Severus Snape gülümsemesindeki alaycılığa küçümsemede katarak "Şu hale bakın ıslak köpek yavruları
gibisiniz." dedi ve hepsine tek tek kibirli bir bakış attı ardından arkasını dönüp merdivene doğru yürümeye
başladı.Harry,Snape gider gitmez yalvaran bakışlarla Remus'a döndü "Remus çok özür dilerim-" Hermione
Harry'nin sözünü kesti "Remus senin geldiğini bilmiyordum." Sonra Ron devam etti "Tam Harry'e isabet
almıştım ki sen geldin." Remus Lupin karşısında ki af dileyen üç çift göze gülerek baktı "Sorun değil çocuklar
sadece bir kazaydı.Zaten yüzümü yıkamak için banyoya gidiyordum artık sadece üstümü kurutmam gerek." dedi
ve asasını üstüne tutarak üstünü kuruladı aynı işlemi Harry,Ron ve Hermione de yaptı ardından kahvaltı için
mutfağa indiler.
Mutfağa girdiklerinde her sabah olduğu gibi havaya eğlence hakimdi.Fred ve George her zaman ki gibi Bayan
Weasley'i kızdırıyordu,Ginny ise onların bu haline kahkahalarla gülüyordu.Bay Weasley annelerini rahat
bırakmalarını söylüyor,Tonks ise Bayan Weasley'e destek olmaya çalışıyordu.Köşede oturan Severus Snape
kahkahalardan sıkılmış bir şekilde iç geçiriyordu.Remus Tonks'un yanında ki sandalyeye oturdu ve herkese
selam verdi ardından karısının yanağına küçük bir öpücük kondurdu.Bayan Weasley Harry,Ron ve Hermione'ye
tek tek sarılıp,öptü.Harry Ron'un pis bakışlarına aldırmadan Ginny'nin sağındaki boş sandalyeye oturdu.Ron ise
fırsat kaybetmeden Ginny'nin solunda ki sandalyeyi kaptı.Snape ve Fred'in ortasındaki boş sandalyeye ise
Hermione oturmak zorunda kaldı.Kahvaltı çok zevkli geçmişti.Herkes Fred ile George'un esprilerine
kahkahalarla güldü tabii ki Severus Snape hariç.
Kahvaltı bittiğinde Harry,Sirius'u görmek için O'na iksir verecek olan Snape'i takip etti.Tabii ki Ron ve
Hermione de peşlerine gitti.Sirius'un odasına girdiklerinde burunları ağır iksir kokularıyla yandı.Sirius
bakanlıktaki küçük çaplı savaştan sağ çıkmıştı.Fakat bir aydır hareketsiz yatıyordu.Snape her gün O'na iksir
getiriyor evinde ise O'na daha yararlı olabilecek iksirler bulmaya çalışıyordu.Harry bir aydır Snape'e hiç
olmadığı kadar iyi davranıyordu.Harry Sirius'un kendisi yüzünden bu halde olduğunu düşünüyor ve Snape'e
minnet duyuyordu.Ama bu Severus'u her zamankinden daha çok kızdırıyordu.Snape Sirius'a iksirlerini
verdikten sonra geri çekildi ve Harry'e Sirius ile konuşması için zaman tanıdı.Harry yatağın yanındaki boş
sandalyeye oturdu ve vaftiz babasının elinş sıkıca tuttu.Sirius'u Azkaban'dan kaçtığından beri hiç böyle
görmemişti Harry.Gözlerinin altı mosmordu ve dudağı çatlaklar içindeydi dışarıdan bakıldığında pek de yaralı
görünmesede iç organları paramparça olmuştu.Harry sakince konuşmaya çalıştı "Sirius biz geldik." Harry
konuşurken içinden cevap vermesi için yalvarıyordu.Harry yeniden konuşmaya başladı "Sirius bak Hermione
burada Ron burada hele aşağıdakileri görsen Fred ve George Bayan Weasley'i yine çileden çıkarıyor." Harry'nin
konuşması Hermione'nin hıçkırıkları tarafından kesiliyordu.Konuşurken Harry'nin de sesi çatallanmaya
başlamıştı.Ardından yanağından bir yaş süzüldü ve Sirius'un eline düştü.Harry o anda Sirius'un elini sıktığına
yemin edebilirdi.Hemen Snape'e bağırdı "Profesör! Profesör! " Snape beş dakika önce çıktığı kapıdan içeri girdi
"Ne var Potter? Ne bağırıyorsun?" Harry heyecanla konuşmaya çalışıyordu "Sirius elimi,elimi sıktı tepki
verdi."Artık Hermione gözyaşlarının arkasından gülümsüyordu yanında olan Ron ile birbirlerine sarıldılar.Snape
bir patronus yaratıp Dumbledore'a yolladı.Harry ise artık gözyaşlarının süzülmesine izin veriyordu ve bir yandan
da nefes almadan Snape'e teşekkürler yağdırıyordu.Sesleri duyan Lupin koşarak yanlarına geldi "Ne oldu?Kötü
bir şey mi var?" Hermione gülümseyerek Lupin'in yanına gitti "Tepki verdi, Harry'nin elini sıktı." dedi.Lupin de
gülümseyerek Hermione'ye sarıldı "Ben size söylemiştim değil mi?Sirius bizi bırakıp hiçbir yere gitmez."Bir
anda herkes Sirius'un odasına doluşmuştu.Sirius'un tepki verdiğini öğrenen herkes sevinçten birilerine
sarılıyordu.Sonunda Sirius'un dinlenmeye ihtiyacı olduğuna karar verip mutfağa indiler.Mutfağa girmelerinin
üzerinden henüz bir dakika geçmişti ki birden kapı çaldı.Bay Weasley ve Lupin dikkatle kapıya bakmaya
gittiler.Döndüklerinde ise endişelerinin yerini neşe almıştı.Bay Weasley keyifle konuştu "Bakın Dumbledore
geldi." Artık herkes keyifliydi. Bayan Weasley Dumbledore'u yemeğe kalmaya ikna etmeye çalışsa da
Dumbledore işi olduğunu tekrarlıyordu "Çok naziksin Molly fakat ne yazık ki Sihir Bakanı'nı bekletemem."
Dumbledore herkes ile tek tek sohbet ettikten sonra ayağa kalktı "Hadi Severus Sirius'a birde beraber
bakalım."dedi.Severus Snape bir tamam mırıldandı ve Dumbledore'un arkasından yukarı çıktı.
Yarım saat sonra;
Mutfakta herkes çok heyecanlıydı Sirius'un iyileşmesi için Merlin'e yalvarıyordu.Dumbledore ve Snape
merdivende gözükünce herkes nefesini tuttu.Dumbledore sakince "Bir hafta sonra kendine gelir." dedi.Bir kaç
saniye kimse hareket etmedi sonrasında ise gülerek birbirlerine sarıldılar.Herkes öyle mutluydu ki Harry ve
Ginny'nin öpüşmesini bile fark etmediler.Hermione ise sessizce bir köşeye çekilmiş olan Snape'in yanına gitti
"Çok teşekkürler Profesör siz olmasaydınız o iyileşmezdi." Snape kibirli bir şekilde dudaklarını kıvırdı "Evet
Granger iyileşmezdi." Hermione sırıttı başka bir zaman olsa O'nun kendini beğenmişin teki olduğunu düşünürdü
ama şuan Severus Snape ne kadar kibirli olsa azdı...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Wrong Love
FanfictionHenüz savaş sihir dünyasının kapısını çalmamışken, Hermione Granger ve Severus Snape kendilerini farklı bir savaşın içinde bulurlar. Snamione