BÖLÜM 5/3

140 31 22
                                    

...

Melike tamamen genç adamın büyüsüne kapılmıştı. Kendi kendine;

- Neden böyle tuhaf hissediyorum ? Yoksa aşık mı oldum. Saçmalama Melike, ilk kez gördüğün birine nasıl aşık olabilirsin?’ diye düşünüyordu.

Genç adam;

- İyi misiniz kendinizi nasıl hissediyorsunuz hastaneye gitmek ister misiniz hanımefendi diye sordu.

Teşekkür eder şekilde kafasını sallayıp ayağa kalktığı zaman başı aniden dönüp gözü kararan Melike artık dışarda ki seslere kulağını tıkamıştı. 

Gözünü açtığında gözüne çarpan hastane ışıklarıyla kendine gelmişti genç kız. Nerde olduğunu en son ne yaptığını düşündüğünde aklına sadece o çocuk geliyor ve yüzünde masum bir tebessüme yol açıyordu. Sonra bir anda aklına o lanet olası adam geldi evde bekleyen pislik.

Annesinin yanına gitmesi gerektiği için olduğu yerden hızla doğruluğunda kolundaki serumun acısı bir yandan diğer elini tutan el bir yandan Melikeyi tekrar oturmuştu sedyeye. Kafasını çevirdiğinde elini tutan ellerin sahibini gördüğünde gözleri, kalbi dururcasına hızlı çarpıyordu. Kalp atışlarını duyacaklar diye yutkunarak kendine gelmeye çalıştı Melike. Daha sonra hayranlıkla baktığı yüzden cümleler dökülmeye başladı günün özeti olacak şekilde.

- İyisin, sakinleştirici bir serum taktılar. Yaşadığın herhangi bir sıkıntı veya stres varsa ondan olabilirmiş dedi doktor bey. Anlatmak istersen  serumun bitince birer çay içeriz' deyince, tamam deyip evi umursamadan otursun mu etkilendiği çocukla yoksa o çocuğu da bu pislik hayatına bulaştırmasa mı düşünmeye başladı ki hemşire taburcusunuz deyip serumu çıkarttı. Artık karar vermesi gereken bir durumun içindeydi ve tekrar görememe korkusuyla çay içmeyi kabul etmişti.

Eve gitmesi gerekiyordu. Annesi kendisini merak edip telaşlandığı için üzülüyordu ama bir yandan da yine o iğrenç adamın yüzünü görüp yaptıklarına maruz kalacağı için de o eve adım bile atmak istemiyordu.

Eve geldiğinde yine her zaman ki gibi o adam Melike’yi ilk bulduğu yerde sıkıştırmıştı. 

Melikenin artık dayanacak gücü kalmamıştı. Ya bir yol bulup o evden kurtulacaktı yada kendini öldürecekti. Annesinin yemeğe çağırması ile içeri gittiler. 

Melike içinden ‘ evlenip gitsem bu adamdan kurtulurum daha ne isterim anne ‘ dedi. Melike biraz oturduktan sonra:

- Ben doydum size afiyet olsun’ diyerek müsade istedi ve  masadan kalkıp odasına gitti. Kapıyı kilitleyip yatağına uzandı ve bugün olanları düşünmeye başladı.

Genç adamın bakışları aklından hiç çıkmıyordu. Onu bulması gerekiyordu. Tekrar görmek konuşmak istiyordu. Keşke çaylarını içerken tekrar görüşmek üzere söz alsaydı. Dili tutulmuştu ama konuşamadı ki bunu nasıl düşünsün o an..

Gece düşündüğü gibi hemen hazırlanıp parka gitti. Aklında genç adamı bulursa söyleyeceği şeyler uçuşuyordu. Bir kaç saat park da ve etrafın da dolandı ve sonunda onu görmüştü.

Bir anda heyecanlandı, kalbi yerinden fırlayacak gibi hızla atmaya başladı. Kendine doğru tatlı gülümsemesiyle yaklaşan çocuğa bakarak heyecanını gizlemeye çalışıyordu.  Genç adam elini uzatarak;

- Merhaba’ dedi.
Kendine uzanan eli tutan Melike;
- Merhaba’ diye cevap verdi.
Melike yine hiç  birşey söyleyemiyordu.
Genç adam Melike konuşmayınca kendini tanıttı
- Adim Fatih şu iler de oturuyorum, peki ya sen, bizim mahalleden misin yoksa yabancı mi dün de sordum ama tek cümle çıkmadı ağzından dilin var değil mi deyip tebessüm etti.
Melike de tiz sesiyle;

- Bende Melike,  bu civarda oturuyorum’ diye cevap verdi.

- Konuşmayı pek sevmiyorsun sanırım’ dedi Fatih tatlı gülümsemesiyle.

Konuşmaya başladılar, birbirlerini tanıdılar ve Melike hem heyecandan hem de söylemek istediği ama bir türlü nasıl söyleyeceğini bilemediği şeyi söylemek için kıvranıyordu. Ve derin bir nefes alıp

- Tekrar görüşebilir miyiz dedi titrek sesiyle.

Fatih Melike den böyle birşey duyduğu için o kadar mutlu oldu ki cevap bile veremeyecek hale geldi. Melike:

- Yanlış anlamanı istemem pek arkadaşım yok da seninle biraz dertleşirsem rahatlayacağımı düşündüm tabi senin için de sakıncası yoksa dedi.

Fatih bir yandan mutluluğun verdiği etkiyle:

- Yook tabiki bir sakıncası yok yarın yine burada buluşabiliriz belki yine çay içeriz istersen. Hem benim için de değişiklik olur seni dinlemekten de zevk duyarım deyip tokalaşıp evlerine dağıldılar düşünceler içinde.

İkisi de birbirini düşündü bütün gün boyunca Melike acaba beni sever mi benim onu gördüğümde ki gibi onun kalbide çarpar mı diye düşünürken Fatih de 'acaba nasıl bir hayatı var samimi hissetmiş midir anlatır mı bana. Anlatsa bile saçmalama Fatih zor durumdaki bir kızın duygularından mı faydalanacaksın' deyip eve doğru ilerledi.

İkisi de ertesi günü heyecanla bekliyorlardı ve gece ilk defa ikisi içinde çok uzun sürmüştü gözlerini bile kırpmadan sabahı ettiler.

DEVAM EDECEK...

YORUM YAPMAYI VE OYLAMAYI UNUTMAYIN. CANLARIM SİZLERİ ÇOK  SEVİYORUM. :) yorumlarınızı bekliyorum, 1000' çok az kaldı, kısa sürede bu kadar yol almak beni çok mutlu ediyor.😍 daha da büyük bir aile oluruz 😘 kendinize iyi bakın.

UÇURUMDA Kİ SIRLAR - KARAMSAR Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin