4. Bölüm

162 47 102
                                    


Adam'ın sözleri çok canımı yakmıştı ve ne yaparsam yapayım bir türlü aklımdan çıkmıyordu.
Düşüncelerim bir hançer gibi dayanmıştı boğazıma ve sanki bir şeylere ikna etmeye çalışıyorlardı beni.

Biraz rahatlamak için her zaman olduğu gibi pencerenin önüne oturup, bacaklarımı kendime çekip elerimle bacaklarımı tutmuştum ve dışarıyı seyrediyordum ki dalmışım ,o esnada tanıdık bir sesle gözlerimi açtığımda karşımda önceden gördüğüm o küçük kız duruyordu. Şaşırmıştım "Bu kızın benim odamda ne işi var ? " diye geçirmiştim içimden ve yine aynı şey olmuş ve kız ne düşündüğümü anlamıştı

"Kendim için geldim buraya Sara çünkü kendi mahfoluşum mu izlemek istemiyorum "

"Kendim için derken? "

"Yakında anlarsın, asıl senin neyin var ? " diye sorunca sanki bu soruyu bekliyormuşum gibi istemsiz bir şekilde konuşmaya başlamıştım...

"Düşünüyorum "

"Bu kadar çok neyi düşünüyorsun Sara? "

"Herşeyi ;mesala bazen "acaba çok mu kötümü biriyim diye" düşünüyorum."

"Peki ama neden böyle düşünüyorsun? "

"Bakıyorumda bazen etrafima hiç kimse yok hep yalnızım ,sevdiğim hiç kimse yanımda yok hepsi bırakıp gitti beni."

"Böyle düşünme bence, bak Adam var yanında "

"Bilmiyorum bazen o da beni bırakmış gibi hisediyorum. Artık kimseye güvenemiyorum gerçi bazen öyle anlar geliyorki kendime bile güvenemiyorum "

"Bunlarda geçecek Sara ama biraz çevrendeki insanlara ve kendine güven lütfen "

"Bazen saklanıp bir köşede ağlıyorum saatlerce , bir umut içimde ki sıkıntı geçer diye ama geçmiyor "

"Neden böyle yapıyorsun? "

"Çünkü boşta hisediyorum kendimi, ne ileri adım atabiliyorum nede geri olduğum yerde çakılıp kalıyorum sanki. Korkuyorum ama neden korktuğumu bilmiyorum. Nefes almak can yakar mı? Benim çok canımı yakıyor artık "

"Unutma Sara herkes hayatta en az bir sınavdan geçer , belkide buda senin sınavın ve eğer bu sınavı geçemezsen gerçekten herşeyini kaybedeceksin ve yine belkide artık hayatında Adam'da olmayacak. Bu yüzden artık kendine gel ve bir şeyler için mücadele et"

"Ne demek istiyorsun sen, nasıl yani Adam'da mı bırakacak beni?"
Dedim ve küçük kız yine soruma cevap vermek yerine gözden kaybolmayı tercih etmişti.

Birden telefonumun zil sesiyle gözlerimi açtım. "Neler oluyordu, küçük kız nereye girmişti ?" Sonra aklıma yine uyuya kalmış olabileceğim geldi ve anlaşılan bu da gerçek değildi ve gördüğüm şey gerçekle çelişen bir rüyaydı sadece, diye düşündüm ama bir şeyden emindim küçük kız bana birşeyler anlatmaya çalışmıştı ve sanırım bu defa ne demek istediğini anlamıştım. Bu arada beni arayan kişi Adam'dı ve eğer aramasına cevap verirsem büyük ihtimalle istemediğim şeyler olacak ve Adam'ı kıracaktım bu yüzden cevap vermedim ve telefonu uçak moduna alıp yatağımın üzerine fırlattım.

Biraz gecenin hüznünü izledikten sonra masamın üzerinde duran saate bakınca şaşırmıştım çünkü daha gecenin biriydi ancak benim uykum çoktan kaçmıştı ve ben yine yakalayamamıştım. En iyisi biraz sınavlara çalışmaktı ama ondanda pek birşey olamayacağım için az da olsa içimdekileri dökmek isteyerek yine kalemimin kağıdı dövmesine izin vermiştim.....

Zaman geçiyor
Dur diyemiyorsun
Yalnızım, ben yalnız kaldım
Beni bekle diyemiyorsun
Tut kendini
Zamana karşı tut
Dosta düşman
Zamanın aldıklarına karşı tut
Gençliğine, eski sevgine
Gerçek yalanlara
Toprak altında kalanlara karşı dur
O gün geldiğinde
Seni götüreceğiz dendiğinde
Ölüme karşı dur
Şimdi yalnızsın
Ölüme karşı gibi sende yalnızsın
Eski dostlar
Arkadaşlarından mahrum
Ölüme karşı tek kalmışsın

MAZİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin