HIRÇIN GOSBATAR

6. BÖLÜM

   Kendimi bildim bileli hiç âşık olmamıştım ve bu tür konuları bir daha hiç açmamak üzere kapatmıştım. Peki neden az önce konuyu açtım ki? Sonra da kendime kızdım.O sırda iç sesim konuştu: "Lan karbonat beyinli Yeşim, bu ortamlarda bulunmak seni bunamış galiba. Resmen aşk meşk düşünüyorsun! Mal mısın kızım sen? Sen bu okula eğitim görmeye geldin. Daha ilk zamanlarından gönül ilişkilerine falan sakın kafan gitmesin!" İç sesimi onaylayıp burun kıvırdım..

Okuldan çıkıp pansiyona geçtik. Yemek yedikten sonra Gamze ile yataklarımıza oturup sohbet ederken Gamze:

"Yeşim bugün neydi öyle?" dedi. Ne demek istediğini anlamamıştım.

"Ne oldu ki bugün?" dediğim anda kafama tokadı yedim.

"Ulan gerizekalı, hırçın gosbatar diyorum, acaba anlatabiliyor muyum?"

"Eee, nolmuş?"

"Kızım vallahi sen alıksın. Anlama kapasiten sadece derslere çalışıyor."

"Off, Gamze germe beni... Bir meseleydi, oldu bitti işte! Neyini kafaya takıyorsun?"

"Bence o öyle olmuş bitmiş bir olay değil... Daha entrika bir şey..."

"Kızım ne diyeceksen direkt söyle yoksa ben ağzına patlatacağım!"

"Tamam söyleyeceğim ama kızmayacağına söz ver."

Bir iç çektim ve sesli bir şekilde geri verdim. "İyi tamam, söz..."dedim.

Gamze biraz durdu, sonra sırıttı ve ardından söyledi:

"Bence Burak ve senin aranda aşk kokuları var..."

"ÇÜŞ! O kalas odun yığınıyla benim aramda düşmanlık dahi olamaz!" dedim.

Gamze de karşı çıktı:

"Baksana, okulun en popüler çocuğu, kızların peşinden koştuğu, karizması tavan ve hiçbir kızla takılmayan bir çocuk seninle takılıyor. Tabi iyi manada değil alay manasında ama ona bile şükür... Ve sen bunların sanki hiç farkında değilmişsin gibi resmen çocuğu hiç düşünmüyorsun bile..."

"Dam üstünde saksağan, vur beline kazmayı..."

"Off! Tamam Yeşim uyu! Seninle konuşulmuyor."

"Benimle ders konusunda, okul, pansiyon konusunda, ailelerimiz konusunda konuş, aşk meşk konuşma. Eğer aşk konularını konuşacaksan şimdiden söyleyeyim; bir mum al da kendi derdine yan."

"Tamam Yeşim, eğer konuyu uzatırsak aramızda tatsızlıklar çıkacak, bence konuyu kapatalım."

"Bence de..."dedim.

Sonra da yatağımıza girdik. Gamze kafayı vurduğu an 5-10 dk içerisinde direkt uyuyordu ve erken kalkıyordu. Ben ise tam tersi, yatağıma girdikten 1 saat sonra uykuya dalıyordum. Eğer uykum kaçmışsa, kafamı çok kurcalayan bir şey varsa 3-4 saate kadar çıkıyordu.

Gamze'nin uyuduğunu sezip, hemen bilgisayarı açtım ve Google'a 'Gosbatar ne demek' yazdım ve çıkan ilk sonuca tıkladım.

"Osmanlıca. Kendine çok güvenen, özgüveni yüksek manasına gelir."

Ne alakaydı şimdi bu çocuğun bana hırçın ve özgüveni yerinde demesi? Yosa Nilüfer olayını mı biliyordu? Ama bence bilse de bu kadar dikkatini çekmezdi bu durum...

Bilgisayarı kapatıp yatağıma uzandım.. 1 saat boyunca hem annemi ve kardeşimi özlediğimi fark ettim, hem de -asla istemediğim halde- Burak meselesini düşündüm. Sonra da derin bir nefes aldım ve hiçbir şey düşünmeyeceğim diye kendimi avuttum.