Atarlı Melez 2

5- Ateş'in Ağzından

Telefonun çalması ile cebimde ki telefonu çıkardım. Arayan Masaldı.

Masala yapacağım şey yüzünden içim hiç rahat değildi. Onun yüzünü gördükçe kendimden nefret ediyor ve bu kadar masum birine bu kadar kalleşçe bir şey yapmak çok zoruma gidiyordu. Ama yapmak zorundaydım.

Düşüncelerimden ayrılıp telefonu açtım.

"Ne var Masal?" diye sordum. Onu kendimden şimdiden soğutmaya başlamıştım ki ona yaptığım şeyi öğrenince daha az hasar alsın diye.

"Hemen buraya gelmelisiniz. Eşiniz doğum yapıyor." dedi telefonun diğer ucunda ki tanımadığım kadın sesi.

"Hangi hastane?" diye sordum hiç beklemeden.

"Özel kan..." dedi ve sustu. "Kanla alakalı bir yer işte." dediğinde "Orayı biliyorum." dedim ve telefonu kapadım.

Mickeylerin evindeydim. Yataktan kalkıp yatakta yatan kızıl saçlı kıza göz attım.

Çırılçıplak üstü açık bir şekilde yatıyordu. Dün geceyi hatırlayınca çok güzel seks yaptığı aklıma geldi.

Ama ne olursa olsun diğer Orospulardan farksızdı. Ha onunla ilişkiye girmişim ha başka bir orospu ile. Benim için farketmezdi. Amaç değil araçtı onlar.

Ona doğru yaklaşıp bacaklarının altında ki çarşafı üzerine örttüm.

O sıra Masalın doğum yaptığı fikri aklıma geldi. Lanet olsun! Şimdi olaylar başlayacaktı.

İç çamaşırımı giyip yavaş ve sakin hareketler ile pantolonumu da giydim. T-shiürtümde giyince ellerimi cebime sokup odadan çıktım

Islık çalarak aşağı kata indiğimde kahvaltı yapan Mickey ve Sophie bana baktı.

Islık çalmaya son verip kahvaltı masasına oturdum.

Yemek yemeye başlayınca Sophie "Kızın sanırım tadı güzeldi. Baksana çok keyiflisin." dedi.

Tek kaşımı kaldırıp ona baktım. "Sıradan kızlardan farkı yok. Escort bir kız benim gözümde. Ayrıca keyfim yerinde değil." dedim ve ağzıma bir kaç bir şey daha taktım.

Mickey "Neden keyfin yerinde değil. Bir şey mi oldu?" diye sordu.

Ağzımda ki yokmayı yutarken kafamı kaldırdığımda ikisi de bana bakıyordu.

"Önemli bir şey yok ya... Sadece Masal aradı. Açtığımda başka bir kadın benimle konuştu." dediğimde Mickey sözümü kesti.

"Kimmiş o kadın? Kayınvalide felan mı? Gerçi onlar çoktan öldü ama." dedi ve küçük bir kahkaha atıp portakal suyundan bir yudum aldı.

O ikinci yudumu alırken ben "Yok. Masal doğuruyor muş..." dediğimde Mickey ağzında ki portakal suyunu püskürtürken Sophienin boğazında lokma kalmıştı.

Ben ise hiç bir şey olmamış gibi Mickey in ağzından çıkan portakal suyuna maruz kalmamış tabağıma odaklanmış yemek yiyiyordum.

Mickey "Ateş dalga mı geçiyorsun oğlum? Ne demek doğum yapıyormuş?" dediğinde salamı ağzıma atıp konuştum.

"Masal hamile olduğu için doğum yapması gayet doğal bir şey." dedim.

Sophie "Sen nasıl bu kadar rahat davranabiliyorsun?" dediğinde elimde ki çatalı hızla tabağa vurup tabağın kırılmasını umursamadım.

"Siz istediniz bunu. Sizin sayenizde Masala karşı böyleyim. Sanki bilmiyormuş gibi davranmayı kesin." dedim.

Mickey "Tamam sinirlenme haydi hastaneye gidelim. O küçük kız iyi olmalı. O bize lazım" dedi.