Cennette İnecek Var~10. Bölüm

63 10 5
                                    

Hastaneden çıkalı 4 gün olmuştu. Uyandıktan sonra 3-4 gün kontrol altında olmak için hastanede kalmak zorundaydım.

İyiyim ben dediğim halde 4 gün boyunca tuttular, gına geldi vallahi. 3. günde yapışkanları atıp kaçacaktım az daha. Yediğim serumların haddi hesabı da yoktu zaten, oraya girmiyorum bile. Üstelik dinlenmem gerektiğini söyleyerek eczaneye gitmeme izin vermiyordu Beril! Berat'ta itiraz eder mi hiç?

İkindi ezanına az bir zaman kalmışken abdestimi tazelemek için ayaklandım oturduğum yerden. Bedenim yine huzura kavuşmak için can atıyordu. Büyük bir şevkle abdestimi tazeleyip okunacak duaları okudum.

Yattığım günlerde kılamadığım namazlarımı da kaza etmem gerekiyordu. Namazlarımı kılamamak içimi huzursuz etmişti.

İşte o yüce çağırış başlamıştı.

Allah en büyüktür!

Dikkatle dinlediğim ezanın ne çabuk bittiğini anlayamamıştım, içime dolan huzuru daha da artırmak için seccademin başına geçtim.

"Allah-u Ekber!"

Gerçekten varmıydı böyle huzur veren başka birşey? Bence bırak dünyayı, evrende bile yoktur. Rukûda yanaklarıma dolan ateş secdede daha da alevleniyordu.

Namazı bitirip dualarımı okudum ve tesbihimi çektim. Ellerimi yüne semâya açıp Rabbimle konuşmak için derin bir nefes aldım.

"Ey Yüceler Yücesi! 2.5 aydan sonra bana tekrar bilinç verdiğin için sana hamdolsun. Hastalığı olan herkese şifa bahşet, herkesi sağlığına kavuştur. Savaşan, savaşta kalan tüm müslüman kardeşlerime yardım eyle, bizleri muzaffer kıl. Devletimizi, polisimizi, askerimizi milletimizi koru, kolla.İslamı tüm dünyaya yaymayı bizlere nasip et. Bizlere hayırlı evlatlar ver. Tüm müslüman aleminin gönlünden geçenleri kabul eyle Ya Rabb!"

Semâya açtığım ellerimi yüzüme sürüp, seccademi toparladım.

Masada duran meâlli Kur'an'mı rastgele açıp okumaya başladım. Rabbim nasılda biliyordu içimden geçenleri.

"Allah dua edip salih amel işleyenlerin dualarına karşılık verir; lütfundan onlara daha fazlasınıda verir..."

Şûrâ suresi, 26

Okumaya devam ettikçe içimde artan huşu ve mutluluğu nasıl anlatabilirdim ki?

"Yeryüzünde onu yalnız bırakamazsınız. Sizin için Allah'tan başka hiçbir dost ve yardımcı yoktur."

Şûrâ suresi,31

***

Akşama doğru yemek hazırlamak için mutfağa çevirdim adımlarımı. Dolabı açıp, elimi çeneme koydum ve düşünmeye başladım. Rafta duran yufkaya takıldı gözüm, evet evet börek yapabilirdim. Bir üst rafta duran lor poşetinide alıp dolabı kapattım.

Tüm malzemeleri tezgaha çıkardıktan sonra, başıma bir çember aldım. Telefonumu elime alıp güzel bir ilahi açtıkfan sonra başlayabilirdim yapmaya.

Tam böreği fırına koyacakken mideme bir bulantı girdi. Cidden amaa... Nereden çıkmıştı şimdi bu bulantı? Dünde aynısı olmuştu, çıldıracağım...

Sandalyeye oturup biraz dinmesini bekledim. Sanırım akşam yediklerim fazla geliyordu.

En azından şu böreği koyayım fırına diye kalktım ayağa.

Zar zor ayakta durarak börek tepsisini fırına sürüp derecesini ayarladım, ki sayıları bulanık görmeye başlayana kadar... Başımında dönmesiyle yere yığıldım, sonrası karanlık.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 01, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Cennette İnecek Var!Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin