23. Bölüm

2.2K 83 1
                                    

Uzun yazmaya çalıştım eimden geldiğince... Kusuruma bakmayın biraz rahatsızlandım ve bunu ilham perilerime de yansıttım sanırım. Neyse kısa keseceğim... Hiç YORUM yapmıyorsunuz ve bu beni çok üzüyor. Lütfen 1 dakikanızı ayırıp, düşüncelerinizi yazsanız beni ne kadar mutlu olduğumun ve bunu bölümlerede yansıtacağımın farkına varacaksınız...

Yakın zamanda Final yapmayı düşünüyorum, yep yeni bir hikaye ve fikirle karşınıza çok yakında çıkacağım ^^

Bölüm şarkısı var :) Sizleri seviyorum...

İyi keyifler...

Sarah Blake

Doktorumuz bayan olmalıydı yoksa daha yeni bitirdiğimiz - veya bitirdiğimizi sanıyorum - tartışmalar devam edecekti. Canımı sıkması yetmez gibi bir de acı çekiyordum, olaylar yüzünden... düşüncelerim arasında boğulmaktan hemşirenin beni veya bizi çağırması ile kurtuldum ve ayağa ani bir hışımla fırladım. Cinsiyet öğrenme vakti...

Kapıyı yavaşça tıklatıp, içeriden davet sesinin gelmesini bekledim. Jared ise belimdeki ellerini daha da sıkılaştırmış, güven vermek istercesine tebessüm eden bakışlarını bana yöneltirken, içeriden 'gir' sesi geldi.

Kapıyı heyecandan titreyen elimle, yavaşça açap, içeriye girdiğimde bayan dokturun bize tebessüm ettiğine şahit oldum. Otuzlu yaşların sonlarında olduğunu tahmin ettiğim doktorum, elindeki kağıdı incelerken, samimi bakışlarını ciddiyete dökerek bulunduğu masanın karşısındaki koltukları işaret etti.

''Lütfen, geçin oturun.'' gözleri hala elindeki kağıdı süzerken, Jared'a yan bir bakış attım. Onun da bana anlamsızca baktığını gördüğümde omuz silkip, koltuğa oturdum. Hiç zaman kaybetmeden Jared'da yanıma oturduğunda, doktorun kağıdı bırakıp, bizimle daha doğrusu benimle ilgilenmesini beklemeye başladık.

Kısa zaman içinde - yaklaşık 10 dakika - doktorumuz, kağıdı masanın sol köşesine bırakıp, ellerini birleştirerek bakışlarını bana dikti. Kağıdı incelerken ki yüzünde oluşan ciddiyet, yok olmuştu.

''Evet Bayan Blake... Her hangi bir şikayetiniz var mı.?'' bakışları rahatlamamı sağlıyordu. Samimi ve içten bakışlarına karşılık olarak gülümseyen yeşil gözlerimi, ela rengi gözlerine diktim.

''Sadece baş dönmesi ve bulantılar hala geçmedi... Başka bir şikayetim yok.''

''Hım... Bu normal bir şey... Cinsiyetini öğrenmek istiyorsunuz sanırım, lütfen şuraya geçin.'' diyerek bulunduğumuz odanın duvar kısmındaki yatağı gösterdi. Ultrason makinasının yanındaki yatağa doğru ilerleyip, yavaşça uzandım ve bluzumun eteklerini tutup, eskiye göre biraz daha şişmiş karnımı ortaya çıkaracak derecede yukarıya sıyırdım.

Doktor hanım yanıma gelerek karnıma sürdüğü sıvımsı kremin üzerinde ultrason makinesinin kulpunu gezdirmeye başladığında, heyecandan hızla inip kalkan göğsümü fark eden Jared kıkırdamıştı. Tabi o alışıktır böyle görüntüye...

''Evet bakalım bebeğimizin cinsiyeti neymiş...'' Makinenin ekranını incelemeye koyulduğunda nefesimi tuttum ve bebeğimin cinsiyetini söylemesini bekledim. O sırada fark ettim ki yatağın kenarındaki sol elimi, Jared'ın sağ eli esir almış durumda...

''Evet... kesin olmasada anladığım kadarıyla erkek.'' ekranı incelemeyi bırakıp, gözlerini benim ve Jared'ın arasında gezdirirken oldukça net ve kesin çıkan sesi ile konuştu doktor hanım ;

''Kesinlikle erkek bir bebek... Tebrik ederim.'' diyerek karnımda dolaştırdığı cihazı, makinenin yanındaki yere bıraktı ve elime kuru mendil vererek karnımı silmemi istedi. Karnıma sürdüğü sıvımsı kremi temizlerken, Jared'a yan bir bakış attığımda gözleri şaşkınca doktorun eline verdiği fotoğrafa bakıyordu. Biraz daha anlamsızca baktığı veya incelemeye çalıştığı bakışlarını bana yönlendirdiğinde ne yapacağımı şaşırıp, gözlerimi kaçıramamıştım. Bende son çare olarak tebessüm ettiğimde, yüzündeki şaşkınlık silinmiş, ciddiyete vermişti yerini.

''Bakıcı'' AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin