Zoraki Evlilik #Wattys2016

ZE - 8

Uzun bir uçak yolculuğunun ardından sonunda Buenos Aires'a iniş yapmıştık. Çağakan bavulların akın akın geçtiği yerde bizim bavullarımızı alıp yanıma geldi sonra bavulları yere yatırdı ve bavulu açtı;

"Çağakan amacın ne?" diye sordum.

"Doğru bavullarımı almışız diye kontrol ediyorum." dediğinde mantıklı açıklamasına karşın önünde diz çökesim gelmişti.

"Hadi gidiyoruz." dedikten sonra bavullarla önden ilerlemeye devam etti.

Havaalanından çıktıktan hemen sonra köşedeki taksilerden birine doğru adımlarını ilerletti.

"El taxi está vacante?" (Taksi boş mu?)
diye soruyu yönelttiğinde şişman ama tontiş bir amca bize dönüp;

"Por supesto." (Elbette) dedi ve Çağakan'ın elindeki bavulları aldı. O bavulları bagaja koyarken bizde arka koltuğa geçtik ve adamı bekledik. Çok geçmeden o da ön koltukta yerini aldı.

"Cual es la dirección?" (Adres neresi?) diye soran adama adresi tarif eden Çağakan sonra arkasına yaslındı. Ve birden telefonu çalmaya başladı.

"Efendim, güzellik?" diyerek telefonu açtı. Bir saniye geri sar sar sar ve 'GÜZELLİK' oha! Bari benim yanımda konuşma sevgilinle.

"Daha yeni geldik bilmiyorum ne zaman döneriz... Aynen işte annemlerin işi... Çabuk dönmeye çalışıcam... Bende özledim..." ona tiptip bakmaya başladım. Bunu anlamış olacak ki "Neyse görüşürüz güzellik" diyerek kapattı telefonu.

"Beni öldürecek gibi bakmayı kes. Kardeşimle konuşmamda mı yasak?"

"Hee sen... Aman banane be senden. Kimle konuşursan konuş..."

"Tabi canım 'çatık kaşlarında' aynı şeyi bağırıyordu"

"Ne bağırcak be benim kaşlarım!"

"Görünen köy kılavuz istemiyor, 'yakışıklı'"

"Görünen... dur bir saniye 'yakışıklı'?!"

"Her neyse ben biraz kestiricem gelince uyandırırsın."

"Eat my ass, Çağakan, Eat my ass!"

இ

Bu günlük bu kadar yazdım arkadaşlar en kısa sürede yeni bölüm gelicektir...