2. Bölüm~ "Hadi Bakalım!"

102 37 4
                                    


Merhaba Arkadaşlar.. Umarım bölümden memnun kalırsınız. Multimedyada Zifir ve Brandon. 😉

 😉

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"..Ben de dedim ki 'Kızım ben seni Nars likit mat rujumla döverim. Silikonlarını patlatırım, balon gibi sönersin bak! Boyanacak yerin kalmaz.' Sonrasını biliyorsun zaten. Saçlarını eline verdim. Bacağını da boydan boya çizdim. En son aldım elime çakıyı, tuttum büzdüğü 10 kilo dudağını.. Tabii tuttular beni. Tutmasalar dudağını bitirip kulağına başlayacaktım. Kulağında da estetik vardır onun. Barbie'nin yandan yemişi."

Son dört saattir kesintisiz anlattığı 'çakma barbie vakası' nihayet sona erdiğinde ben de oturduğum taburede geriye yaslanıp derin bir nefes aldım. Erida nefes almadan konuştuğu için ben de tuttuğum nefesi yeni fark ediyorum. Susmasını fırsat bilip saatlerdir dokunmadığım içkimden bir yudum aldım. Bardağı bar tezgahına geri bıraktım. Erida çoktan sarhoş olmuştu zaten. Bir olayı ayık kafayla iki saatte anlatıyorsa sarhoşken on saatte anlatabilme kapasitesine sahip. Dedikoduda kotası yok. Sınır tanımaz.

Ben yorgunluktan gözlerimi açık tutamazken, Erida'nın buraya gelirken sahip olduğu enerjisi hâlâ yerli yerindeydi. Gözleri fıldır fıldır etrafta dönerken yeni dedikodular topladığını gözlerindeki aç parıltıdan ve sık nefes alıp vermesinden anlayabiliyordum. Daha fazla onun sarhoş hâllerini çekemeyeceğimden ayağa kalkmaya niyetlendim. Fakat tabureyi arkaya döndürürken lavaboların olduğu taraftan buraya doğru sallanarak yürüyen Brandon'ı gördüm.

Gıybetin dibine vuran bir Erida ne kadar tehlikeliyse Brandon' ı görmüş bir Erida onun yirmi katı daha fazla tehlikelidir. Korkuyla önüme döndüm ve Erida 'yı kolundan tutup kaldırmaya çalıştım. Ancak benim salak arkadaşım çoktan Brandon'ı görmüş olmalı ki gözlerinden (becerebilse) ateş etmeye başlamıştı. Brandon ise bu bakışları görmezden gelip sırıtarak dibimizde, daha doğrusu Erida'nın dibinde bitmişti. "Selam kızlar."

Selamına yarım ağız karşılık verip
Erida'ya döndüm.
"Göz zevkimi bozuyorsun. Git biraz ileride nefes al."


Erida' nın alayla söylediklerine bir kahkaha patlatıp bu sefer Brandon'a döndüm. O Erida' nın bu laflarına alışık olduğu için pişkince sırıtmaya devam ediyordu.

Araya girip "Bakışmanızı bölmek istemem ama Erida katil olmadan ve ben kardeşimi pataklamak zorunda kalmadan şuradan bi çıksak? "


Brandon'ın sarhoş olduğunu bildiğimden onu da burada bırakmak istemedim. Barın çıkışına doğru gelirken Erida'ya sırnaşmaya çalışan sarhoş bir Brandon ve onu tekme tokat uzaklaştırmaya çalışan sarhoş bir Erida bu gecenin bana en büyük kazığıydı. Valeden arabayı getirmesini istedim ve geriye döndüm. İkiliyi saçlarından başlarından tutarak dışarıya çıkardım. Nihayet Zifir'in arka koltuğuna bindirebildiğimde arabanın dışında bir müddet soluklandım.

EBRAKAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin