"Senin Gibi Birine İhtiyacım Var"

79 7 0
                                    

Of yine sabah ve ben yine uykumdan uyandırıldım. Rüzgar için okula gidicektim. Normalde hasta numarası yapıp gitmemeyi düşünüyordum.
"Hadii kızımmm. Saat geldii!"
"Tamammm babaa!"
Ne giyseemmm? Buldum.

 Saat geldii!""Tamammm babaa!"Ne giyseemmm? Buldum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Lanet olsun çok iğrenç oldu. Ama neyse güzeldim yinede. Konuşturtuyosunuz beni ay yine saçmaladım djfkk.
"Oo kızım çok güzelsin."
"Teşekkür babacım."
Tamam güzelmişim. Sorun yok. Kahvaltımı yapınca direk odama çıkıp çantamı hazırladım. Hafif makyaj yaptım. Telefonun sesi yüzünden yine olduğum yerde sıçradım. Ve yine beni korkutan Egoist Yakışıklı.
"Efendim egoist."
"Sanada günaydın geveze."
"Günaydın!"
"Hazır ol. Seni almaya geliyorum."
Hayırrr demeden kapatmıştı. Bu çocuk kendini ne sanıyordu. Babam evdeydi ve o buraya beni almaya geliyordu. Ne dicektim babama? Of Rüzgarr! Aşağı indim. Babam beni bekliyordu ve zil çaldı. Haydi bismillah.
"Ben açarımm!"
1 dakika sonra her şey olabilirdi.
"Beni dışarıda bekle. Babam evde."
"Ne güzell. Tanışırız hem."
Evett. Bu egoistin beyninde ne vardı? Doktora gitmemiz lazımdı. İçeri daldı. Babam şaşkın gözlerle bize bakıyordu.
"Merhaba. Ben Rüzgar. Okyanus'un arkadaşı."
"Merhaba evlat. Bende babasıyım."
"Eğer izniniz olursa bugün Okyanus ile birlikte okula gidebilir miyiz?"
"Yürüyerek mi?"
Harika bi soru sordun babacım.
"Arabam var."
Bizim arabamızın anahtarını Rüzgar'a fırlatıp
"Bununla gidin. Sadece arabama ve kızıma dikkat et evlat."
Babama içimden öpücüklerimi yolladım.
"Nasıl isterseniz. İyi günler."
"İyi günler. Dikkat edin."
Çatt. Kapı sesi.
"Bu kadar kolaydı."
"Sayın kendini çok bilmiş bey nasıl becerdiniz bunu?"
"Meslek sırrı yavrum."
Bi dakika bana yavrum mu demişti? Rüyada olmalıydım. İnanamıyorum. Hiçbir şey olmamış gibi arabaya bindi tabiki bende. Okula gelmiştik. Arabayı çok hızlı kullanıyordu. Okulda o soğuk Rüzgar'a geri dönmüştük.
"Nereye?"
"Kantine gidiyorum egoist. İzin almam mı lazım?"
"Evet. Artık benimsin."
"PARDONN!"
"Hadi görüşürüz."
Nasıl yani bir gün onunla takılınca onun mu oluyorum? Ben onun falan değilim. Bunu onada kanıtlayabilirim. Neyse Deniz'i bulmam lazım. Ve buldum. Gözlerimin güzelliğinden bahsetmiş miydim? .d
"Kuzum naber?"
"İyi tatlım senden naber?"
"İyiyim."
"Dün yok oldun. Sınıftada değildin. Aradım açmadın."
Evet yoktum da aradı mı? Rüzgar! Açmamıştı sonra kendisini arayıp numaramı almıştı sonra da arama kayıtlarını silmişti. Vay çakal.
"Evet canım Rüzgar'la takıldık."
"Ah bak biliyordum. Şimdiden boğmamı ister misin seni?"
"Yok yok ben almiyim."
"Bir şartım var."
Yine bi şart hadi bakalım.
"Neymiş o?"
"Sende benimle Mete arasına girmeyeceksin."
Mete demişken Mert neredeydi. Ortalıkta gözükmüyordu. Okulda olsa beni kapının orada beklerdi.
"Tamam tamam."
"Söz mü?"
"İstemeyerek olsada söz."
"Tamam. Şimdi ben Mete'nin yanına gidiyorum. Kıskan biraz."
Ardından kahkaha attı. Ama ben sinirden kıpkırmızı olmuş yüzümle Mert'i aramakla uğraşıyordum hala.
Ve gördüm kapıda beni bulamamış bekliyordu. Canım arkadaşım be djfk.
"Mert."
"Oh sonunda güzelim. Neredesin sen?"
"Bende seni arıyordum. Rüzgar ile okula geldik bugün."
"Dünde okulu ektiniz."
"Evet."
"Bugün planınız ne?"
"Bilmem. Ama okul çıkışı bişey yapmak istiyorum."
"Anladım güzelim."
Ve ders zili malesef çaldı. Farklı sınıftaydık. Sadece Deniz ile aynı sınıftaydık. Mert,Mete ve Rüzgar farklı sınıftaydı. Ama üçü aynı sınıftaydı. Kafam karıştı kdjf Ders en nefret ettiğim Fizik :( Zaman hemen geçti ve okul çıkışındaydık. Gözlerim Rüzgar'ı arıyordu. Yanımdan Mete geçerken ona sordum. Biliyodur yani hem aynı sınıfta hem de yakın arkadaşı.
"Rüzgar çıktı mı?"
"Sınıfa gelmedi bugün."
Nasıl yani ee nereye gitti?
"Tamam. Sağol."
Bahçeye çıktım. Arabanın oraya gittiğimde. Arabaya dayanmış o karizmatik duruşuyla beni bekliyordu. Ah yakışıklım be. Ne oluyordu bana? Kendime gelmeliydim.
"Sınıfa girmemişsin."
"Evet. Ne yapıcağımızı planladım."
"Nasıl yani? Bizi mi düşündün?"
Bizi söylerken vurgu yapmıştım canım ben xmskd
"Evet. Ne oldu?"
"Hiçç"
"Atla."
"Emredersiniz bayım."
En sevdiğim gülüşünü attı ve arabaya bindik ve son hızla bir yere gidiyorduk. Yine ben bilmiyordum nereye gittiğimizi.
"Yavaş olsanaa!"
"Sus."
"Peki abi."
Ve yine güldü. Bugün iyi tarafından kalkmıştı anlaşılan. Beni ezmemişti hiç. Araba aniden durunca olduğumuz yere baktım. Bi uçurumdaydık. Aşağı indik.
"Şimdi ne yapıcaz biliyo musun?"
"Anlatırsan evet."
"Bak içimizden birbirimize ne söylemek istiyorsak bu uçurumun kenarından bağırıcaz. Tüm şehir bizi duyucak. Tamam mı?"
"Harikasın."
"Biliyorum."
"Egoist."
"Başlıyorum."
"Tamam."
"Seennn çokkkk farklısınnn!"
"Seennn çokkkk özelsinnnn!"
"Benimm seninn gibii birineee ihtiyacımm varr!"
Susmuştuk birbirimize baktık ve ikimizinde gözünden yaş geldi. Nasıl yani onun bana benim ona mı ihtiyacım vardı? Bugün harika bi gün olmalıydı.
"Rüzgar"
"Efendim."
"Gözlerine,gülüşüne,duruşuna,fiziğine ve her şeyine ben çok alıştım bir günde ve sen... Sen çok farklısın. Diğerleri gibi değilsin. Oldukça farklı ve çekici. Ayrıca gıcıkta."
"Sende gevezesin unutma."
Aynı anda gülüştük.
"Gülüşün çok güzel."
"Seninde gözlerin."
"Hep bana gül olur mu?"
"Hep bu gözler bana baksın olur mu?"
Uçuruma dönüp 1 2 3 deyince
"SÖZ VERİYORUMM!"
Diye bağırıp tekrar birbirimize döndük. Ve durmasını istediğim an gerçekleşiyordu. Sarılmıştık. İlk sarılmanın bu kadar güzel olmasını düşünmüyordum. Ama çok ve çokk güzeldi. Zaman dursaydı. Biz hep öyle kalsaydık. Artık biz diyebiliyordum. 2.gündü ama biz olmuştuk. Hissediyordum. Onun içinde böyle olmasını diliyordum.

TEK ÇAREMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin