17. Bölüm "Canım ben Cinderella. Tanımaman imkansız!"

413 31 10
                                    

BEĞENİN, YORUM YAPIN BİR ŞEYLER YAPIN İŞTE💕💕

Bu aralar kendimi Banu Alkan gibi hissediyorum Okuyucu Hanım Bebeğimmmmmğm
💅🏻

Kan ter içinde uyanmışım. Bütün gece beynimde dolaşan tilkiler aklımın her köşesini istila etmiş. Düşünüyorum. Kendimi iyi hissettirecek hatıraları bulmayı ama sanki saklambaç oynuyoruz. Onlardan en ufak bir iz bile yoktu. Tek başımaydım. Ne bir hatıra ne de güzel bir söz, hiç biri yoktu. Yaşanmışlıklarım özellikle de mutluluklarım benden kaçıyordu. En saf duygumun ensemdeki nefesini hissettim, bana gülümseyen yüzüyle kucak açtı. Görüntüler bulanık bulanık hafızama yer edindiğinde 16 yaşımdayım, yeni yeni serpilmiş ve güzelleşmişim. Toy ve ne olduğundan habersiz. Üstümde siyah bir kot ve o dönem ona uygun olduğunu düşündüğüm bir bluz var. Dün geceden özenle yıkanmış saçlarımdan buram buram bal ve vanilya kokusu yükseliyor. Mutluyum. Elimde en sevdiğim kitap ve sıramda oturuyorum. Okuduğum kitabı kendime benzetiyorum. Esas kızda benim gibi uzaktan seviyor, uzaktan inceliyor, uzaktan izliyordu. İlgiyle kitabımı okurken fark etmeden burnuma düşen gözlüğümü elimle kaydığı yerine geri otutturuyorum.

Sağ yanımda hissettiğim ağırlıkla başımı çeviriyorum. O da 17 yaşında, büyümüş göz bebekleriyle ve her zaman uzaktan gördüğüm alaylı sırıtışıyla bana bakıyor. İlk defa bu kadar yakınız. İlk defa bana bakıyor.

"Hey Eleanor! Dün çok yorgundum sınava çalışamadım acaba bana yardımcı olabilir misin?" Kitabımı heyecanla masanın üstüne koyup ona döndüm.

"Kopya diyorsun?" Elini şıklatıp beni onayladı.

"Olabilir." dediğimde zafer kazanmış edasıyla yumruk yaptığı elini havaya kaldırdı. Ben daha ne olduğunu anlamadan yanağıma deydi dudakları.

"Sen bir tanesin Eleanor Queen!" Ben mahçup ve kalbi ölmüş bir şekilde gülerken o çantasını alıp her zaman boş olan yanıma geldi. Sonrası ise facia. Bu anının gerisi saf bir duygu değil. Justin'in doyumsuz salaklığı yüzünden disipline gitmiş bir de üstüne 'ailenin yüz karası' olarak anılmıştım. Ona olan sinirimin azalmasını beklerken bütün kapılar ona çıkıyordu. Vasıfsız herif!

Yataktan sinirle kalkıp yorganı ayaklarımla yataktan aşağıya attım. Komidinin üstüne koyduğum telefonumu elime alıp Elsa'ya mesaj attım.

EleanorQ: Bu akşam hesabı kapatıyorum haberin olsun.

Elsa: Sen bilirsin? Benimle hala küs müsün?

EleanorQ: En yakın arkadaşımsın sonuçta bir kaç güne barışırız Elsa.

Elsa: Sinirli misin

EleanorQ: Evet... Sonra konuşuruz.

Telefonu kapatıp eski yerine koydum. Bir günü gitmiş ve geriye kalmış bir günü olan hafta sonu ne yapmalıyım? Boş boş durmalı mı yoksa götü başı dağıtmalı mı? Boş boş durmayı seçiyorum galiba. Banyoya girip işlerimi halledip geri yatağıma girdim.

Ne kadar da intikam almak için yemin eden ama hiç bir bok yapmak içinden gelmeyen bir kıza benziyorum. Tam ben! Yataktan kalıp yarın giyeceklerimi ayarlamalıyım ve tabii ki Aiden. Kesinlikle Aiden avantajımı kullanmalıydım. Kötü olması için çabaladığım kahkahamı attım. Daha çok boğazına bok kaçmış karga sesine benzedi. Dolabı açıp genelde giymediğim ama alması hoşuma giden eteklerimde birisini çıkardım, üstünede beyaz boğazlı dar bir tişört. Çorap giymeli miydim? Çorap, çorap, çorap. Hayır. Yarın kullanacağım makyaj malzemelerini de çıkarıp aynalı dolabın önüne döktüm. Her şey hazır gibi, mutfağa gitmek için kapıya ilerlediğimde önüme çıkan yorganı tekmeleyip yatağın üstüne geri attım.

All Night*||jb|TAMAMLANDIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin