Bilekliği ve notu elime alarak tekrar yatağa oturdum,öylece bilekliğe bakıyordum,üstündeki sonsuzluk işareti dikkatimi çekmişti,şaşkındım çünkü poyrazın bu bilekliği ne kadar sevdiğini biliyordum yani onca şeyden sonra anlamıştım... çocugun o kavga etmeden önce ki dediği cümle aklıma gelmişti 'annesinden poyraza hediye...'
Notu ve bilekliği tekrar komidinin üstüne koyarak kıyafetlerimi giymeye başladım, poyrazın kıyafetlerini katlayıp dolabın kapağını açtım,yine o tanıdık koku gelmişti burnuma,bir anlık gözlerimi kapatıp kokuyu çektim içime artık bu kokuyu tanıyordum,tanımıştım...
Şöyle bir kıyafetlerine baktığımda şaşırmıştım bütün kıyafetleri neredeyse gri ve siyahtı,tekrar dolabın kapağını kapatıp bileklik ve notu alıp odadan çıktım
Salona gittiğimde,montumu giyip kapıya yöneldim kapının üstündeki not dikkatimi çekmişti
''Okulda görüşürüz ufaklık,kahvaltı etmeyi unutma dolapta yiyecek birşeyler var''Hafif bir tebessümle 'hala ufaklık diyor ya' dedim,kapıya yapışmış notu elime aldım,ve kağıdı buruşturup tekrar cebime koydum.
Apartmandan çıktığımda geceden eser yoktu işe gitmek için kimisi arabasına biniyor,kimisi dükkanlarını açıyordu bir anlık ta olsa bana baktıklarını hissetmiştim,küçük mahallelerde dedikodu illaki olur,sanırım birdahaki dedikodu malzemesi bendim,bu kadar baktıklarına göre...
Poyraz neden erkenden çıkmıştı hala anlamış değilim,okula gidince sormayı düşünüyordum
Taksi durağına doğru gittiğimde telefon çalmaya başlamıştı,cebimden telefonu çıkarttığımda elisanın aradığını gördüm
Telefonu açıp ''efendim'' dedim uykulu sesimle''Sen poyrazlarda mı kaldın?!'
Nasıl öğrenmişti elisa görmese de şaşkın ifademle birden durdum''Nasıl yani?''
''Doğruyu söyle poyrazlarda mı kaldın''
''Hayır,kalmadım kim diyor onu''
''Yalan söylemeyi beceremezdin sen ya ne ara bu kadar rahat söyler oldun''
''Okula gelince konuşsak olurmu?''
''Konuşuruz geçiyorum ben okula''
''Beklemicek misin beni mahallenin başında?''
''Direk geçicem aleyna''Diyerek telefonu kapattı o kadar tavırlı konuşmuştu ki bir anda neye uğradığımı şaşırmıştım,bir an önce okula gitmeliydim olanları öğrenmem lazımdı
Taksi durağına gelip hemen bir taksiye bindim öne oturan şoföre adresi söyleyip yine camdan dışarı bakmaya başladım,düşünüyordum poyrazlarda kaldığımı kim söylerdi poyrazın söylemiceğinden adım gibi emindim,herkese söyleyecek kadar basitleştirmezdi beni emindim yani bu kadar emin olmama bende şaşırmıştım ama tuhaf bir güven vardı poyraza karşı içimde
-----Eve geldiğimde babamın mutfakta elinde gazetesiyle kahvaltı ettiğini gördüm
''Baba ben geldim'' dedim.
''Hoşgeldin'' dedi elindeki gazeteyi masaya koyarak
Dün akşamın etkisiyle biraz soğuk konuşmuştuk birbirimize odama geçip hemen kıyafetlerimi giymeye başladım biraz hızlı olmalıydım geç kalmak istemiyordum,banyodaki rutin işlerimide hallettikten sonra çantamıda alıp kapıya gittim
''Birşey yemeyecek misin?'' Dedi babam kahvaltı masasında oturuyordu hala
''Yok,okulda yerim birşeyler'' dedim.
''Ben götüreceğim seni bekle'' dedi ve montunu alıp evden çıktıkArabaya bindiğimizde sessizlik hakimdi,ve birde aramızdaki soğukluk,babamla soğuk olmayı sevmezdim ne zaman onun istemediği birşeyi yapsam benimle konuşmayarak cezalandırırdı beni ama bu sefer bende inadım inat diyerek sessizliği sürdürmeye devam ettim...
Arabayla Okul kapısına geldiğimiz de herkesin bahçede sıra halinde olduğunu gördüm hemen bizim sınıfın sırasına geçicektim babama 'görüşürüz' dedikten sonra kapıyı açtım
Bir anda gözüm poyrazı aramıştı ama ilk bakışta daha görememiştim,kapıyı kapattım ve sıraya doğru yürüdümSıraya geldiğimde herkesin bana baktığını görüyordum noluyor der gibi bende bakanlara baktım,kimisi bakıp arkadaşına birşey fısıldıyordu,bazı kızlar ölümcül bakışlar atıyorlardı erkeklerinde geneli hafif sırıtışla bakıyordu
Kendimi çok kötü hissetmiştim,bir an önce sınıfa girip elisayla konuşmalıydım elisaya baktığımda ön sıralarda dilaranın koluna girmiş birşeyler fısıldıyorlardı benim geldiğimi görmemişti sanırım
Teker teker sınıflara girdiğimizde elisa dilaranın yanında oturduğunu gördüm,hala yalan söylediğime kızıyordu keşke söylemeseydim dedim kendi kendime sıraya geçtim tek başıma sırada oturuyordum,birden yanıma bir kız gelip
''Dua et Şimdi hoca gelecek yoksa seni şurda öldürürdüm biliyorsun dimi'' dedi egolu tavrıyla
''Ne dediğini sanıyorsun sen be'' dedim
Bir hamleyle çenemi tutup
''Seni öldürürüm,poyrazdan uzak durucaksın!''''Çek elini'' diyip bir hamleyle kızın kolunu itmiştim
Sınıfa birden poyraz girip heryerinden ego fışkıran kızın kolundan tutup dışarıya çıkarttı
Bütün sınıf bana bakıyordu
Birden içimden ağlama isteği gelmişti üzülmüştüm
Hocanın gelmesiyle herkes yerlerine geçip oturmuştu hoca kitabını cıkartıp yarı uykulu haliyle ders anlatmaya başlamıştı,çantamdan telefonu çıkartıp elisaya mesaj attımKime: elisa
''Elisa neler oluyor anlamıyorum''
Elisaya baktığımda telefonuna bakıyordu bana cevap yazıyordu hocayada telefonu göstermemek icin dahada sıranın altına sokmuştum elimi birden ekrana baktığımda cevap gelmişti elisadan
''Aleyna, bütün okul senin poyrazda kaldığını biliyor''
Kime: elisa
''Kaldım da düşündüğün gibi değil,yani o kadar hızlı gelişti ki olaylar ben bile anlayamadım''
Dersin ortasında kapının çalmasıyla bütün sınıf kapıya yöneldik hocanın gir demesiyle içeriye müdür yardımcısı geldi herkes birden yerinden kalktı
Müdür yardımcısının otur demesiyle tekrar yerimize oturduk
''Hocam dersinizi böldüm kusura bakmayın ama yeni bir öğrencimiz geldi bugün kaydını yaptık''Müdür yardımcısı arkasına dönüp sınıf kapısının dışındaki yeni gelen öğrenciyi çağırdı
''Gel can''Can içeri girdiğinde birden faltaşı gibi gözlerim açılmıştı çünkü yeni gelen öğrenci ilk liseye girdiğim okulda ki eski sevgilimdi
'Nasıl yani ya' dedim elisada birden arkasına dönmüş şaşırmış vaziyette bana bakıyorduCan la göz göze gelmiştik şaşkınlığımı anlamış olucakki hafif sırıtmaya başlamıştı
Müdür yardımcısı iyi dersler diyerek sınıftan çıktı ahmet hoca
''Boş bulduğun yere geç'' diyip dersi anlatmaya devam etti.Can bana doğru geliyordu içimdeki heyecan git gide artıyordu.
Yanıma oturdu,hafif yaklaşıp kulağıma
''Benden kaçıcagını mı sandın aleyna,bırakmıcam peşini'' dedi...