndü..
"Off ece sessiz olsan ölürmüsün" dedim sessizce.
"Napıyım elimde değil" dedi ve sırıttı.
Diğer 2 çocuksa, yapmaa amaa! gördüğüm o sarışın taştı hani şu bana ukala diyen.. ben bunları düşünürken bana göz kırptı ve gülümsedi.Bende refleks olarak ona güldüm. Yanindaki diger çocuksa sarışın esmer tarzında bişidi,yeşil gözlü ve saçlarını kaldiran bi tipti. Gerçekçi olmak gerekirse hepsi çok tatlıydı!!!
Ben düşüncelere dalarken ece beni dürttü ve imalı bir bakış attı. ve beklediğim soruları sordu:
"O çocuk kim? Nerden tanışıyonuz? Ondan hoşlanıyomusun?.." diye soru kombosu yaparken elimle ağzını kapattım.Sinirlenmis gibi bakıyordu ama çok konuşuyordu..Kısaca olanları anlattım ve onu susturdum.
ilk dersler kendimizi tanıtmakla geçti. O ismini bilmediğim tatlı çocuk yan siniftaydi ama yanındaki çocuk şu yeşil gözlü olan bizim sınıftaydı.Ismi Yavuzdu ve sınıftaki bütün kızlar ona yavşıyodu.Ne yazık ki ece de buna dahildi.
Yemekhane zili çaldı, eceyle beraber yemekhaneye indik yemekte nohutlu pilav ve et vardi yemeklerimizi alıp bi masaya oturduk.. Ece salata almak için kalktı 2 dakika sonra yanıma birisinin oturduğunu hissettim. Daha doğrusu birilerinin.. yanıma ve karşıma baktığım da bana göz kırpan çocuk ve yavuzu gördüm.
"Selam tatlı cadı"
"Sizede ukala çocuk"
"Ne yazık ki aynı sınıfta değiliz aslında şanslısın yolun ortasında durup beni izlediğin gibi derslerde de dalarsan hocalarla başın derde girerdi" dedi ve piç gibi sırıttı.
"Sen hala ordamı takıldın? Hayvan severligim tutmuştu o an" dedim ve bende sırıttım.Tam cevap verecekken ece geldi:
"Hayırdır? kuzumu kurtaların kapmasını istemem" dedi ve güldü.
Yavuz da az değildi eceye baya yakın davraniyordu . Sanırım ikiside birbirinden hoşlanmıştı.Yemegimizi bitirip kalktık.Tenefüs bittiğinde sınıflara döndük bidahaki ara için sözleştik.Sırama oturduğumda kitabımın arasından bir not buldum.Açtıgımda uzun bir tehdit mesajı olduğunu gördüm.
"Selam tatlım,adın aylindi galiba yada her ne boksa seni uyarıyım dedim.Bidaha Enesin yanında görürsem seni bekleyenlerden sorunlu değilim.Sana bu okulu dar etmeden önce dediklerime kulak versen iyi olur sen ilk değilsin sizin gibi sürtüklerle ugrasmaktan sıkıldım!.seni bidaha onun yanında görürsem sağlam bir dayak seni bekliyor haberin olsun! Şimdi o lanet hayatına ve kitaplarına dön ve inekle o çocuk seni aşar bebeğim."
Bu da neydi böyle? bi çatlak tarafından tehdit edilmiştim hem ben kimseden hoşlanmiyordum bu durum canımı baya sıkmıştı, , sanırım bu okulla baya bir işim vardı. Heryerde balayı çekme özelliğim vardı sanırım. Evde annem burda bu manyaklarla ugrasicaktim belli.
bu arada adı enesmiş. :))
Selaaam :D bu benim ilk hikayem olduğu için biraz kısa oldu farkındayım. Zamanla okuyucu kazanırsa devamını getiririm iyi okumalar :D ♥
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ben Seninle Mutluyum..
RomanceBabasının geçmişin de bıraktığı yarayı hatırlamamayı deneyen Aylinin yeni bir lise ve yeni bir aşk için ne kadar şansı vardı?