Boş gözlerle adama bakıyordum.Görevli kızın "buyrun sizi bu odaya alalım" demesiyle kendime geldim ve kızın gösterdiği odaya doğru ilerledim.İçeri girdiğimizde oturmamı söyledi.Cevap verememiştim.Açıkcası hala olayın şokunu atlatamamıştım.Masaya oturdu ve bir kaç kağıdı eline alıp okumaya başladı.Okurken ara sıra gülümsüyordu.İtiraf etmeliyim ki çok güzel gülüyor.Ama bu
Ona olan sinirimi yatıştıramaz.Karşılıklı sessizliği ilk bozan o oldu: "İşe alındın,yarın gel başla" dedi ve dışarıya çıktı.Bu ne ukalâlık ya.! Neyse artık yapcak bir şey yok.İşe alındım sonuçta diyerek kendimi avutmaya çalıştım ama nafile.Böyle bir insan birde benim patronum olacaktı.Resmen işkence ya.!O sırada aklıma Gizem geldi.Hemen gitmeliydim.Acaba ne olmuştu.
-----------------------------o---------------------------
Bir kaç dakika sonra Gizem in yanındaydım.İş yerinin karşısındaki cafedeydik.Masaya oturduğum anda ona neler olduğunu sordum.Gizem in olayı anlatacağını düşünürken beklemediğim bir şekilde "boşver ya önemli değil inan bana.Sen iş görüsmesinde neler oldu onu anlat bana" dedi."bu konu burda kapanmadı ama bunu konuşcaz Gizen Hanım" dedim.Sonrasında da olan herşeyi anlattım.Gizem ağzı açık beni dinliyordu."Ya,işte öyle" diyerek bitirdim konuşmamı.
-Şansına bak ya.Ne tesadüf
-Aynen öyle bende çok şaşırmıştım.Benim asıl düşündüğüm şey benim bundan sonra ne yapacağım.İşe alındım alınmasına ama ben sonrasında ne yapacağım o bay "ukalâ"yla.
-bay "ukala" ?
-evet ya ukalâlıkta uzmanlaşmış resmen
-Takma sen kafana ya.Ne olacaksa olsun.Hayırlısını dilemekten başka bir şansımız yok.
- Sende haklısın tabii.
O sırada kapıda bir araba belirdi.İçinden yakışıklı bir çocuk indi.Daha dikkatli bakınca onun bay "ukala"olduğunu farkettim. " ooff ya neden ben bu adamı görmek zorundayım" diye geçirdim içimden.
-Gizem artık gitsekmi ya?
-Neden? ne güzel oturuyoruz işte.
- Sen bi beni dinle ya gel gidelim işte
-iyi ya tamam gidelim.
En kısa sürede masadan kalktık ve dışarıya çıktık.Yolda ilerlerken bir ses duydum. "Hoşçakal tatlı kız" kim söyledi bunu ya? He tamam bay "ukala"nın sesi bu.İyide kime söyledi ki bunu.Şimdi arkamı dönüp bakamamda off.İç sesimle mücadelem sürerken Gızem in sesiyle kendime geldim.
-Ahsen? iyimisin
-hı?
-Uçtun sen yine ya iyimisin diyorum
- He iyiyim saol.
- ee nereye gidelim şimdi?
- Eve gitsek daha iyi aslında.Çok yoruldum bu gün.Biraz dinlenmeye ihtiyacım var.
-Peki, sen bilirsin.
----------------------------o-----------------------
Yarım saat sonra evdeydim.Gerçekten çok yorulmuştum.
Üstümü çıkartıp rahat birşeyler giydikten sonra kendimi yatağa attım.Acaba yarın ne olacaktı.Bay "ukalâ" o sözü kime söylemişti?bu derin düşünceler ile birlikte derin bir uykuya daldım..
![](https://img.wattpad.com/cover/106917964-288-k478010.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
NEFRET Mİ? AŞK MI?
RomanceNefret ettiğiniz birisini sevebilir misiniz? Nefret ve aşk çok ince bir çizgidir ve Hikayemizin baş karakteri Ahsen bu çizginin tam ortasında duruyor.Bakalım yaşanan olaylar onu nasıl etkileyecek?Ahsen'in bu duygu yüklü hikayesini öğrenmeye hazır...