Brendon Urie; Panic At The Disco grubunun vokalisti!
Eğer Hayalet kitaplarını seviyorsanız bu kitabı kurcalamanızı öneririm :)
Brendon'a bayılacağınızı düşünüyorummm :)
İki buçuk saatten beri gün ağarmasına iki saat kala hala ormanın içinde koşarken , takip ediliyormuş hissiyle korkudan soğuk terler atıyorsundur. Biraz daha yol katetince telefon direği görürsün ve sevinrsin. Mutluluk içinde direğe tırmanıp kutuyu açarsın ve 911 i tuşlarsın. Bir kaç dk beklemenle 911 çıkar :
-911? -lütfen yardım edin! -neyiniz var hanfendi! -eski erkek arkadaşım tarafından kaçırıldım. Lütfen bana yardım edin. -şuan tam olarak neredesiniz efendim? -bilmiyorum -pekala sizin yerinizi saptamaya çalıcağız , peki tam olarak şuan sizi kaçıran kişi nerede? -şe-şeyy ben kaçtım ondan ve bu telefonu gördüm. Lütfen bana yardım edin eğer beni bulursa öldürebilecek. -sakin olun yerinizi bulduk hanfendi bi yere ayrılmayın ekiplerimiz geldi. Eğer kaçıran kişi gelirse onu oyalayın.
Sen tam peki diyecekken yolun karşısından bir araba görürsün. farları açık halde yolun karşısında seni izlemektedir. Arabaya dikkatle bakınca plaka nın sahibi brendon olduğunu anlarsın. Çığlık atarak aşağıya atlayıp koşamaya başlarsın. Sen tam bu sırada koşarken arabanın motor sesi kulaklarına dolar. Peşinden geliyordur!!!!!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Bu kovalamaca seni çıkmaz yola sürükleyene kadar devam eder. Yolun sonuna gelince pes ederek ağlamaya bailarsın. O sırada Brendon arabadan inerek yavaşça sana doğru geliyordur. Sen korkunun verdiği endişeyle gözlerini kapartırsın. O kolundan tutarak arabaya götürür. Nefes alışverişi çok hızlı ve derin olduğundan aşırı sinirli olduğunu anlarsın. Oda arabaya binince kapıları kitler ve gidersiniz. Ormanın derinliklerine ilerlerken sen etrafa belki polis görürsün diye bakarken Brendon sana "Hiç bir polis bu saatte buraya bilinmeyen bir numaradan gelen ihbar için gelmez!" der sen ümidini kayberek ağlamaya başlarsın. O senin ağladığını görünce " Sen koca bir aptalsın!! Seni sevdiğimi göremiyormusun? Kötü bir insanmıyım ben!!" diye bağırır. Sen daha çok ağlarsın ama birşey diyemezsin...
Depoya vardığında içeri sokar seni. Kapıyı kitler ve koltuğa oturur. Seni bağlamak için hiçbir gayrette bulunmaz. Sen ona bakarken ilerden gelen polis siren seslerini duyarsın heyecanla pencereye bakarken. Brendon "Başardın tebrikler sevgilim!" der. Sen ona "Üzgünüm ben.." Brendon "Gerek yok sevgilim!" derken o sırada dışarıdan ellerinizi kaldırarak dışarı çıkın yoksa vurulacaksınız der. Brendon ayağa kalkar. Masanın üzerindeki silahı alır. Sen Brendon'a "Bunu yapmayacaksın değil mi?" dersin . Sana bakar ama birşey söylemez. Yavaşça kapıyı açar. Silahın tetiğini çeker. Polislere doğru ilerlemeye başlar.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
B
ir kaç dk sonra defalarca ateş eden silah sesleri kualğını doldur. Sen Brendon diye haykırırken içeri polisler girerek seni alırkar ve ambulansa götürmeye başlarlar. Brendonın cansız bedeninin yanından öyle geçersin.
