24. Bölüm

2K 76 3
                                    

Tekrar merhabaaaaa :D Biliyorum bölüm gecikti ama güzel bir bölüm olduğunu umuyorum. Siz ne kadar YORUM yapmasanız da sizin de hikayemi sevdiğinizi düşünüyorum.

3 - 4 bölüm sonra  Final yapmayı düşünüyorum ve şuan temellerini atmakta olduğum TALENT adlı hikayemi paylaşmayı düşünüyorum :) Bir kaç gün içinde tanıtımını yayınlayacağım ve size de bildireceğim. Kesinlikle okumanız gereken bir hikaye :)

Neyse kısa keserek ;

Vote + Yorum yapmayı unutmayın ^^ Bölüm müziği ; Bridgit Mendler - Blonde :)

İyi keyifler...

Gözlerimi açmaya çalıştığımda, göz kapaklarımın bu kadar ağır olmasına lanet yağdırarak kendimi zorladım. Çok güçsüz ve halsiz hissediyordum kendimi... Yavaşça gözlerimi açtığımda, etrafın bulanık görünmesine şaşırmadım. Bir kaç saniye içinde görüş alanım netleşince bir çift meraklı ve şevkat dolu zümrüt rengi göz ile karşılaştım. Bir dakika ya.?! Bu Jasmine değil mi.?

''Jasmine.?'' yatakta doğrulmaya çalıştığımda elimi tuttu ve beni engelledi.

''Anne... biraz dikkatli olman lazım. Merdivenlerden çok kötü düşmüşsün... canın acıyor mu.?''

 Bu kız Jasmine miydi, yoksa onun ruhunu ele geçirmiş bir melek mi.? En kötü ihtimalle rüyadayımdır...

''Ben iyiyim... asıl sen nasılsın.? Ameliyat nasıl geçti.?'' sorduğum soruya karşı kahkaha attı. Ne vardı gülünecek.? Onu merak ettim...

''Ben çok iyiyim, duydum ki kardeşim olacakmış.?'' kahkahasının sonunda kurduğu cümle bir kat daha şok olmamı sağlamıştı.

Jasmine ne zamandan beri böyle davranmaya başladı.? Kardeşinin olmasını istemiyordu hani.?

Bu işin içinde bir halt var ama... düşüncelerimi içeriye giren Jared sayesinde dağıtabilmiştim.

''Sarah... ne zaman uyandın.?'' yüzünde şaşkınlıktan çok mutluluk vardı. Onun mutlu olduğunu gördüğümde istemsizce dudaklarım yukarıya doğru büküldü...

''Bir kaç dakika olmuştur da ben buraya nasıl geldim.? En son merdivenlerden düşmüştüm. Birde... Tyler.?!''

Jared'ın yüzündeki tebessüm, Tyler'ın adını duyması ile solmuştu. Kaşlarını hafif çatmış, bana kızgın olduğunu belirtmeye çalışıyordu. Ağzını cevap vermek için açtı ama saniyesinde geri kapattı. Sanırım bir şeyler söyleyecekti ama Jasmine var diye söyleyememişti... Azar işitmediğim için içten içe sevinirken Jared'ın sert ve olumsuz cevap istemeyen sesi odaya hakim oldu.

''Jasmine sen amcanın yanına gider misin.?''

Harika.! Hadi hücrelerim, azar işiteceksiniz neden halay çekmiyorsunuz.?! Düşüncemin salaklığını fark ettiğimde kafamı salladım ve salakça düşüncelerimden olabildiğince uzaklaşmaya çalıştım.

Jared'ın dediğini ikiletmeden yapan Jasmine, odanın kapısını kapattığında bakışlarımı derin mavi gözlere çevirdim. Her zaman bakmaya doyamadığım bu gözler şimdi bana olabildiğince sinirli bakmaya çalışıyordu. Ama ne var ki (!?) kendini gülmemek için tutuyormuş gibi duruyordu.

Bir kaç dakika sessizce yatakta yatar bir şekilde durdum, Jared ise sinirlenmeyi bir kenara bırakmış kendini gülmemek için zor tutuyordu. Geçen dakikalar sonucunda kendini toparladı ve ciddiyeti ile yatağın boş tarafına oturdu...

''Bakıcı'' AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin