Severus Snape masasına dalgınca oturdu. Bugün bir öğrencisini iksir şişesini kırdığı için cezaya bırakmıştı. Tabii
ki şişe kırması bahaneydi. Önemli olan onu görmekti. Onun Hermione'sini... Onun... Bu yaptığının yanlış
olduğunu biliyordu. Ama hayatının ilk defa mutlu olma şansı verilmişti Severus Snape'e ve bu mutluluğu teperse
daha çok pişmanlık yaşayacağına adı kadar emindi. Severus Snape bunları düşünürken Hermione Granger
merdivenleri aceleyle iniyordu. Zindanlara giden yola sapacak iken bir sesle ilkildi. "Acelen mi var Hermione?"
Hermione sesin geldiği yöne döndüğünde belki de bugün görmek istediği son yüzü gördü. "Evet acelem var ve
bu seni ilgilendirmez Cormac"Cormac gittikçe Hrmione'ye yaklaşıyordu Hermione ile burun buruna geldiğinde
geriye doğru sendeledi. Cormac'in hala üstüne geldiğini fark edince geri adımlarla kaçmaya çalıştı ta ki sert ve
soğuk duvara çarpana kadar. Cormac sırıttı "Benden kaçamazsın Hermione." Hermione onun yüzüne
bakmamaya çalışıyordu. "Rahat bırak beni." Cormac onu duymamazlıktan gelerek lafa başladı "Seni seviyorum
Hermione ve seninde beni sevdiğini biliyorum."Hermione sertçe ona baktı "Beni sevip sevmemen umurumda
değil ama çok kötü bir gözlemci olduğunu düşünüyorum. Nerden bu kanıya vardın bilinmez ama tam tersi
Mclaggen senden nefret ediyorum." Cormac'in sırıtışı daha da büyümüştü. "Ah Herm ne derler bilirsin,büyük
aşklar nefretle başlar." Hermione daha fazla dayanamayarak onu ittirdi ve arkasına bakmadan bugün en çok
görmek istediği adama giden yolda ilerledi.
Hermione iksir sınıfının önüne geldiğinde durdu ve üstüne çeki düzen verdi. Tişörtünü burnuna tuttuğunda gelen
nar çiçeği kokusunu algılayınca sırıtmadan edemedi.Son bir düzeltmeden sonra kapıyı tıklayarak girin komutunu
bekledi. Ses geldiğinde yavaşça kapıyı açtı ve içeri girdi.Severus Snape sandalyesinin arkasına yaslandı "Evet
Bayan Granger, toz bezi orda ve tozlu şişelerde yanında sanırım ne yapacağınızı anlamışsınızdır." Hermione
sırıttı "Peki yapmayı reddedersem Profesör ?" Severus Snape iç geçirdi "Nasıl bir ceza istersiniz Bayan
Granger?" Hermione gülerek ellerini Snape'in masasına koydu ve "Mümkünse size yakın olacağım bir ceza
olsun Profesör." Dedi. Snape elinde ki asasıyla kapıya bir büyü mırıldandı ve oturduğu sandalyeden kalktı. Genç
kızın yanına geldiğinde onu belinden kendine çekti ve tutkulu bir "Hoş geldin" öpücüğü verdi.
Bir Saat Sonra
Hermione kendisine sunulan hiçbir ceza teklifini kabul etmemiş, sonunda kendi fikri olan I. Sınıfların sınav
kağıtlarını okuma işini seçmişti. Hermione sınav kağıtlarından birini okurken aklına takılan bir şeyi hatırladı ve
Snape'e döndü "Severus?" Snape tüm dikkatini önündeki kağıda vererek hımladı. Hermione onun bu
ilgisizliğine sinirlenmişti "Severus !" Snape pek etkilenmişe benzemiyordu Hermione'ye bakmayarak "Seni
dinliyorum. " dedi. Hermione daha fazla dayanamayarak ayağa fırladı "Seninle konuşurken yüzüme bak Snape
!" Snape elinde ki tüyü hokkasına bırakarak dikleşti ve Hermione'ye bakarak cevapladı "Buyurun Bayan
Granger, sizi dinliyorum." Hermione sandalyeye oturarak sakinleşmeye çalıştı "Diyorum ki... Ben mezun
olunca ne yapacağız? " Severus Snape küçük bir tebessüm etti ve Hermione'ye doğru eğildi "Sence de bu konu
hakkında konuşmak için biraz erken değil mi Hermione?" Hermione omuzlarını silkti, bir şey söylemesine fırsat
bırakmadan Snape yeniden söze girdi "Bence daha yakın olayları konuşmalıyız. Örneğin; yarın ki Hogsmeade
gezisi." Hermione şaşkınlıkla Snape'e baktı "Orada da mı buluşacağız?" Snape taviz vermeden "Tabii isterse-"
Hermione heyecanla Snape'in sözünü kesti "İstemek mi? Merlin bu mükemmel olur." Snape hafifçe güldü "O
zaman Potter ve Weasley ile Üç Süpürge'ye gel, bende orada olacağım ve sen gelince çıkacağım sende beni
takip edeceksin." Hermione gülümseyerek Snape'in dudağına küçük bir öpücük kondurdu ve sınav kağıtlarını
okumaya devam ettiler.
Ertesi Gün
Hermione, Ginny'nin şaşkın bakışları eşliğinde ne giyeceğine karar vermeye çalışıyordu. Hermione'nin
gösterdiği her kıyafette Ginny'nin şaşkınlığı artıyordu sonunda dayanamayarak "Herm. Tanrı aşkına sen
Hogsmeade gezilerine ne zamandır bu kadar önem gösteriyorsun." Dedi. Hermione nasıl bir yalan uyduracağını
düşünürken gözü arkada ki pencereye takıldı. Pencerenin yanına gidip perdeyi çektiğinde bembeyaz kar gözüktü
"Lanet olsun! Ben etek giyecektim." Ginny Hermione'nin bu yakarışını duyar duymaz kahkahalara boğuldu
"Doğru söyle Herm. Kim bu şanslı erkek." Hermione bir anda kıpkırmızı olmuştu "Ne erkeği Ginny sadece
derslerden bunaldım bir hafta sonumda iyi geçsin istiyorum." Diye yalan söyledi. Hermione ve Ginny sonunda
hazırlanmış bir halde ortak salona indiler. Harry ve Ron büyücü satrancı oynuyordu Hermione ve Gİnny
yanlarına gelince oyunu bir tarafa bırakıp kahvaltıya indiler.
Kahvaltıdan sonra bahçede Profesör Mcgonagall'ın topladığı öğrencilerin yanlarına gittiler ve hep beraber
Hogsmeade'e vardılar.
Harry ve Ron nereye gideceklerini tartışırken Gryffindor atkısına iyice sarınmış olan Hermione Üç Süpürge'ye
gitmeyi teklif etti.Harry ve Ron bu teklifi hemen kabul edip Üç Süpürge'ye doğru yöneldiler.İçeri girer girmez
Hermione gözleriyle Snape'i aradı tam umutsuzluğa kapılacak iken köşede tek başına oturan Snape'i gördü.
O'na selam vermek için can atıyordu fakat Harry ve Ron'un teklifiyle bir diğer köşede ki masaya oturdular.Ron
kaymakbiralarını almak için kalkmıştı o sırada Snape'in ayağa kalktığını gören Hermione hızla Harry'e döndü
"Harry benim bir arkadaşıma sözüm var onunla bir yere gideceğim." Hermione'nin bu telaşıyla gören Harry
afallamıştı "Hermione pek bir şey anlamadım." Dedi. Hermione hızla Harry'nin yanağına bir öpücük kondurdu
ve "Sen beni idare et sana her şeyi anlatacağım Harry." Dedi ve sık adımlarla Snape'i takip etmeye koyuldu.
Hermione on beş dakikadır Snape'i takip ediyordu ve Hogsmeade meydanından uzaklaşmışlardı. Hermione,
Snape'in gözden kaybolduğunu fark edince hızla koşmaya başladı. Biraz ilerlemişti ki ağacın arkasına saklanan
Snape tarafından durduruldu. Hermione küçük bir çığlık kopardı "Beni korkuttun." Snape gülerek Hermione'nin
dudağına bir öpücük kondurdu. Hermione etrafına bakınarak "Nerden buldun burayı ?"diye sordu. Snape dik
duruşundan taviz vermeyerek "Unutmayın Bayan Granger ben buraya en yakın okulun profesörlerinden biriyim.
Burayı bilmem hiç de şaşırtıcı değil." Dedi. Hermione küçük bir kahkaha atarak Snape'in dudağına yapıştı.
Hermione ve Snape bir kayaya oturmuş sarılarak sohbet ediyorlarken düşündükleri tek şey yalnız olduklarıydı.
Birkaç metre ötedeki ağacın arkasına saklanmış olan Cormac Mclaggen'ın düşündüğü tek şey ise Hogwarts'da
büyük sırlar olduğuydu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Wrong Love
FanfictionHenüz savaş sihir dünyasının kapısını çalmamışken, Hermione Granger ve Severus Snape kendilerini farklı bir savaşın içinde bulurlar. Snamione