Okuduğum kitaptan sıkılarak başımı kaldırıp pencereden dışarıya baktim.
Dışarıda oynayan çocuklar, sitenin içinde banklarda oturup örgü ören teyzeler, birbirleriyle sohbet eden esnaflar.
Günümün yarısını okulda, diğer yarısını ise evde oturup filim izleyerek yada Hayra ile dedikodu yaparak çoğunlukla böyle geçerdi günlerim.
Gezmeyi seven biri değildim. Genelde arkadaşlarım ile oturup sohbet etmeyi tercih ederdim.
Yani kısaca bana ev kuşu diyebilirsiniz, Çünkü öyleyim. Oturduğum yerden kalkıp odamdaki kitaplığın önüne gittim ve bilmem kaçıncı kez okuduğum kitabı rafa koydum. Tam bir kitap kurdu İdim.
Kitapları severdim, ve her gece mutlaka yatmadan önce kitapta beğendiğim bir bölümü kendi kafamda kurgular yatardim.
Yatağın üstüne duran telefonum çalınca elime alıp kimin aradığına baktım. Arayan kişiyi gördüğümde gülüp telefonu açtım.
" Buyrun güzeller güzeli Kumsalın telefonu." Diyip sırıttım. Telefonun ucundan kıkırdayarak cevap verdi, Hayra.
" Bir taraflarımın güzeli seni."
" Senden güzelim kızım kabul et." Diyip kendimi yatağın üstüne attım.
" Onu bunu bırak da bize gel,evde yalnızım korkuyorum."
" Niye annenler nerde?" Diye sordum.
" Dayımlara gittiler. Ve ben sıkıntıdan patlamak üzereyim."
" Ve sende beni aradin seni bu renksiz hayatından kurtariyim diye dimi?" Deyip kıkırdadım. Hayra benim her zaman olmayan kardeşim olmuştu.
Ondan başka arkadaşlarım da vardı ama onun yeri bende ayrıydı." Dalga geç diye aramadım canısı."
" Tamam annemden izin alır gelirim."
" Tamam hadi görüşürüz." Diyip telefonu kapattı. İlk isim su üstümdeki pijamalardan kurtulmak olmalıydı. Dolabın karşına geçip ne giyeceğime karar vermeye çalıştım. Fazla alışveriş yapmayı sevmediğimden dolayı dolabım kıyafet falan kaynamıyordu. Az ama en azından işimi yarar şeylerdi.
Gözlerim ile dolabı tararken sıkılıp elime bir tişört ve kot pantolon alıp giydim. Kapının arkasında duran sırt çantamı alıp içine geceliklerimi içine koydum.
Şimdi sırada tek bişey kalmıştı,o da annemden izin almak genelde çok rahat biri değildim açıkçası sabahlara kadar gezemiyordum yada istediğim an dışarı çıkamıyordum. Çünkü annemin terliği den korkuyorum. Kim olsa korkar bence anne terliği bu oğlum boru mu ?
Dağınık olan saçlarımı hiç uğraşmadan tepeden at kuyruğu yapıp etrafında doladım, ve işte harika saç topuzum(!)
Kapıyı açıp anneme seslendim.
" Anneeee" diye seslendim yada anirdim da diyebilirdik." Ne bağırıyorsun kız sen " diyip elini kurulayarak mutfaktan çıktı annem.
" Annelerin en güzeli." Diyip yanına adımladım. Yanağını öpüp, boynunu kıdıkladım. Annem gülünce bende sırıttım.
" Dur kız, ne istiyorsun yine?" Diyip elimden kurtuldu. Yavru kedi bakışlarımı attım. Ama o köpek değil mıydı ya ? Neyse artık.
" Hayra aradı evde kimse yokmuş, annesi dayısına gitmiş oda beni aradı gelebilir misin diye ? Gideyim mi anne lütfen? Söz her aradığında hiç gecikmeden anında açacağım telefonu hem sınav haftası da yaklaşıyor nolur ?" Diyip dudaklarımı büzdüm. Allahım nolur izin versin sonuçta ben senin Müslüman bir kulunum amin.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Tatlı Aşk
Teen FictionAşk dendiğinde aklınıza ilk ne gelirdi?yada aşka inanır mısın diye sorduklarında. peki ya hiç aşık oldun mu sorusuna ne cevap verirdin? Benim bu sorulara cevabım hep aynı oldu. Aşk denildiğinde kesinlikle saçmalık derdim. Aşka da pek inanmazdım. hiç...