Bana bakın, bayım. Gözlerimin içinde yaşayan ama bir türlü oradan çıkamayan hayallerime bakın. Oraya kilitlediğiniz hayatlara bir bakın. Asla yapamayacağımı söyleyip umudumu bin bir parçalara ayırdığınız dünyama bir bakın. Daima hor görüp, el kaldırıp, küfürler savurduğunuz geçmişime bakın. Kirpiklerimin arasına bakın, bayım. Oraya saklanan, ürkek bir gözyaşı damlası bulabilirsiniz belki. Dudaklarımın kenarına bakın biraz da... Bütün gülüşlerimin solduğu, tebessümlerimin dahi mezarı olduğu gamzelerimi bir ziyaret edin. Ellerim, bayım. Ellerime bakın. Bütün ömrümün toplandığı, yaşımın dile döküldüğü nasırlarıma bakın. Sevgiyle tutulması gereken, tutulduğunda ise sapkın gözlerin bir türlü ayrılmadığı ellerim... Ben kadınım, bayım." Erkek o,yapar " kelimelerinin bedenime bir bıçak gibi saplandığı dünyada yaşayan bir kadınım. " Sen kadınsın, sus." Satırları beynime dayatılarak kalbime mühür vurulan dünyada yaşayan bir kadınım. Benim konuşmaya hakkım yok, bayım. Erkekler benim yerime de konuşuyor. Benim sevmeye hakkım yok, bayım. Erkek beni severse ben de sevmek zorundayım. Benim dışarı çıkmaya hakkım da cesaretim de yok, bayım! Erkekler bu hakkımı elimden aldı benim. Dışarı çıkamam ben. Çıkarsam eğer bir erkeğin nefsinin kurbanı olabilirim. "Kadın, kuyruk sallamasaydı erkek bakmazdı." "Kadın açık giyinmeseydi,olmazdı" derler, yine ben suçlu olurum. Dedim ya, ben kadınım. Bana şiddet uygulayan kocamdan boşanırsam, kocam beni öldürebilir, bayım. Çünkü ben o dayağı da, ölümü de muhtemelen hak etmişimdir. Toplum içinde biri beni öpemez bayım, insanlar beni ayıplar. Ama tekme tokat dövüp küfürler savurabilir insanların içinde, kimse ne korur ne de sesini çıkarır. Çünkü ben hak etmişimdir onu. Benim sevilmeye hakkım yok, bayım. Benim hiçbir şeye hakkım yok. Benim katledilmeye hakkım var.
Benim bir ismim bile yok.
Ben; kocası tarafından dövülerek öldürülen, bedeninde ki morluklarla toprağın altına giren o kadınım.
Ben; tek suçu akşamüstü otobüse binmek olan, otobüs şoförü ve arkadaşları tarafından tecavüze uğrayan o genç kızım.
Ben; sevgilisi tarafından doğranıp çöp konteynırına atılan o kızım, bayım.
Ben; kendisine tecavüz etmeye çalışan adamı öldürdüğü için hapse atılan o KATİL kadınım!
Sen şimdi bana 8 Mart Dünya Kadınlar gününden mi bahsediyorsun? Etme! Benim günüm yok, bayım. Ben kadınım, unuttun mu?
Bölüm beklediğinizi biliyorum fakat bölüm hala düzenlenme aşamasında. Bölümler geç geldiğinden dolayı fazlaca okuyucu da kaybettim, farkındayım.Burada 2-3 kişi kalsak bile hikayeyi yazmaya devam edeceğim. Umarım bu yolda hep birlikte yürürüz. Kurgu öyle bir şey ki tek bir mantık hatası bütün hikayeyi yerle bir eder ve işin içinden bir daha asla çıkamam. Bölüm yazarken öylece oluruna bırakarak gelişmiyor olaylar. Bir olay bir sonrasını tetikliyor ve o da bir diğerini. Beni anlayacağınızı umuyorum. Hem sizi bilgilendirmek hemde bugünün önemsizliğini taşıyan bir yazı paylaşmak istedim sizlerle. Çünkü kadınlar dünyanın ta kendisiyken onlara bir gün armağan etmek mantıksız. Tekrar söylüyorum: Bölümü yazıyorum. Hazır olduğunda sizlerle olacak. Bu arada bu yazı izinsiz bir şekilde, isim belirtilmeden herhangi bir yerde paylaşılırsa iş hukuki boyuta gider. Hikaye ve kurgum içinde aynı şey geçerli. Kendinize iyi bakın.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
CENNETİN YANLIŞ TARAFI
Teen FictionBir kız var karanlığın içinde. Saçlarını ensesine kadar kesmiş, mutsuz bir kız... Belki de umutsuz. Bir de makas var ince parmaklarının kavradığı. Kız saçlarını mı kesmişti yoksa onlara sinen dokunuşlardan mı kurtulmuştu belli değil. Bu defa adam...