Yine bi sabha uyanmıştım annem hala uyuyordu.Babam da uyuyordu.Annem genelde geç kalkardı fakat babam uzun zaman önce sonsuz bir uykuya dalmıştı.Ben ise hergün aynı saatte kalkardım haftasonu bile alışkanlıktı sanırım.
Saat sabahın 7siydi.Kalkıp hazırlanıp okula gitmem lazımdı.İlk olarak yanım daki yatakta yatan kardeşim Rüya'yı uyandırmam lazımdı.Önce onu uyandırdım ve hemen ardından hazırlanmaya başladım.Etegim diz kapagımın hemen üstündeydi.Bacaklarım gayet güzel görünüyordu.Kilotlu çorap giymeyi sevmiyordum o yüzden genelde tercih etmezdim.Evden çıktıgımda yollar bomboştu.Okula yürüyerek 15 dakikada gidiyordum.Bu günün okulda son günüm oldugunu bilmeyerek okulun bahçesine ilk adımımı atmıştım.Yine herkesin gözü okulun popi kızı selenin üstündeydi.Ben olanlara bakarken arkamdan seslenen en yakın arkadasım Ediz'in sesini duymamıştım ama o hızlı adımlarla yetişmiş ve hafifce omzuma dokunmuştu.Aniden irkildim ona döndügümde göz göze gelmistik bana bakarak gülümsedi ve
"hey orda mısın? Hayal yoksa hayal mi görüyorsun?"
diyerek benimle dalga geçiyordu kendime gelerek baklavalarına hafif bir yumruk indirdim.ve ardından
"Günaydın"
diyerek selam verdim oda aynı şekilde tepki verdi.
Beraber okula girdik.Derslerden çok sıkılmıştım.Sonunda dersler bitti ve doğru eve gittim.
Eve gittigimde salonda oturan misafirlerle karşılaştım onlara hiç birşey söylemeden odama yönelirken annemin sesi beni durdurdu.
"Kızım hadi misafirlerimize hoşgeldiniz." de diyerek beni uyardı döndüm ve istediği şeyi yaptım.Gülümseyerek
"Artık odana geçebilirsin."dedi.
Bazen bu kadını gerçekten anlamıyorum.Aradan yaklaşık yarım saat geçtikten sonra bana seslendi içeri girdiğimde herkes bana bakıyordu.
"Hadi tatlım anne ve babanın elini öp"
dedi annem anlayamayarak afalladım.
"Efendim"
"Beni duydun ellerini öp ve sonra eşyalarını topla."
"Anne sôylediklerinde hiç birsey anlamıyorum."
"Sadece dedigimi yap"
dedi.Sinirli bir ses tonuyla istemsizce dedigini harfiyen yaptım yeniden odadan çıktıgımda bavulum hazırdı.
Hep beraber aşagı indik kapının önündeki siyah jip bizi bekliyordu.Annem hala bana bi açıklama yapmamıştı.Öylece gidiyordum.Daha sonra bi ses duydum.Tanımadıgım ama elini öptügüm kadın bana dönmüş ve
"Annenle artık vedalaşma zamanı"
dedi.ben ise
"Ne vedalaşması nereye gidiyorum annem neden bizimle gelmiyor?"
dedim annem bana dönüp üzüldügünü bana yansıtmamaya çalışarak sunları söyledi.
"Elveda kızım birdaha beni görmeyeceksin bu senin iyiligin için"
derken gözümden yaşlar süzülmüştü.ve ardından kolumda bir el hissettim.Beni hızlıca arabaya soktu ve ardından kapıyı kapattı.Yol boyunca annemin söyledikleri zihnimde çınlıyor aynı zamanda ağlamayı hiç bırakmıyordum.Ensonunda araba durdu.Aşagı indigimde bi saray yavrusu tam önümde duruyordu.Şaşkındım aynı zamanda üzgün.Yine o yabancı kadın yanıma yaklaştı ve kendini tanıttı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ZORAKİ KOCA
Romancesizi aşka sürükleyecek bir roman...İlk başlarda zorla olan ama sonradan ikisininde birbirine deli oldugu bir aşk okumanızı tafsiye ederim..