NORA : j.jungkook

N.14

***

Aradan geçen 2 saat 13 dakikadır Jungkook'u dinliyorum. İzliyorum. Her hareketini iyice ezberliyorum.

"Son Yeo?"

"Hm?"

"Anlatır mısın? Vampir olma sebebini."

Susuyorum. Geçen onca saat ve dakikanın ardından ilk kez susuyorum. 

'İntikam için geldim.'

Diyemezdim sonucunda. 

"Son Yeo?"

Başımı eğiyorum. Cevap veremiyorum. Neyi açıklayacağım ki? Onu bile bilmiyorum.

"Son Yeo?"

Yineliyor. Hatta 4 yada 5 kez daha adımı söylüyor.

Fakat başımı kaldırmıyorum.

"Tamam anlatma."

Dediği şey ile suçluluk duyuyorum. 

Sonucunda o ne yaşadı, ne yaptıysa her şeyi bana karşılıksız anlatmıştı. 

Her şeyde, hatta ben hata olarak görmesem bile her şeyde benden özür dilemişti.

"Özür dilerim."

Bu sefer dileyen bendim.

"Ne için?"

Diye soruyor merakla.

Dolu olan gözlerimle ona bakıyorum.

"Buraya tekrar geldiğim için."

Diyorum. Ve devam ediyorum.

"Buraya tekrar gelmek...aslına bakarsak en başlarda can attığım bir şeydi. Çünkü ben sıradan bir vampir değilim. Nora cinsindenim Jung Kook. İntikam vampiriyim ben. Ruhum. Gerçekten yokum. Şu an belki de seni öldürmem gerek fakat öldüremem. Ben..sana olan aşkımdan vazgeçemediğim için senden intikam alamam."

"Fakat..intikamının sebebi--"

"Senin beni ölüme terk etmen. O an arabanın beni ezmesi değilde senin 

'GEBERMENİ İSTİYORUM'

diyerek ölümümü izlemen canımı yakmıştı. Benim acı çekerek ölmemde ki sebep buydu. Bu yüzden geri geldim. Beni ezeni değil de seni öldürmeye. Fakat yapamadım. Bir nevi başardım. Fakat yapamadım Jungkook. 3 günüm kaldı. Bu yüzden bana sakın ola ki aşık olma. Asla. Gittiğimde üzülmeni istemiyorum. Ağlamanı, acı çekmeni istemiyorum. Evet, bana da Mi Re'ye baktığın gibi bakmanı istiyorum. Evet durmadan bana sarılmanı istiyorum. Evet sürekli yanımda olmanı istiyorum. Ama hayır üzülmeni istemiyorum. Bu yüzden ben değil sen önemlisin."

"Ölmek için ne yapmam gerek?"

"Ha?"

"3 gün sonra sen gittiğinde, beni orada bulman için ne yapmam gerek?"

"Sebep?"

"SADECE ÖLMEK İÇİN NE YAPMAMI SÖYLE!"

"N-neden?"

"Gitmene izin veremem. Gidersen bende gelirim. İntikamını al."

"Gelmene izin veremem. Kalırsam sen gidersin. İntikam alamam."

"Gelme sebebin ne ise gitme sebebin de o olsun. İntikamını al."

"Her türlü gideceğim zaten Jungkook. İntikam falan almayacağım."

"Madem her türlü gideceksin intikamını al."

"Saçmalama."

"Sen değil miydin sürekli özür dileyip durma diyen. Al işte. Bak bir elçi sana yardım etti ve benden intikam alman için seni Nora yaptı. Bu yüzden intikamını al!"

"Fakat intikam alamayacağımı en iyi o biliyor."

Bir şey demiyor. Derin bir nefes alıyor. O sırada kolyemden buhar şeklinde çıkan siyah rengin onun kolunda bir iz bıraktığını görüyorum.

Tam bileğinin orada siyah bir leke.

Ve o siyah lekenin içindeki beyaz bir nokta.

Koluna yaklaşıp oraya bakıyorum.

"Bu ne?"

Diyorum. Ve sorunun saçmalığı sorduktan 2 - 3 saniye sonra aklıma geliyor.

"Hiçbir fikrim yok. Fakat kaşınıyor."

Kolyeme bakıyorum. Morlaşıyor.

Evet. Sara geliyor.

"Sadece gözlerini kapat Jungkook."

Diyorum.

Dediğimi yapıyor. O da bir şey olduğunun farkında. 

"Son Yeo.

Jung Kook."

Adlarımız yavaşça biri tarafından söyleniyor.

Jungkook'a sarılıp neler olacağını bekliyorum.

"Nötr mucize şu an gerçekleşiyor."

"Nötr mucize?"

Diyoruz aynı anda.

"Yok olmayacaksın Son Yeo. Ölümsüz bir vampir olarak yaşamına devam edeceksin. Fakat Jung Kook sen bu hastaneden çıkamayacaksın. Ruhun benimle gelecek. Fakat bedenin bu hastanenin -2.katındaki morgda donacak. Çürüyeceksin."

"Hayır hayır hayır."

Diyorum hızlıca.

"Ben giderim ama Jungkook'a bir şey olmasın."

"Jungkook hakkını kullandı. Sen de cezanı aldın. Sen kendinden nefret ediyorsun ve o da senin kolyenden aldığı güç ile uyandı. Saat tam 21:05 olduğununda öleceksin Jeon Jung Kook."

"Bugün mü?!"

Diyoruz aynı anda.

"Hayır. Fakat tarihi bilmeden her gün bunun korkusu ile yaşamanızı istiyorum."

Ve kolyem tekrar beyaz olurken ağlamaya başlıyorum.

"Ölme..lütfen."

"Elbet ölecektim. Bu daha yakın olsa da bir şey değişmeyecek Son Yeo."

"Ben her ne olursa olsun seni seveceğim. Bunu asla unutma olur mu?"

"Her ne olursa olsun unutmayacağım. Fakat bir şey olmasına da izin vermeyeceğim. Seni seviyorum."