KÜÇÜK ŞAPŞAL AŞIK

Bölüm 1

-Hadi Tuana geç kalacaksın !

   Mutfaktan seslenen Bayan Meral  ;Tuana'nın annesidir.Alarmı her defasında erteleyip annesi tarafından uyandırılmayı alışkanlık hale getiren Tuana , yorgun bir sesle mırıldandı :

-Tamam,tamam uyandım.

Aceleyle üstünü giyip Makyaj masasına yöneldi.Pembe dudak nemlendiricisinin kapağını açtı ve tam dudağına sürecekken :

-Bence kırmızı sürmelisin.Hem daha çekici olur!

-Aaaa!

Tuana bağırarak panikle sesin ne taraftan geldiğine baktı.

-Buradayım!

diyerek el salladı Barış ismini verdiği küçük oyuncak.
Fakat Tuana, yine sesin ne taraftan geldiğini bulamayınca; Barış ,hem zıplayıp hem de el salladı.Daha yüksek sesle :

-Hey Tuana !Buradayım !

Zavallı Tuana ,haliyle oyuncağının konuştuğunu görünce afalladı ve biraz daha yakın mesafeden oyuncağına dikkatle baktı.Şaşkınlığına hakim olamayıp kekeleyerek :

-Se sen ...Sen konuşuyosun !

Aniden kapı açıldı ve Bayan Meral :

-Ne oldu Tuana ?
Neden bağırıyorsun?

  Barış, hazır ol pozisyonunda durdu ve sadece ağzını kımıldatarak Tuana'ya fısıldadı :

-Sakın söyleme.Sakın Söyleme Tuana.

Tuana annesine doğru döndü:

-A a şey.Dudak nemlendiricimi düşürdüm de ondan gereksiz panik işte.

Annesi bu cevaba pek tatmin olamasa da :

-Pekala,çabuk mutfağa gel kahvaltın hazır.Yatağını da topla.

  dedi ve kapıyı kapattı. Bayan Meral, mutfağa doğru geçti.Tuana ise hala şaşkınlıkla ve ağzı açık bir şekilde oyuncağına bakıyordu. Barış ismini verdiği oyuncağı :

-Ne? Ne var ?
Hadi yatağını topla annen kızıcak.

   Tuana, yatağına yöneldi ve yatağını toplarken ara ara göz ucuyla oyuncağına bakıyordu.Bunun gerçek olduğuna bir türlü inanamıyordu.Okul çantasını aldı ve kapıya yönelince küçük oyuncağı hemen çıkıştı :

-Hey!
Nereye ?
Beni burada tek başıma sahipsiz bırakamazsın benide götür!

Tuana, geri geri adımlarla makyaj masasına geldi ve oyuncağına :

-Kapat çeneni, Barış!
Okula oyuncak götüremem.

dedikten sonra tekrar kapıya yönelince bu kez Barış , sakin sesiyle imâli imâlı :

-Pekala , odanda kalayım bari. Ben de eşyalarını dağıtıp senin dönmeni beklerim.

    Tuana geri geri gelip oyuncağı Barış'ı hızlıca tuttu ve çantasına attı.Odadan çıkıp mutfağa girdi ve yemek masasına oturdu.

Bayan Meral'ın tabağına koymuş olduğu tosttan bir ısırık aldı.

Bayan Meral kızına bir öpücük atıp :

-Güle güle tatlım !

diyip işe gitti.Barış çantanın içerisin de fısıldayarak :

-Annen gitti mi ?

-Gitti .

Tuana'dan bu cevabı duyan Barış,çıkışarak :

-Hey ne duruyorsun zaman ?
Çıkar beni buradan!

Tuana onu çantasından çıkardı ve masaya koydu.Barış rahat bir nefes alırken gözü tabağa ilişince heyecanlı ses tonuyla:

-Aaa yemek !

  dedi ve Tuana'nın elinde tuttuğu tosttan dökülen kırıntıları yemeye başladı. Tuana'nın şaşkınlığı hâlâ geçmemişti.Hayretle bakmayı kesip söze atladı :

-Sen nasıl konuşabiliyorsun?
Ne oldu da hareket edebiliyorsun?

-Bilmem.Sabah uyandığımda böyleydim.Muhtemelen biri yanlış büyü yaptı.Hani bilirsin voodoo bebeği falan.

-Bu inanılmaz bir şey.Acaba psikolojim mi bozuldu da seni konuşurken görüyorum.Ben şimdi delirdim mi ?

Oyuncak Barış, tabakta ki en sivri ve sert tost kırıntısını eline aldı. Tuana'nın koluna çizik atınca Barış'a çıkıştı :

-Hey!Napiyorsun sen ?

-Sadece delirmedigini kanıtlamak istemiştim.Normalde canını yakmak istemezdim ama delirdiğini düşünüp psikolojini bozma diye yaptım .

Tuana'ya da  biraz olsun mantıklı gelince fazla üstelemedi.Barış'ı avuçladı  ve çantasına koyduktan sonra okula gitmek için hızla evden çıktı.

.