Multimedya: Buğra
Villa muhteşemdi. Ev denize nazır olmakla birlikte müthiş bir bahçeye ve havuza sahipti. Ankara''daki evlerinden kat be kat daha iyiydi. Üç kata sahipti ve her odası inanılmaz derece büyüktü. Evi önceden gören Birsel hanım bütün odaları kendi ve kızının zevkine göre döşemişti. Buğra' nın fikrini bile almadan odasını döşemiş, odanın duvarlarını turuncuya boyatmıştı. Buğra her nekadar odasını beğensede duvarın boyasından nefret etmişti.
Ev ile ilgili sorunlar halledildikten sonra sıra okula geldi. Kutsal iş ortaklarının tavsiyesi üzerineçocuklarını yarım asırdır eğitim veren köklü bir okul olan Haliç Kolejine yazdırdı. Kolej de genellikle İstanbul' un elit kesimi denebilecek kişilerin çocukları vardı. Bunun yanısıra okulun prestijini arttıran yüksek başarılı burslu öğrencilerde azımsanmayacak kadardı.
Tüm işler halledildikten sonra okulların açılmasına iki hafta kalmıştı. Artık Kutsal Ural Holding' inçalışma düzenine adapte olmuş, çocukları ve eşi yeni komşularıyla tanışmaya başlamıştı. Kutsal ortakları ve aileleri ile iletişim kurup tanışmıştı. Hatta ortaklarından Ömer Bey bu akşam ailesi ile birlikte İnal ailesine ev ziyaretine gelecekti. Birsel Hanım ortaklarının ev ziyaretine geleceğini duyar duymaz hazırlıklara başlamıştı.
Gösterişten sakınmamış hizmetçilerine en iyi yemekleri yaptırmış evi baştan aşağı temizletmiş. Her ne kadar içilip içilmeyeceğini bilmesede eski ve pahalı bir şişe şarap aldırmıştı. Henüz öğle vakti olmasına rağmen evde fırtınaları koparıyordu. Bundan nasibini Buğra' da almıştı. Birsel tiz bir sesle Buğra' ya seslenip
" Buğra, Buğra akşam için takım elbiseni hazırladın mı ?" dedi. Buğra bir alt kattaki hizmetçilere aman vermeyen üvey annesine
" Hayır " diye cevap verince olan oldu. Birsel Hanım bir hışımla merdivenleri çıkıp Buğra 'nın odasına daldı. Buğra' yı yatakta uzanmış kitap okuyor halde görünce daha da kızdı.
"Akşama çok önemli misafirlerimiz var ve sen hala hazırlık yapmayıp burada pinekliyorsun hemen takım elbiseni bul." dedi. Buğra bezgin bir sesle
" Allah aşkına Birsel Hanım, sadece misafir ağırlayacağız takım elbise giymek fazla değil mi ? " dedi. Birsel Hanım takım elbise giymenin saçma olduğunu fark etmiş olacak ki
" Tamam takım elbise giymeyeceksen bari düzgün birşeyler giy "deyip odadan çıktı.
Buğra akşam misafirlerle bile tanışmak istemiyordu. Gelecek misafir profilini şimdiden tahmin edebiliyordu. Lüks manyağı kendini "elit" olarak tanımlayan nir gram genel kültüre sahip olmayan bir kadın, zengin ama öküz bir koca ve -varsa- uçarı, şımarık ve kendini birşey sanan kız veya erkek çocuk. Buğra istemeye istemeye dolabından siyah tişörtünü ve kot pantolonunu çıkardı
"Benden en fazla bu kadar olur "deyip giysileri giydi.
Misafirler akşam 6'da gelmişlerdi. Herşey hazırdı. Ama ortada Buğra yoktu.Kutsal Bey Bora'ya Buğra' yı çağırmasını söyledi. Bora hızlı adımlarla üst kata çıkıp kapıyı çalmadan Buğra' nın odasına girdi. Buğra sitem edercesine
" Şu evde kimsenin kapı çalma adeti yok mu?" dedi. Bora, Buğra'ya aldırış etmeden
" Ne yapıyorsun burada misafirler geldi. Yemeğe geçeceğiz, sen ortada yoksun zaten babam misafiri karşılamaya inmedin diye kızgın iyice öfkelendirmeden onu aşağı in " gözü Buğra'nın pantolonuna takıldı ve güldü
"Havalar sıcakken kot pantolon mu giyilir?" dedi. Buğra'da onun üstündekilere bakıp
" Şuna bak altında dar paçası bilekte biten kadın pantolonu var. Üstünde gömlek ceket ulan Allah bilir ayağında da babet çorap vardır. Çakma delikanlı seni" dedi. Bora yine asırlı giydirmeden nasibini almıştı. Buğra Bora'yı daha fazla morartmadan aşağı indi.
Salonda oturan misafirlerin yanına giderken biran duraksadı. İçinden
" Tahminlerim yanlış çıktı.En azından çocuklar ile ilgili olanı. "dedi. Çünkü salondaki kendi yaşıtlarında olan kız son derece güzel olmasına rağmen, şık ama gösterişten uzak bir şekilde giyinmişti. Kızı bir vakit daha süzdükten sonra utanarak bakmayı kesti ve misafirlerle el sıkışıp teker teker tanıştı. En sonunda kızın da elini sıktı. Heyecanlı bir sesle
"Buğra" diyebildi sadece kız ise o anda ona kadife gibi gelen sesiyle
" Ben de Nil tanıştığımıza memnun oldum " dedi. Buğra yine sadece "Bende" diyebilmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
1,2,3 Aşk (ASKIDA)
أدب المراهقينBu hayatta kimse birbirine benzemez ikizler bile, biri yindir diğeri yang. Bazense bu iş karışır yin yang olur, yang yin olur o zaman ise bütün bir hayat değişir dengeler bozulur, artık hiç bir şey eskisi gibi olmaz.
