Bu kadın neden bahsediyordu.Ne haltlar karıştırdığı belli olmayan birine çocuk emanet edecek kadar aciz durumda değildim.Ben bunları düşünürken o sakin sakin ve tane tane bir şeyler anlatıyordu.
-Engin ile bizim hikayemiz birçokları ile aynı aslında.Evlendikten sonra hemen çocuk istemedik fakat istediğimizde de çocuğumuz olmadı. Birkaç tüp bebek denemesinden sonra umudumuzu tamamen yitirip çabalamaktan vazgeçtik. Çok zor günlerdi ,inan bana.
Kısa bir sessizlik oldu ve sonra devam etti:
-İste şimdi bu bebeğin annesi olmayı çok isterim.Hemen cevap verme lütfen Edacigim, düşün önce.Kimsenin bu bebekten haberi yok değil mi?
Bana yöneltilen bu soru karşısında sadece kafamı sallamakla yetindim.O ise konuşmaya devam etti.
- Yanlış anlama,niyetim seni yargılamak değil.Ama düşün, henüz öğrencisin ne bir işin ne de sana sahip çıkacak bir eşin var.Bu durumda ailen seni kabul eder mi orasını bilemem. Yalnız bir anne olmayı tercih edersen de mahalle baskısı var maalesef. Bir müddet düşün bence ,sonra tekrar bu mesele üzerinde konuşuruz.
Sanem Hanım bunlardan bahsederken ben sessizce denizi izlemeye koyuldum. Açıklarda bir tekne usul usul sallanıyordu.Buarada ikna konuşması son buldu ve masaya derin bir sessizlik çöktü. Bense bir müddet daha açıklardaki tekneyi izledim.
O günu istirahatla geçirdim. Yattığım süre boyunca Sanem Hanım'ın dediklerini düşündüm. Aslında söylediklerinde haklılık payı vardı. Ben yalnız bir anne olmayı becerebilecek miydim? İşin aslı, ben anne olmayı becerebilecek miydim?
Ertesi gün işten izinliydim, Sanem Hanım alışveriş yapmak istediğini söyledi ve yakınlardaki bir alışveriş merkezinin yolunu tuttuk. Alışveriş merkezinde Sanem Hanıma inanılmaz bir ilgi ve alaka vardı.Herkes onunla yakinen ilgileniyordu.Sanki birçok çalışan ona müteşekkirdi. Sanem Hanım da gösterilen yoğun ilgiden gayet memnundu. Övünürcesine ,ona nasıl yardımcı olduğunu, ötekini nasıl ise yerleştirdiğini,berikini nasıl terfi ettirdiğini anlatıp durdu.Bir taraftan da hiçbir şeyi denemeden ve hatta fiyatına bile bakmadan alıveriyordu.Tabiri caizse gövde gösterisi yapıyordu.Ama bu kadın bu kadar parayı nereden buluyordu acaba?
Buarada çocuk ve bebek kıyafetleri satan ünlü bir mağazaya girdik.Sanem Hanım yine bir çalışanla muhabbete girişti.Bense gelişi güzel askıdaki kıyafetlere göz atmaya başladım. Çocuk malzemeleri ne kadar da pahalıydı. Çocuk büyütmek çok masraflı bir işti anlaşılan.
Oradan ayrılınca Sanem Hanım, "Gel sana Kayseri usulü mantı ısmarlıyayım." diyerek beni mantıcıya sürükledi.Herhangi bir masaya oturduk.Hemen yanıbaşımızdaki masada küçücük bebeğiyle bir kadın ,yemek yemeye çalışıyordu. Çalışıyordu diyorum çünkü bebek durmaksızın ağlıyor, kadıncağız da kah bebek arabasını salıyor kah bebeğini kucağına alıyordu.Bir an o kadının yerinde kendimi gördüm. Hiç susmayan bir bebek ve tahammül sınırlarını zorlayan acemi çaylak ben.
Sonuçta kadın yemeğinden bir kaşık bile alamadan kasaya yöneldi.Buarada bebeği arabasına koyması icab etti tabiki.Ama arabaya konan bebek bastı feryadı.Ve o an şaşırtıcı bir şey oldu,kasadaki kızla muhabbet eden Sanem Hanım, yardım amaçlı bebeği kucağına aldı ve bebek aniden susuverdi.
Yoksa Sanem Hanım tahmin ettiğim gibi biri değil miydi?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Ben, Bir Bebek...
No Ficción"Yaşanmış bir hikayeden esinlenilmiştir." Onunla aramızdaki aşk mı, tutku mu?Yoksa o ,sadece bebeğimin babası mı?Bilemiyorum ama bu ilişkinin başıma açtıklarını okudukça nasıl bir tercih yapacağımı göreceksiniz.Ya bu yolda yalnız yürüyeceğim ya da...