Hemen kahvaltımızı yapıp evden çıkmıştık. Evlendikten sonra ilk defa annemi görecektim. Babam umdum da değildi resmen beni satmıştı. Neyse şuan mutlu olmam lazımdı.
Araba durunca hemen düşüncelerimden kurtuldum. Evimin önüne gelmişdik. Yani eski evimin. Bir hışımla arabadan inip evin önüne doğru koşmaya başladım. Arkadan mert.
- bekle- o zaman çabuk gel yaaaa.
Mert yanıma gelince zile basmaya başlamıştım ama kapı açılmıyordu. Hâlâ daha basıyordum. Annemin söylenmesini duyduğum da yüzüm de bir gülümseme oluşmuştu.
Annem kapıyı açmasıyla şok olmuştu. Annem şoku atlattıktan sonro hemen bana sarılıp.
- canım kızım seni çok özledim- anne tamam abartma daha evden gideli birkaç gün oldu burdan gideli. Demiştim ama bende annemi çok özlemiştim.
Içeri girip oturduğumuz da babam bana
- babaya sarılmak yok mu. Dediğinde bende- beni önemseseydin evlendirmezdin ama neyse. Dedim ve ayağıya kalkıp babama sarılmıştım. Sarılmamla şaşırmam bir olduydu çünkü babam bana sıkıca sarılıp kokumu içine çekmişti.
Babamdan ayrılıp kalktığım yere birdaha oturdum. Annem bize içeçek birşeyler getirmişti. Biz konuşurken mertin telefonu çalınca ayağıya kalkıp mutfağa gitmişti. Mert yanımıza gelip.
- Ada benim işim çıktı işim biterse ben seni almaya gelirim. Sakın ben gelmeden bir yere gitme ama eğer gidersen gerisini sen düşün. Resmen annemin babamın yanın da beni tehtit ediyordu.
- Tamam, ben seni beklerim.
Mert yanıma gelip yanağımdan öpüp evden çıkmıştı. Mert gittikten sonra babamda evden çıkmıştı. Annemle çok güzel zaman geçirmiştim ne zaman saat dokuz olduğunu bile anlamamıştım.
Telefonum çalmaya başladığım da kim aradığına baktığım da mert arıyordu.- efendim gelemiyormusun olsun ben bu akşam burda kalırım. Sen yarın beni almaya gelirsin. Hıııııı
- Ada hadi çabuk ol çok uykum geldi. Dışardayım. Gelmesen olmaz zaten
Tam konuşmaya başladığım da telefonu yüzüme kapatmıştı. Annemle vedalaşıp dışarı çıktığım da mert kafasına direksona koymuş beni bekliyordu. Bende hemen arabaya bindim arabaya bindiğimde mert kafasını direksondan kaldırmıştı. Bişey demeden eve sürmeye başlamıştı
Eve geldiğimizi fark ettiğim de arabadan inmek için hamle ettiğim de mert kolumdan tutup beni kendine çekip kuçağına oturtmuştu ve hemen beni öpmeye başlamıştı. Ben ona karşılık vermiyordum. Beni kendine bastırmaya başladığın da endişelenmeye başlamıştım. Tam ondan ayrılmak için hamle ettiğimde beni kendinden ayırmıştı.Beni belimden tutup yan tarafda ki koltuğa oturtmuştu. Mert arabadan inince bende beşinden inip yanına gittim ve
- birşeyler hazırlayayım mı sana
- yok ben aç değilim sen bi şeyler yemek istersen ye ama yanıma erkenden gel kokunu içime çekerek uyumak istiyorum. Bu sözlerin ardından bende kafamı sallamıştım.
Mert yukarı çıktığın da bende mutfağa gidip bir bardak su içmiştim. Benim kokumu içine çekip uyuyacakmış. Of yaaa ben bu çocuğa karşı ne hissediyordum hiç bilmiyorum ki.
Bende odaya çıktığım da mert yatakta gözlerini kapatmış uyuyordu sesizce pijamalarımı alıp banyoya geçip üzerimi değiştirip odaya geçtiğim de mert hala çok tatlı şekilde uyuyordu. Bende yatağın yanına gelip tam yatacaktım ki yatağa doğru çekilmem bir olmuştum. Birden mert- Ben sana çabuk gel demedim mi. Diye sorunca bende
- daha ne kadar erken gelmemi bekliyordun
- Tamam neyse ne. Beni kendine daha çok çekip kendine bastırmıştı. Ama ben sesimi çıkartmamıştım. Benim kokumu içine çekmeye başladığın
da bende gözlerimi kapatmıştım._____________&&&&&&&&&&______________
Pazar günü evde sıkıntıdan patlıcanın resmen mertin işi varmış. Acaba ne işi vardır. Bende kahvaltı yaptıktan sonra biraz koltukta biraz daha yayıldıktan sonra ders çalışmaya başlamaya karar vermiştim. Tam der çalışmaya karar verdiğim de telefona mesaj gelmişti ALLAH ALLAH benim derki çalışmamımı bekliyordu ne. Telefonu elime alıp baktığım da
CANSU:
- kızlar canım sıkıldı öylesine sahile indim bide ne göreyim daş gibi erkekler. Bakın taş demiyorum daş diyorum o kadar yaniNEHİR:
- yav he he sende abart senin beğendiğin erkekleri bilmiyoruz değil herhaldeCSNSU:
- kıskanmayalım lütfenNAHİR:
- lan ben senin tipsiz erkeklerinimi kıskanacakBEN:
- öyle deme nehir demek ki daş gibi daşlar görmüş. Aman neyse beni meşgul etmeyin ders çalışıyorumCANSU:
- sen ders çalışırmıydın yaBEN:
- Ben şimdi gelip seni çalışsam nasıl istersinCANSU:
- Tamam be bişey demedik sen yeterki dersine çalışPazar günü yarı yamalak ders çalışmamla geçmişti. Zaten can sıkıntısından öldüm dirildim. Hadi bakalım pazartesi günü nasıl geçeçek hayırlısıyla.
&&&&&&&&&&&
Sabah utandığım da mert de yataktan kalkmıştı. Okul kıyafetlerimi giyinip aşağıya indiğim de mert ortalıkta yoktu mutfağa girdiğimde kendine tost yapıyordu. Beni fark etmiş olacak ki bana doğru dönüp
- beni seyretmene izin verirdim ama erken çıkmamız gerek ondan hemen hazırlan. Zaten sana meraklıydım da
- Tamam ben hazırım gidebiliriz. Bana bakıp
- bişey yemiyecekmisin.
- hayır aç değilim dediğim de elindeki tostu ağzıma dıkamıştı bile
- ısırık alıyorsun yoksa okula gidemezsin dediğinde mecburen tosdan bir ısırık almak zorunda kalmıştım.
Okul da resmen derslerin hepsi boş geçmişti onun için benim akıllı arkadaşlarım gitmiştiler. Zil çalınca çantamı alıp hemen sınıftan çıkmıştım. Tam okulun bahçesine gelmiştim ki birisinin bana çağırmasıyla arkama döndüğüm de berk bana doğru geliyordu. Offf of yine ne diyecekti diye düşünürken yanım gelip birden beni öpmeye başladığında daha ne olduğunu bile anlayamamıştım. Kendime gelince onu itmeye çalışmıştım ama yerinden hareket bile etmiyordu.
Birden dudakların benim dudaklarından ayrılınca gözlerimi açmıştım. Ne zaman dan beri benim göz yaşlarım akıyordu.Berkin inleme sesleri kulağıma gelince gözlerimi yere doğru çevirdiğim de mert berke yumruk atıyordu ve
- benim olan kadına nasıl dokunur ve onu öpersin diye bağırıp yumruk atmaya devam ediyordu.
Bu bölümlük bu kadar. Okul olduğu için bölümler biraz geçgelebilir. İyi okumalar.