0.2☁ Özel Numara

25 11 11
                                    


Alin'in Anlatımı

"Hasta iyi sadece birkaç gün dinlenmesi gerekiyor." Çıkardığı eşyaları çantasına geri koyan doktor Miralay hakkında bize bilgi veriyordu. "Birazdan uyanır. Aldığı darbe yüzünden başı ağrıyabilir, onun içinde bir ağrı kesici yazdım. Tekrar geçmiş olsun."

Ben doktoru kapıdan geçirmeye gittim, Mira ikizinin yanında kalmıştı.

"Tekrar sağolun." Adam kapıdan uzaklaşıp arabasına binince bende kapıyı kapattım ve İkizlerin yanına döndüm.

Mira tekli koltukta oturmuş elindeki kağıda bakarken onun karşısına oturdum ve onu izlemeye başladım.

"Kesin onun işi. Benimle ne alıp veremediği var bilmiyorum ama sanırım artık polise gitme zamanı geldi."

Kağıdın arka kısmında gördüğüm karalama ile kaşlarımı çattım. Yerimden kalktım ve Mira'nın elindeki kağıdı alıp arkasındaki yazıyı sesli bir şekilde okudum.

Polise gidecek kadar aciz misin? Neden bir kez olsun beladan kendin kurtulmayı denemiyorsun, aptal kız? Yarın saat birde Æ'de.

Şok olmuş bir şekilde bana bakan Mira'ya kağıdı uzattığımda yazılanları bir kez daha kendi okudu.

"Nasıl? Bu yazıyı daha önce nasıl görmedim?" Kağıt yumruk yaptığı elinde sıkışmışken salonda bir ileri bir geri gidip duruyordu.

"Ne yapmayı düşünüyorsun?" Sessiz çıkan sesim ile bir an durup bana baktı.

"Yarın dediği yere gideceğim ve ona gününü göstereceğim."

"Gelmemi ister misin?" Diye sordum.

"Gerek yok, dediği gibi kendim halletmek istiyorum," dediğinde derin bir nefes bıraktım ve koltukta geriye yaslandım.

"Başım!" Gelen acı ile karışık inleme sesi ile gözlerimi kendine gelen Miralay'a çevirdim. Mira hemen yanına koşmuştu ama ben uyanınca ilk olarak sevmediği birini görmek istemeyeceğini düşündüğüm için yerimden kalkmamıştım.

"Miralay, iyi misin?"

"Ne oldu bana?" Başını tutup yerinde doğrulan kıza baktım. Solgun görünüyordu.

O anda dudağını dişleyip sıkıntılı bakışlar atan Mira'ya takıldı gözlerim. O da farkındaydı artık herşeyi anlatmak zorunda olduğunun.

"Şey..sen bahçede düşmüşsün, b-bizde seni görünce hemen doktor çağırdık. Ayağın kaydı heralde." Yalan söyleyemediğini, daha doğrusu yalan söylemeye çalışırken kendini ele verdiğini bilmiyor muydu bu kız?

"Mira! Lafı geveleyip durma. Ayağımın kaymadığına adımın Miralay olduğu kadar eminim. Tıpkı senin yalan söylediğine emin olduğum gibi." Koltukta arkasına yaslandı ve kollarını göğsünde birleştirdi. "Şimdi, seni diliyorum."

Siyah'ın Anlatımı

Bu işte tamamdı. Herşeye burnunu sokmaya çalışan kızın da ders alması ile rahatlamıştım. Ne kadar bu olay sonucu Mira'nın ikizine herşeyi anlatacağından emin olsamda hiçbir tedirginlik hissetmiyordum. Zaten bu olay olmasa bile bir kaç gün sonra dayanamayıp yine anlatacağını biliyordum.

İçeridekilerin beni duymayacaklarını bildiğim için siyah deri ceketimi aldım ve rahat bir şekilde evden çıktım.

Æ kaldığım yere uzak kalan, izbe bir sokaktı. Normal bir sokak olsa kimsenin bilmeyeceğinden emindim ama polislerin bile girmeye korktuğu bir sokağı bilmemeye imkan yoktu.

Siyah'ın YeminiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin