1 yıl sonra..."Aman Tanrım!" Dedi fısıldayarak. Sesi her zamankinden daha korunmasız çıkmıştı. "Ne, ne oldu?" Bir çocuk merakıyla yanına yaklaştım. Dizine koyduğu bilgisayarın beyaz ışığında adeta bir yıldızdı. O an tek istediğim yumuşak dudaklarına dudaklarımı değdirmekti. Ne zamandır ona bu kadar bağlanmıştım hatırlayamıyordum.
"Niall Horan sana mesaj göndermiş!" Diye bağırdı. Daha çok yaklaştım. O kadar yakındım ki kafası kafama değiyordu. Ferahlatıcı kokusunu içime çektim. "Sen benim mesaj kutumu mu karıştırıyorsun?" Dedim ona dönerek. Kızarmıştı. "Sadece... Bi' bakıyım dedim." kaşlarını kaldırdı. Burnuna bir öpücük kondurdum ve gülümsedim.
"Ciddi misin?" Diye devam ettim. Kafa salladı. "Bak." Mesajı açtı.
Shawn! En büyük hayranınım. Belki bu hayranını kırmayıp yeni albümümde bir şarkıya ortak olmak istersin diye düşündüm. Benle çalışmak ister misin, Shawn? Harika planlarım var. Ve hey, eğer kabul edersen LA'ya gel. (Güzel sevgilini de almayı unutma ;) Evet, Cameron söyledi. Kızma, sana ulaşamayınca onla konuşmak zorunda kaldım. Ah, herneyse. Harika planlarım var *ellerini birbirine sürten kötü adam emojisi
"Ah, Tanrım. Bu adama bayılıyorum." Hayranlıkla mesaja tekrardan baktı. "Hayranı olduğunu bilmiyordum." Kaş'larımı çattım. "Adam bir harika!" Diye kızlara özgü duygu belirtme haraketini -benim deyişimle 'eridi'- yaptı.
Bilgisayarı kapattı ve kenara koydu. "Eee?" Dedi Kaş'larını kaldırarak. "Eee, ne?" Dedim tepkisiz görünmeye çalışarak. Heyecanlanmamış gibi görünmeye çalışıyordum ana için için bağırmak istediğim söylenebilirdi. O adam hakikaten çok başarılıydı. "Gidiyor musun?" Dedi gülümseyerek. Kendini bu planın içine katmamıştı. Onu götürmek istemediğimi mi düşünüyordu yoksa sadece naz mı yapıyordu?
"Gidiyoruz."
"Beni götürmezsin diye düşünmüştüm."
"Seni niye götürmeyeyim ki?"
"Bilirsin, kimse sıradan bir kızla LA'da 1D üyesi yakışıklı bir çocukla görünmek istemez."
"Ama insan sevdiği kızla mutluluğunu farklı yerlere taşımayı ister."
"Ama..." Dediğinde sözündeki kestim.
"Hey, sen ona yakışıklı mı dedin?"
Omuz silkti. "E-vet?"
"Pekala, sanırım haklısın. Orada kıskançlık krizinden patlamak istemiyorum." Dedim ve koltuktan kalktım.
"Shawn! Senin ondan kat ve kat daha iyi olduğunu söylememem gerek yok diye düşünmüştüm." Masum köpek bakışı attı. Ve bu işte gerçekten çok iyiydi.
"Sadece şakaydı, Snow." İhtiyatla gülümsedim ve ona yaklaştım. Ayağa kalkmıştı ve boyunun neredeyse benle aynı olduğunu bir kez daha anladım. 1.75 idi. Ve ben de 1.88. Pekala, o kadar yakın değil boylarmız fakat bir kıza göre uzun. Diye düşündüm.
"Hazır mısın?" Dedim gülümseyerek.
"Ne için?"
Doğruyu söylemek gerekirse, ben de bilmiyordum. LA için mi yoksa ona tutacağım öpücük Yağmur'u için mi pek ayırt edemiyordum.
"Her şey için.""Ah, çok romantiksin Mendes."
"Sen daha Nasıl romantik olunur, görmedin." Dedim ve dudaklarına yapıştım. Biraz sert yapışmıştım sanırım ki ilk anda affalladı. Birkaç saniye sonra açlıkla öpüşüyorduk. Ne zamandır içimde tuttuğum; ruhuna, kalbine, bedenine olan arzum patlayıvermişti. Ellerimi, boynundan beline indirdim. O da kollarını boynuma sardı. İlerlemeye başladık ve koltuğa düştük. Koltuk, büyük ve yumuşaktı. Ağırlığımızla beraber minderler içe çöktü. Snow'a zarar vermemek için bacaklarımı yana sabitlemiş, üstüne çökmüştüm. Ellerimle vücudunun her bir noktasını keşfediyordum. Her gün bağımız daha çok güçleniyordu. Elleri gömleğimde düğmelerimi aradı. Zorlanacağını bildiğim için kendim açtım. Ama bir yandan onu öpmeye devam ediyordum. Gömleği çıkarıp bir kenara attım. Yaramaz bir gülümseme attı.
Boynunu öptüm.
Kulağının arkasını.
Kalbinden 10 santim yukarısını, köprücüğünü.
Onu her hücremde hissetmek istiyordum. Parmaklarım yakasında dolaştı. Çıkarıp çıkarmamak konusunda emin değildim. Benim yerime kendisi çıkardı. İçimdeki his, bin kat artmıştı. Onu öpmeyi bırakıp öylece baktım. Durduğumu gördüğünde pantolonumun Kemerimden tutup beni yavaşça kendine çekti. O da istiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Shawn And Snow
FanficCoverlarıyla ünlenen Shawn Mendes ile çok yakın bir kız. Çocuğun aşık olduğu, ama kızın başka birini sevdiği bir peri masalı. "Sen çok iyi bir arkadaşsın." demişti yüzüme. Kırılmıştım. Hiç olmadığım kadar. Yıllardır aşık olduğum çocuk, büyüleyen ma...